İsrail Maliye Bakanı Bezalel Smotrich Güney Afrika’nın Lahey’de İsrail’e karşı açtığı soykırım davasına Ankara’nın müdahil olması ve İsrail ile ticaretin kısıtlanması kararına karşı İsrail’in Türkiye ile 1996’da imzaladığı serbest ticaret anlaşmasını feshetme kararı alacağını duyurdu. Türkiye’den alınan ürünlere yüzde 100 gümrük vergisi uygulanacağını da açıklayan Smotrich bu uygulamanın Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın görev süresinin biteceği 2028’e kadar geçerli olacağını belirtti.
Smotrich açıklamasında “Erdoğan’ın İsrail’e ithalatı durdurması bir boykot ilanıdır ve Türkiye’nin imzaladığı uluslararası ticaret anlaşmalarının ciddi ihlalidir. Erdoğan’ın görev süresi dolduğunda Türkiye halkı aklı başında ve İsrail düşmanı olmayan bir lider seçerse Türkiye ile ticaret rotasına yeniden dönmemiz mümkün olacaktır” dedi.
Normalde serbest ticaret anlaşması Türkiye’den İsrail’e ithal edilen mallarda gümrük vergilerinin indirimli olmasını sağlıyordu. Ama şimdi Türkiye’den İsrail’e ithal edilen ürünlerin hepsine mevcut gümrük vergisi oranına ek olarak malın değerinin yüzde 100’ü oranında vergi uygulanacak. Smotrich ülkenin maliye, ekonomi ve dışişleri bakanlıklarının üretimi artırmak için adımlar atacağını, Türkiye’ye bağımlılığı azaltmak için alternatifler arayacağını belirtti. İsrail İmalatçılar Birliği, Smotrich’in kararını Türkiye’ye verilen “uygun bir yanıt” olarak niteledi.
Daha bağımlı olan taraf İsrail
İsrail’in ticaretle ilgili aldığı bu karar Ankara’nın bu ayın başlarında aldığı ihracat yasağının ardından geldi. Ankara’dan yapılan açıklamada Gazze’ye yardımlar artırılana kadar alışverişin durdurulacağı belirtilmişti. Bununla birlikte geçen hafta İsrail’de çıkan haberlerde bazı Türk mallarına daha önce imzalanmış sözleşmeler nedeniyle özel olarak geçici ihracat izni verilebileceği belirtilmişti. Türk yetkililer bu tür istisnalar olmadığını söyleyerek haberleri yalanlamıştı.
Öte yandan ticaretin kesilmesinden en çok etkilenen taraf İsrail oldu çünkü bu ilişkinin daha bağımlı olan tarafı İsrail’di. Türkiye İstatistik Kurumu’na göre iki ülke arasındaki ticaret hacmi 6.8 milyar dolardı. Bunun yüzde 76’sını Türkiye’nin ihracatları oluşturuyordu. Ticaret Bakanlığı’na göre Türkiye 2022’de İsrail’e İtalya’dan sonra en çok makarna satan ikinci ülkeydi. Türkiye İsrail’in makarna ithalatında yüzde 17.3, konserve sebze ithalatında yüzde 15.9, meyve ithalatında yüzde 14.8, bisküvi ithalatında yüzde 10 paya sahipti. Türkiye’nin geçen yıl İsrail’e en büyük ihracatı demir ve çelikti.
Mavi Marmara krizinde bile ticari ilişkiler kesilmemişti
Türkiye’de doğan ve şu anda Tel Aviv Üniversitesi’nde Türkiye-İsrail ilişkileri üzerine çalışan Hay Eitan Cohen Yanarocak Times of Israel’e, “Türkiye’nin coğrafi yakınlığı göz önüne alındığında bir şey sipariş ettiğinizde birkaç gün içinde elinizde oluyordu. Dolayısıyla bu, İsrailli iş insanlarının işine geliyordu” diye anlatıyor. İsrail ve Türkiye’nin ilişkileri Filistin’de yaşananlar nedeniyle pek çok kez sekteye uğradı; Davos’taki “One minute” çıkışı da Mavi Marmara’da Filistin’e yardım taşıyan gönüllülerin ateş altında kalıp İsrail tarafından öldürülmesi de diplomatik krizlere neden olmuş, ama ticari ilişkiler hiç tümüyle kesilmemişti.
İki ülke 2022 yılında normalleşme adımları atmış, hatta Hamas’ın 7 Ekim’deki sürpriz saldırısında aylar önce New York’taki Türkevi’nde Erdoğan ve İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu bir araya gelerek olumlu mesajlar vermişti. Savaş başladıktan sonraki süreçte Erdoğan başta her iki taraf için de itidal çağrısı yapsa da nihayetinde garantörlük rolünü kazanmak için Hamas’tan taraf olduğu, İsrail hakkında sert konuştuğu bir sürece girdi. Hamas’ı “mücahitler” olarak niteleyen Erdoğan; İsrail’i “terör devleti”, Netanyahu’yu da “Hitler” olarak niteledi. Bu süreçte iki taraf da diplomatlarını geri çekti.
Ankara geçen ayın başlarında İsrail’e ihraç edilen 54 ürünle ilgili kısıtlama kararı almıştı. Kısıtlanan mallar arasında uçak benzini ve jet yakıtları olması tepki çekmişti. İhracat kısıtlamasının nedeni olarak İsrail’in Türk uçaklarının Gazze semalarında uçup paraşütle yardım paketi dağıtmasına izin vermemesi gösterilmişti. Ancak aynı dönemde İsrail ile ticaretin kesilmesi için gençler sokağa dökülmüş, hatta içlerinden bazıları polis tarafından sert bir şekilde gözaltına alınmıştı. Protestolar yerel seçimlerde ikinci parti konumuna düşen AK Parti’ye yapılan uyarıların devamıydı. 20 yıldır tahtını koruyan AKP ilk defa kendini ikinci parti olarak gördü ve seçmenlerinin bir kısmını Necmettin Erbakan’ın oğlu Fatih Erbakan’ın partisi Yeniden Refah’a kaptırdı. Erbakan seçimden sonraki açıklamasında AKP’ye seçimi kaybettirenin YRP değil, İsrail ile ticarette inat edilmesi olduğunu söylemişti.
Savaş Ekim’de başladı, ihracat Mart’ta rekor kırdı
Savaşın başladığı 7 Ekim’den bu yana İsrail ile ticareti anbean takip eden ekonomi servisimiz Mart ayında İsrail’e ihracat rekor kırdığını yazmıştı.
Buna göre yerel seçimlere damgasını vuran mart ayında Türkiye’nin İsrail’e ihracatı 437 milyon dolarla altı aydır süren savaş döneminin zirvesini görmüştü. Türkiye’nin İsrail altı aylık ihracatı da 2 milyar 305 milyon dolara ulaşmıştı.
Ancak sonrasında ticari ilişkiler kesildi. Bu seferde başka sorular gündeme geldi. 10Haber Ekonomi Yazarı Barış Soydan “İsrail’le ticaretin durması cari açığı nasıl etkiler” sorusunun cevabını 3 Mayıs tarihli yazısında verdi (Okumak için tıklayınız).