İsrail ordusunun Gazze'ye yardım girişine izin vermemesi UNICEF Sözcüsü Elder'ı çileden çıkardı. Bir yardım kamyonuyla Gazze'ye girmeye çalıştığını söyleyen Elder yolculukta yaşadığı zorlukları ve bölgede tanık olduğu manzarayı anlattı.

İsrail’in Gazze Şeridi’nde devam ettiği ve soykırımı andıran saldırılarında 37 binin üzerinde Filistinli hayatını kaybederken 1.5 milyonu aşkın Gazzeli de yerinden edildi. Bu süreçte Filistinliler salgın hastalık ve kıtlık riskiyle de karşı karşıya. İsrail hükümeti ise işgal altındaki topraklara yardım girişine çok sınırlı bir şekilde izin veriyor.

Yaklaşık 700 bin kişinin yaşadığı Gazze’nin kuzey bölgesi, İsrail’in sınır geçişlerini kapatması ve yardım konvoylarının girişine izin vermemesi nedeniyle ciddi bir gıda sıkıntısı ile karşı karşıya. İsrail ordusu, 7 Mayıs’ta Refah Sınır Kapısı’nın Filistin tarafını ele geçirerek Gazze’ye yardım ulaşımını da kesmiş durumda. Ordu ayrıca yaralı ve hastaların tedavi için yurt dışına çıkışını engelleyerek özellikle Gazze Şeridi’nin kuzeyinde olmak üzere bölgedeki insani krizi daha da derinleştirdi.

Birleşmiş Milletler’in (BM) Çocuklara Yardım Kuruluşu UNICEF, BBC’ye yaptığı açıklamada yardım taşıyan bir konvoyun gerekli tüm belgelere sahip olmasına rağmen Gazze’nin kuzeyine girişine izin verilmediğini ve bunun sık rastlanan bir durum olduğunu söyledi. Konvoydaki bir kamyonda bulunan UNICEF Sözcüsü James Elder, bir kontrol noktasında beklerken iki Gazzeli balıkçının ölümcül şekilde vurulduğuna tanık olduğunu da belirtti.

BBC’nin ‘Today’ programına konuşan Elder’ın aktardığına göre Gazzeliler öyle bir raddeye gelmiş ki, konuştuğu birçok kişi kendisine “Evimize hava saldırısı düzenlense acısız ağrısız öldüğümüz için mutlu olacağız” demiş.

Son seyahati hariç en son altı hafta önce Gazze’de bulunduğunu belirten Elder işlerin şimdi çok daha kötü olduğunu söyledi ve “İlk kez bu derece gerçek bir umutsuzluk düzeyi görüyorum” diye belirtti:

“Ebeveynlerinin koruyamadığı bir çocuk görmek çok tedirgin edici. Bir ebeveyn için çocuğunu koruyamamak yürek parçalayıcı. Bu yüzden sadece bu durumun sona ermesini istiyorum. ‘Bu gece bana bir hava saldırısı olursa mutlu olurum’ dediklerini duyuyorum.”

Elder, Gazze’nin yardım alamayan bölgelerinde daha önce görülmemiş düzeyde ciddi yetersiz beslenme sorunu yaşandığını söyledi: “Çok umutsuzlar, çok kırılmışlar, çok fazla aile üyesini kaybetmişler, ellerinde hiçbir şey kalmamış.”

UNICEF sözcüsü ayrıca Gazze’deki doktorların geçmişte karşılaşmadıkları en ciddi vakalarla başa çıkabilmeleri için eğitilmeleri gerektiğini de sözlerine ekledi.

’40 kilometre yol 13 saat sürdü’

Elder çarşamba günü güneyden Kuzey Gazze’ye gitmeye çalışan bir yardım konvoyunda UNICEF’e ait bir kamyonla seyahat ettiğini anlattı. Gerekli tüm evraklara sahip olmalarına rağmen yaklaşık 40 kilometre yol almalarının 13 saat sürdüğünü söyledi.

Kontrol noktalarında sekiz saat geçirdikten sonra nihayet girişlerine izin verilmediğini belirten Elder “Böylece beslenme malzemelerinden ve tıbbi malzemelerden faydalanacak olan 10 bin çocuk bunlardan faydalanamadı” dedi.

Konvoyun girişine neden izin verilmediğini bilmediğini söyleyen Elder, bu tür engellemelerin “tutarsız ve acımasız” olduğunu ve yüzlerce örneği bulunduğunu aktardı.

Bu arada Elder Gazze’deki yardım faaliyetlerine katılımı ve çektiği videolarla da sosyal medyada sık sık öne çıkıyor. Daha önce Aksa Şehitleri Hastanesi’nde çektiği bir videoda Gazze’de tanık olduğu manzarayı anlatan Elder “Dünyanın Gazze’deki insanlara yapılanlara dair ne kadar kanıta ihtiyacı var? İsraili’in umrunda değil. Bu suçları açıkça işliyor ve kimseden korkmadıkları için işlemeye devam ediyorlar” diyerek yaşananlara karşı isyanını dile getirmişti. İşte o video:

İsrail ordusundan yanıt: Elder taraflı bir tablo sunuyor

İsrail Savunma Kuvvetleri (IDF) konuya ilişkin yaptığı açıklamada konvoydaki UNICEF aracına ait belgelerin doğru doldurulmadığını söyledi ve Elder’ı “taraflı bir tablo” sunmakla suçladı.

IDF yaptığı açıklamada, UNICEF’in yetkililerle önceden koordinasyon gerektiren kapalı arka kabine sahip bir kamyon kullanması nedeniyle bir sorun yaşandığını belirtti. Ordu, Hamas’ın “silahları ve militanları Kuzey Gazze’ye kaçırmak için sık sık kapalı kabinli kamyonlar kullandığını” savundu.

Elder’ın bu açıklamaları, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus’un çarşamba günü Gazze nüfusunun önemli bir kısmının “feci açlık ve kıtlık benzeri koşullarla” karşı karşıya olduğunu söylemesinin ardından geldi.

Ghebreyesus beş yaşın altındaki 8 binden fazla çocuğa akut beslenme yetersizliği teşhisi konulduğunu ve tedavi süreçlerinin devam ettiğini, bunların 1500’den fazlasının durumunun diğerlerine göre daha ağır bir düzeyde olduğunu belirtmişti.

Kıtlık kurbanları: 40 kişi açlıktan öldü

Filistin resmi ajansı WAFA’ya göre, Deyr el-Belah şehrindeki Mescid-i Aksa Şehitleri Hastanesi’nde, Gazze’li bir çocuk açlık ve susuzluktan dolayı hayatını kaybetti.

Hastane yetkilileri, bu ölümle birlikte Gazze Şeridi’nde yetersiz beslenme nedeniyle ölenlerin sayısının 40’a ulaştığını açıkladı.

Gazze’nin kuzeyinde yer alan Beyt Lahiya’daki Kemal Advan Hastanesi kaynakları, 200’den fazla çocuğun yetersiz beslenme belirtileri gösterdiğini belirtti ve kuzey Gazze’de büyük bir insani krizin eşiğinde olunduğunu vurguladı.

Ateşkes sorusuna Biden’dan yanıt: Umudumu kaybetmedim

Ateşkes için umutlar bir yanıp bir sönerken ABD Başkanı Joe Biden, İtalya’daki G7 Liderler Zirvesi sırasında Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski ile gerçekleştirdiği basın toplantısında, kendisinin ortaya koyduğu Gazze’de ateşkes sağlanması için üç aşamalı planına Hamas’ın henüz onay vermediğini belirtti ve “Hamas üzerinde baskı uygulamaya devam edeceğiz” ifadesini kullandı.

Gazze’deki ateşkesle ilgili değişiklik talepleri içeren Hamas’ın cevabına ilişkin ne düşündüğü sorulan Biden, sürecin devam ettiğini ve nihai bir kararın henüz verilmediğini belirtti. Biden “Bir ateşkes teklifi sundum ve bu teklif Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, G7 ve İsrail tarafından desteklendi. Şu ana kadar en büyük engel Hamas’ın bunu imzalamayı reddetmesi; kendileri daha önce benzer bir teklif sunmuşlardı. Bu sürecin sonucunu göreceğiz. Hamas’a baskı yapmayı sürdüreceğiz” dedi.

Ayrıca Biden, G7 Liderler Zirvesi sırasında katıldığı başka bir etkinlikte, Gazze’de ateşkesle ilgili kendisine yöneltilen bir soruya ateşkes anlaşmasına varılacağından emin olmadığını söyleyerek “Ancak umudumu yitirmedim. Hamas adım atmalı” değerlendirmesinde bulundu.

‘Gazze’de bir nesil yok olacak’

Birleşmiş Milletler Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) Genel Komiseri Philippe Lazzarini ise X hesabından yaptığı açıklamada savaş ve çatışmalarda en büyük acıyı çocukların çektiğine dikkat çekerek, Gazze’de de durumun bu şekilde olduğunu vurguladı.

Lazzarini Gazze’deki çocukların, hiçbir çocuğun görmek zorunda kalmaması gereken şeylere tanıklık ettiğini belirtti. Çok sayıda insanın öldüğünü ve yaralandığını ifade eden UNRWA Genel Komiseri, hayatta kalanların ise ağır travmalar yaşadığını söyledi.

İsrail’in saldırıları nedeniyle çocukların okullarının yıkıldığını ve bir eğitim yılını kaybettiklerini dile getiren Lazzarini, bu saldırıların Gazze’deki çocukların çocukluklarını ellerinden aldığını belirterek ateşkes çağrısında bulundu. Gazze’de ateşkes sağlanmazsa bir neslin yok olacağı konusunda uyarıda bulundu.

7 Ekim sonrası Gazze: Neler yaşandı?

Gazze’de savaş, Hamas’ın 7 Ekim’de İsrail’in güneyine düzenlediği ve çoğu sivil binden fazla kişinin ölümü, 5 bin 132 kişinin de yaralanmasıyla sonuçlanan saldırının ardından patlak verdi. Militanlar ayrıca yaklaşık 250 rehine ele geçirdi; İsrail’in tahminlerine göre bunlardan 128’i Gazze’de kaldı, 36’sı öldü.

Gazze’de Hamas’a bağlı Sağlık Bakanlığı’na göre İsrail’in askeri misillemesi çoğu sivil ve birçoğu kadın ve çocuk olmak üzere en az 35 bin kişinin ölümüne neden olurken, İsrail kuşatması korkunç gıda kıtlığı ve kıtlık tehdidini de beraberinde getirdi. Enkaz altında halen binlerce ölü olduğu bildirilirken halkın sığındığı hastane ve eğitim kurumları hedef alınarak sivil altyapı da tahrip ediliyor.

İsrail ordusu ise Gazze Şeridi’ne saldırılarının başladığı 7 Ekim’den bu yana 240’ı karadan işgal sürecinde olmak üzere en az 580 askerinin öldürüldüğünü duyurdu. Çatışmalara 24 Kasım 2023’te 4 günlüğüne verilen ve daha sonra 3 gün daha uzatılan ‘insani ara’da 81 İsrailli ve 240 Filistinli esir karşılıklı serbest bırakıldı.

Öte yandan İsrail binlerce Filistinliyi alıkoyup hapsetmeye devam etti. İşgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs’te de 7 Ekim 2023’ten bu yana İsrail güçleri ile yasa dışı Yahudi yerleşimcilerin saldırılarında en az 400 Filistinli hayatını kaybetti.

İsrail ordusu ve Hizbullah arasında 8 Ekim 2023’ten beri yaşanan çatışmalarda en az 300 Hizbullah mensubu ve 50’den fazla Lübnanlı sivil, 40’ı aşkın Filistinli örgüt mensubu ile 6 İsrailli sivil ve 11 asker öldü.

BMGK Gazze’de ateşkesi kabul etti: ABD ve Hamas’tan olumlu mesajlar

BM’den korkunç rapor: 120 milyon insanın gidecek yeri yok

İsrail, Hizbullah’a karşı Ortaçağ’a döndü: Mancınık kullanıyor