Günlerce, aylarca onu konuştu kamuoyu. Ünlü diyetisyen, ayurvedacı, detoks uzmanı Doktor Ender Saraç eşi Benan Saraç’a boşanma davası açmıştı. Ama eşi boşanmaya bir türlü yanaşmıyordu.
Neden boşanmıyor, çok mu para istiyor dedikoduları, söylentileri alıp yürümüşken bir anda dehşet verici, tüyleri diken diken eden bir iddia patladı: Baba Ender Saraç 13 yaşındaki öz oğluna defalarca cinsel tacizde bulunmuştu. Üstelik çocuk bunu okulda, rehber öğretmenlerine anlatmış, yazılı olarak itiraf etmişti.
İnanılacak gibi değildi söyledikleri, ama çiftin oğlu itiraflarında ayrıntı da veriyordu; babası onu banyoya sokuyor, orasını burasını elliyordu. Baba medyaya düşen bu itiraflar karşısında çaresiz, “yapar mıyım böyle şey, asla yapmadım” dışında bir şey söylemiyor, söyleyemiyordu.
Bu bombardıman altında Ender Saraç hakkında oğlunun okuldaki öğretmenlerinin yaptığı suç duyurusuyla kamu davası açıldı. Saraç’ın 22 yıla kadar ağır hapisle cezalandırılması istendi.
İşin tuhafı, bütün bunlar olurken anne Benan Saraç da hakem gibiydi oğlunun dehşet verici itirafları karşısında. Ne “yapmıştır” diyordu ne de “yapmamıştır,” tepkisizdi sanki. Ve o tarafta da başka bir iddia dillendiriliyordu; Ender Saraç’ın eşcinsel ilişki yaşadığı, eşine yakalandığı ileri sürülüyordu ve bu oğlunun dehşet verici iddiasının yarattığı tepkiyi tırmandırıyordu: “Yapmıştır öyleyse bu adam” diyordu çoğu insan, “kim bilir daha neler yapmıştır…”
Günlerce, haftalarca bunlar konuşuldu, yazıldı. Ama sonra birden susuldu. İddiaların, karşılıklı atışmaların arkası kesildi.
Ve dün Doktor Ender Saraç hakkında 2017 ve 2021 yılları arasında Beşiktaş’ta 13 yaşındaki oğluna “cinsel istismarda” bulunduğu iddiasıyla 12 yıldan 22 yıl 6 aya kadar hapis cezası istemiyle açılan davanın duruşması vardı. İki şey oldu dünkü duruşmada. İstismara uğradığı iddia edilen mağdur çocuğa temsil kayyımı atanmasına karar verildi. Yargılama sürecinde o temsil edecekti çocuğu bundan böyle. Ama başka bir şey daha oldu; müşteki anne Benan dinlendi duruşmada ve her şey başa döndü, hiç bunlar yaşanmamış gibi.
AA’da yer alan habere göre İstanbul 34. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya sanık Ender Saraç ve avukatları, müşteki Benan Saraç ile Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatı katıldı. Duruşmada söz verilen müşteki Benan Saraç sanığın oğluna cinsel istismar amaçlı bir eylemi olduğuna şahit olmadığını söyledi.
Oğlunun babası tarafından istismar edildiğini söylediğinde ilk etapta inanmadığını ve durumu sorguladığını anlatan Benan Saraç “Bu yüzden hemen polise, savcıya gitmedim. Babasına sinirlendiğini, babasının benimle yaptığı kavgalardan psikolojisinin etkilendiğini biliyordum. Bu sinirle ve hiddetle yapmış olabileceğini düşündüm” dedi.
Müşteki Saraç oğlunun raporlu olduğu gün okula gitmek istediğini, kendisinin de izin verdiğini belirterek bir süre sonra kendisini arayan okulun psikolojik danışman ve rehber öğretmeninin istismar olayını bilip bilmediğini sorduğunu aktardı.
Öğretmene konudan haberdar olduğunu söylediğinde Ender Saraç’ı neden şikayet etmediğinin sorulduğunu anlatan müşteki Saraç şunları söyledi:
“Ender’le boşanma aşamasındaydık. Boşanmaya yanaşmadı, dava açmak için avukat tuttuğumu söyledim, ama avukat mağduru oldum, dava açamadım. Evladımı böyle bir olayda yakacak durumda değildim. Çocuğumu sorgulamaya devam ettim. Okula rehberliğe gidince başka çarem kalmadı, oğlumun yanında olmak zorunda kaldım. Sonrasında mecburen şikayetçi oldum. Nihayetinde oğlum bana gerçeği itiraf etti. Böyle bir olay yaşanmadığını söyledi, tahmin ettiğim gibi oldu. Babasının benimle tartışmalarından dolayı oğlum iç dünyasında ona öfkeliydi.”
Yani olmamış böyle bir şey, baba Saraç oğluna böyle şeyler yapmamış. Oğlan kendisi uydurmuş bütün o söylediklerini.
Pekiyi nasıl yapmış bunu, bu kadar ayrıntıyı nasıl vermiş okulda rehberlik servisine, danışmana? Nelerin taciz olduğunu, babaya en ölümcül darbenin nereden vurulacağını, en etkili suçlamanın nasıl yapılacağını nereden biliyormuş, birileri ona yol yordam göstermediyse?
Ve hepsinden önemlisi, ne olacak o çocuk şimdi?
O çocuğun anlattıklarını okuyan, duyan öteki çocuklar ne olacak?