Bu korkunç cinayetin hikayesi 2001 yılına dayanıyor. Olay gerçekleştiği sırada 12 yaşında olan Hande, başına çekiçle vurularak kendi evinde öldürüldü. Öldürüldüğü günden bu yana cinayetinin arkasındaki sır perdesi bir türlü aralanamayan Hande’nin cinayet soruşturmasında 23 yıl sonra bir gelişme daha oldu.
Hande’nin öldürüldüğü anlara ait yeni görüntüler ortaya çıktı. Ele geçirilen görüntülerde odasında öldürüldüğü belirlenen Hande’nin cinayetinde kullanılan çekiç, bıçak ve makasın dairenin başka yerlerinde olduğu görülüyor.
Olay günü yapılan ilk inceleme ve kamera kaydı
Kadıköy’ün İçerenköy Mahallesi’nde gerçekleşen olayda 12 yaşındaki Hande evinde ölü bulundu. Yapılan ilk incelemede polis, küçük kızın başına bir çekiçle vurularak öldürüldüğünü tespit etti. Polisin hazırladığı raporda küçük kızın boğazının ve sağ bileğinin de kopma noktasına gelinceye kadar kesildiği belirtildi.
Polisin ilk inceleme raporunda belirttiğinden farklı bir otopsi raporu gelmedi. Otopsi raporuna göre de Hande’nin başına çekiç vurularak boğazı kesildi ve bileklerinde kesik izleri bulundu.
Ayrıca, Adli Tıp Kurumu’nda yapılan incelemede Hande’nin her iki avucunda ve üstünde saç telleri bulunmuştu. İncelemeler sonucunda bu saç tellerinin Hande’ye ait olduğu ve bir makasla kesilerek oraya yerleştirildiği ortaya çıktı.
Olay yerinde fotoğraf ve video çekimi yapan ekiplerin ilk incelemelerine göre Hande’nin cansız bedeni kendi odasında bulundu. Yatağın yanında sırtüstü yerde yatar halde bulunan Hande’nin yatağındaki yoğun kan izleri de çekilen görüntüler incelendiğinde bir hayli dikkat çekiyor.
Ancak ortaya 23 yıl sonra çıkan görüntülerde dikkat çeken tek detay bu değil.
Evin her yerine dağılmış bıçaklar ve çekiç
Dairenin girişinde Hande’nin odasına giden holün duvarlarında kan izleri var. Ayrıca, Hande’nin odasının girişinde bir de kanlı ayak izi görülüyor. Kıvrılan halının üzerinde ise bir bıçak. Tek bıçak bu değil, mutfakta yerde de bıçak ve makas var.
Kayda alınan görüntülerde cinayette kullanılan bıçaklardan bir diğeri ise dairenin girişinde ve sapı kırılmış olarak kadraja giriyor. Çekiç ise kanla kaplı bir şekilde salon girişinde duruyor.
Hayatın olağan akışına aykırı: Katil tarafından hazırlanmış bir kurgu
Hande Çinkitaş’ın annesi Handan Yılmazer’in avukatı Hasan Kocabey, Hande’nin kendi odasında ve yatağında öldürüldüğünü söyledi:
“Olay yeri görüntülerine baktığımızda, holdeki duvarda kan izlerini görüyoruz. Ve olayda kullanılan materyallerinde hep farklı yerlerde olduğunu görüyoruz. Bize göre bu tamamen katil tarafından hazırlanmış bir kurgudur. Çünkü Hande yatağında öldürüldü ve hiçbir zaman hole giderek mücadele etmedi.”
Duvardaki kan lekelerinin altını özellikle çizen Kocabey, “O duvardaki kan izleri cinayetten sonra sanki Hande katiline direnmiş gibi bir izlenim yaratmak için yapılmış. Duvardaki o kan lekeleri katil tarafından sürtme sonucuyla yapıldığı görüntülerde aşikar. Duvarda kan ve boğuşma izleri görünmekte olay yeri fotoğraflarında. Buna rağmen yerde kan izi tespit edilememiştir. Bu da hayatın olağan akışına aykırıdır” dedi.
Yargı süreci
Anne Handan Yılmazer, kızının eski eşinin evinde ölü bulunmasının ardından hukuk mücadelesi başlattı. Uzun yıllar süren dava sürecinde baba Nezih Çinkitaş ve üvey anne Ş.Çinkitaş bir ceza almazken olaydan tam 19 yıl sonraAdli Tıp Kurumu (ATK) mahkemeye bir rapor gönderdi. Raporda bıçak üzerinde yapılan DNA incelemesinde bıçağın keskin ucunda Nezih Çinkitaş’ın yoğun olarak DNA profili tespit edildi.
Bunun üzerine cinayetten 19 yıl sonra gözaltına alınıp tutuklanan baba Nezih Çinkitaş ve üvey anne Ş. Çinkitaş hakkında “Canavarca hisle veya eziyet çektirerek alt soydan akrabayı kasten öldürme” suçundan 2020’de dava açıldı.
Ancak ne baba ne de üvey anne uzun bir süre cezaevinde kalmadı. Altışar ay tutuklu kalıp tahliye olan Nezih Çinkitaş ve Ş. Çinkitaş hakkında bu kez “Beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan çocuğu kasten öldürme” suçundan ayrı ayrı ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep edildi.
Yaklaşık iki yıl önce karar duruşması görülen bu davasında alınan karar ise beklenen gibi olmadı. Mahkeme, üzerlerine atılan suçun sabit olmaması gerekçesiyle sanıkların “Canavarca hisle veya eziyet çektirerek alt soydan akrabayı kasten öldürme” suçlarından ayrı ayrı beraatlerine karar verdi.
Mahkemenin beraat kararının ardından dosya bir üst mahkemeye gönderildi. Bölge mahkemesinde yapılan üçüncü duruşmada baba Nezih Çinkitaş hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası çıktı. Üvey anne Ş. Çinkitaş’a ise beraat kararı verildi.
Cezası iyi halden müebbete çevrilen ve hakkında tutukluluk kararı verilmeyen babaya ise yurt dışı yasağı konuldu.