TCMB’nin perşembe günkü toplantısında faizleri sabit bırakması bekleniyor. ABD’de ise borç tavanı krizi uluslararası piyasaların en önemli gündem maddesi olacak.

Piyasalar geçen hafta içeride seçim sonrası gelişmeleri hazmetmeye ve ikinci tur öncesi pozisyonlanmaya çalışırken, bu hafta ise sürmekte olan belirsizlik nedeniyle inişli çıkışlı bir seyir izleyecek.

BIST 100 endeksi seçim sonrasının ilk ilk işlem günlerinde banka hisselerine gelen yoğun satışlar nedeniyle bol “devre kesicili’ seanslar yaşamasına rağmen Cuma günü şirketlerin hisse geri alımları ve devlet desteği sayesinde haftaya yüzde 6.13 gibi makul sayılabilecek bir değer kaybıyla 4.501,73 puandan kapattı. Yarın da benzer bir seyir izlemesi şaşırtıcı olmayacak. Döviz cephesinde ise işler Türk Lirası açısından önceki haftalardaki kadar kötü değildi. Seçim sonrası dolar ve euradaki köpüğün bir miktarının gittiği Piyasalar bugün yurtta Yurt Dışı ÜFE, Tarımsal Girdi Fiyat Endeksi ve Tüketici Güven Endeksi, salı günü Finansal Hizmetler Güven Endeksi’ni, çarşamba günü kapasite kullanım oranını, perşembe günü TCMB faiz kararını ve cuma günü de turizm istatistikleri verilerini takip edecek.

Öte yandan, AA Finans’ın anketine katılan ekonomistler, TCMB’nin perşembe günkü toplantısında seçimler öncesinde ‘pişmiş aşa su katmayarak” politika faizini sabit bırakmasını bekliyor.

JPMorgan: ABD borç tavanı anlaşmazlığı mali panik yaratabilir

Dünya meteliğe kurşun atan ABD’yi izliyor

Küresel piyasalarda veri gündemi çok yoğun ancak en önemli konu uzun zamandır çözümü için çalışılan ve ABD Başkanı Joe Biden’ın Uzakdoğu seyahatini kısa kesmesine neden olan borç tavanı krizi.

ABD Temsilciler Meclisi Başkanı Kevin McCarthy tarafından görevlendirilen borç tavanı müzakerecilerinin, hafta sonu Beyaz Saray yetkilileriyle başlattıkları görüşmelerden ayrılmaları borç tavanı müzakerelerini yeniden açmaza sokmuşa benziyor. Cumhuriyetçi Parti temsilci Garret Graves, Beyaz Saray yetkililerinin “tamamen mantıksız” olduğunu öne sürerek müzakerelerin verimli olmadığı gerekçesiyle durakladığını söyledi.

ABD Hazine Bakanı Janet Yellen, borç limitine ilişkin güncel bilgileri paylaşmak amacıyla McCarthy’ye gönderdiği mektupta, borç tavanının 1 Haziran’a kadar yükseltilmemesi veya askıya alınmaması halinde ülkenin nakit sıkıntısı çekebileceği uyarısında bulunmuştu. Bu ise ABD’nin bu tarihten sonra kamu çalışanlarının maaşlarını ve borçlarını ödeyemeyip temerrüde düşeceği anlamına geliyor.

Yellen Kongre’ye mektup gönderdi

ABD Hazine Bakanı Janet Yellen yaptığı açıklamada, 1 Haziran’ın federal borç limitini yükseltmek için “zor bir tarih” olduğunu ve hükümetin 15 Haziran’a yeterli gelir toplama olasılığının oldukça düşük olduğunu söyledi.

Reuters’ta yer alan habere göre Yellen, Kongre’nin Hazine’nin nakdi bitmeden ve temerrüde düşmeden önce 31.4 trilyon dolarlık borç tavanını yükseltmemesi halinde ödemeler konusunda zor seçimler yapılabileceğini ifade etti. Yellen, “Kongre’ye yazdığım son mektubumda, tüm faturalarımızı Haziran başında ve muhtemelen 1 Haziran’da ödeyemeyeceğimizi belirttim. Kongreyi konu hakkında bilgilendirmeye devam edeceğim, ancak değerlendirmemi kesinlikle değiştirmedim. Bu yüzden bunun zor bir son tarih olduğunu düşünüyorum” dedi.

Janet Yellen ayrıca, “Vergi tahsilatları ve harcamaları konusunda her zaman bir belirsizlik var ve bu nedenle bundan kesinlikle emin olmak zor, ancak benim değerlendirmem, tüm faturalarımızı ödeyebilecekken 15 Haziran’a ulaşma ihtimalinin oldukça düşük olduğu yönünde” diye konuştu.

Fed’den faiz artırımında duraklama sinyali

Bu arada ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Jerome Powell’ın geçen hafta yaptığı konuşmada bankacılık sektöründeki gelişmelerin kredi koşullarının sıkılaşmasına katkıda bulunduğunu ve faiz oranlarının normalde olması gerektiği kadar yükselmesinin şart olmayabileceğini söylemesi haziranda faiz artırımına ara verilebileceği beklentisini yarattı.

Analistler, ABD’de devam eden borç limiti krizine ilişkin gelişmelerin yatırımcılarının odağında kalmaya devam edeceğini belirterek, ekonomik aktiviteye ilişkin sinyallerin aranacağı makroekonomik verilerin de Fed’in gelecek döneme ilişkin beklentilerin şekillenmesinde önemli rol oynayacağını dile getirdi.

Bu haftanın veri takviminde, salı günü imalat sektörü, hizmet, bileşik PMI ve yeni konut satışları, çarşamba günü FOMC (Federal Açık Piyasa Komitesi) toplantı tutanakları, perşembe günü 1. çeyrek büyüme, cuma günü de kişisel tüketim harcamaları, dış ticaret dengesi, dayanıklı mal siparişleri ve Michigan Tüketici Güven Endeksi verileri takip edilecek.

 Avrupa Satınalma Yöneticilerini izleyecek

Avrupa’da Euro bölgesinde bugün Tüketici Güven Endeksi, salı günü bölge genelinde öncü imalat sektörü, hizmet ve bileşik PMI ve Euro Bölgesi’nde cari işlemler dengesi, çarşamba günü İngiltere’de enflasyon, perşembe günü Almanya’da ilk çeyrek büyüme ve cuma günü İngiltere’de perakende satış verileri açıklanacak.