Kayseri’de yedi yaşındaki F.E.B. yanlış müdahale sonucunda penisini kaybetmiş, Sağlık Bakanlığı’nın yasaklamasına rağmen sağlık kabininde üç bin 500 liraya yapılan operasyon küçük çocuğun hayatını karartmıştı.
Operasyondan sonra 24 saat takip edilmesi gereken F.E.B. eve gönderildi. Pansuman için çocuğun evine gitmeyen, evde nasıl pansuman yapılacağını da anlatmayan Hüdai Çeliker bu operasyonu yaparken küçük çocuğun penisi mikrop kapmış, sünnetli bölgede enfeksiyon başlamıştı. Bandaj yapıp ne zaman çıkarılması gerektiğini dahi söylemeyen Çeliker yaptığı yanlış uygulama nedeniyle kangren olan küçük çocuğun cinsel organının kesilmesine sebep oldu.
Aile 24 saat sonra sökmesi gereken bandajı kimse onlara bir şey söylemediği için sökmemiş, küçük çocuğun penisi morarıp şişmeye başlamıştı. Aile bandajı çıkaramadı, çünkü F.E.B.’nin canı çok acıyordu. Bunun üzerine hastaneye gittiler. F.E.B’nin babası Y.B. sonrasını şöyle anlattı:
“Sarılan bandajın 24 saat sonra çıkarılması gerekiyormuş. Bilmediğimiz için sökmedik. O nedenle şişme ve morarma oluştu. Üç gün sonra ulaştığımız sağlık memuru ‘çocuğu suya oturtup bandajı çıkarın. Bir şey olmaz. Şişme normal’ dedi. Ancak bandaj aşırı sıkı olduğu için bir parçasını çıkaramadık.
Ben işteyken eve gelen ablam morarmayı fark edince sağlık kabinine götürmüş. Sağlık memuru H.Ç, bandajı oğlumdan bağırta bağırta sökmüş. Sonra oğlum daha çok rahatsızlandı ve morarma arttı. Sabah tekrar sağlık kabinine götürdüm. Yine çocuğun bir şeyi olmadığını, bize naz yaptığını öne sürüp ‘Eve bırak işe git’ dedi. Oğlumu da ‘Babana bir şey demeyeceksin yoksa kökten keserim’ diye korkutmuş.”
Bunun üzerine aile hastaneye gitti. Hastanede küçük çocuğun kangren olan penisinin kesilmesi kararlaştırıldı. Aile şikayette bulundu ve soruşturma sonucunda Hüdai Çeliker ile kabin işletmecisi S.D. tutuklandı.
Küçük çocuk hala yoğun bakımda
Kaçak sünnet yüzünden üç farklı operasyon daha geçirdiğini söyleyen baba Y.B. oğlunun hayati tehlikesinin devam ettiğini ve günlerdir yoğun bakımda olduğunu söyledi:
“Oğlumu korkutmuş. Ben de ‘Çocuk doktoruna gideceğim, seni de şikâyet edeceğim’ dedim. Bunun üzerine bizi bir otomobille kendi ayarladığı doktora gönderdi. Hastaneye gireceğimiz zaman ise telefonla arayıp ‘Polis sünneti kimin yaptığını sorarsa yoldan geçen birine yaptırdığını söyle’ dedi. Hastanede oğlumun kangren olduğu belirlenen cinsel organı ameliyatla kesildi. Üç operasyon geçirdi. Günlerdir yoğun bakımda. Hayati tehlikesi hala devam ediyor. Sağlık Bakanlığı hastaneler dışında sünnet yapılmasını yasaklanmış. Ben daha sonra öğrendim. Yasak olmasına rağmen bu sünneti yapan H. Ç., oğlumun geleceğini kararttı. Her türlü hukuksal yola başvuracağım.”
Şüphelilerin mahkemede verdikleri ifadeler de ortaya çıktı. Detaylar dehşet verici.
İlk vukuatı değil
Hüdai Çeliker’in daha önce de yaptığı sünnetlerden dolayı hakkında iki kez şikayette bulunulduğu, idari soruşturma başlatıldığı öğrenildi. Özellikle sosyal medyada yankı bulan olaydan sonra daha önce Çeliker’e çocuğunu sünnet ettiren aileler paylaşım yapmaya başladı. O paylaşımlardan birinde Kübra Hülya Uyanık “Biz de oğlumuzu beş yıl önce bu adama sünnet ettirdik. Develi’de hastanede çalışıyordu. Oğlumun yaşı küçük olduğu için ‘Hastanede narkoz veremem ama sünneti dışarıda yapabilirim’ demişti. Eve gelip sünnet yapmıştı. Haberlerde olayı izleyince şükrettim” dedi.
Bir başka sosyal medya kullanıcısı ise “Yeni değil, dört yıl önce de bu kişi köylerde yanındaki temizlik görevlisiyle birlikte sünnet yapıyordu. Ben tanık oldum” paylaşımında bulundu.
Hüdai Çeliker’in beş yıl önce de Develi Devlet Hastanesi’nin malzemesiyle dışarıda kaçak sünnet yaptığı gerekçesiyle soruşturma geçirdiği ortaya çıktı. Sağlık Bakanlığı 2015’te yayınladığı genelge ile sağlık kabinlerinde sünnet yapılmasını yasaklamıştı.
İfadeleri ortaya çıktı
Haklarında soruşturma başlatılan Hüdai Çeliker ile sağlık kabininin işletmecileri Safiye D. ve Selçuk T., emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi. Hüdai Çeliker sünneti kendisinin değil, sağlık kabini işletmecisi Safiye D.’nin yaptığını, kendisinin de orada olduğunu ve sünnetin nasıl yapıldığını Safiye D.’ye tarif ettiğini söyledi.
Safiye D. ise bambaşka bir ifade verdi ve “Sünneti Hüdai Çeliker yaptı. Pansumana dikkat etmedi. Sünnetin ardından yapışkanlı elastik bir bandaj sardı. Daha sonra aileyi evine gönderdi ve süreci takip etmedi” dedi.
Hüdai Çeliker ile özel sağlık kabininin sahibi Safiye D. tutuklanarak cezaevine gönderildi, Selçuk T ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.