Diyarbakır’ın Sur ilçesi bundan tam 2 yıl önce bir vahşet ve trajediye sahne olmuştu.
3 Nisan 2022’de Anzele Parkı’nda başlayan olayda; Parkta oturan kız çocuğunun fotoğrafını çektiği iddia edilen Ergün Arslan, bir grubun bıçaklı saldırısına uğradı. Daha sonra dövülüp, yaralı halde sokaklarda gezdirilen Arslan, kan kaybı nedeniyle hayatını kaybetti. Çalışma başlatan polis, güvenlik görüntülerinden 7 şüpheliyi belirleyip, gözaltına aldı. Soruşturma sürerken, kız çocuğu G.S. ile annesi N.S.’nin ifadesine başvuruldu. G.S.’ye Ergün Arslan’ın fotoğrafı gösterilip, fotoğrafını çeken kişi olup olmadığı soruldu. G.S., fotoğrafı çeken kişinin başkası olduğunu söyledi. Yaralı halde gezdirilmesi görüntülere de yansıyan Ergün Arslan’ın otopsi raporunda, “Koltuk altında bıçak yarası, her iki kalçada derin bıçak yarası, darp sonucu ağzındaki dişlerin yerinde olmadığı, burunda, dudakta yoğun kanama, burunda aşırı morarma, sol diz altında yaralanmaya bağlı morarma ve kanama, vücutta aşırı yaygın kan bulaşması” ifadeleri yer aldı.
Biri tahliye edildi
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede sanıklar Süleyman Değer, Efe Hamza Tunç ve Baran Eren ile tutuklanırken, 3 sanığın kendiliğinden gelişen olayda daha sonra fikir ve eylem birliği içinde hareket ettikleri belirtilerek tutuksuz yargılanmalarına karar verildi. Sanık Süleyman Değer’in elindeki bıçakla Ergün Arslan’ı bıçakladığı, diğer sanıkların da tekme ve tokat darbeleriyle Arslan’ı dövüp, öldürülmesine neden oldukları için ‘Kasten öldürme’ suçundan ayrı ayrı cezalandırılmaları istendi. 5’i 18 yaşından küçük, 6 sanık için müebbet hapis cezası istendi. Efe Hamza Tunç, ilk duruşmada tahliye edildi.
Aile itiraz edecek
Diyarbakır 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen karar duruşmasında tutuklu Süleyman Değer ile Baran Eren ve tutuksuz sanık Efe Hamza Tunç katıldı. Diğer 3 sanık Halil İbrahim Peksert, Mehmet Mızrak ve Süleyman Bilmez katılmadı. Mahkeme, 6 sanığın da cinayet suçunu işledikleri yönünde mahkemede tam bir vicdani kanaat olduğunu belirterek tutuklu sanıklardan Baran Eren ile Süleyman Değer’e müebbet hapisle cezalandırdı. Ardından Baran Eren’in cezasını iyi hal indirimini düzenleyen 62’nci madde uyarınca 25 yıla indirdi. Tutuklu Süleyman Değer’in cezası da suç tarihinde 18 yaşından küçük olduğu için 11 yıl 8 aya indirilerek 2’sinin de hükmen tutukluluk hallerinin devamına karar verdi. Mahkeme, tutuksuz diğer 4 sanığın da olay tarihinde 18 yaşından küçük oldukları için önce müebbet hapis, ardından da cezalarını 10’ar yıl 5’er aya indirdi.
Arslan ailesi bu karara itiraz ederek üst mahkemeye başvuracak.
Ağabeyi mahalliyle gidip konuşmuştu
Ergün Arslan’ın kardeşi Süleyman Arslan, olayın yaşandığı mahalleye gittiğini, kendini başka biri olarak tanıttığını belirterek, şunları söylemişti:
“Mahalledekiler bana bazı gençlerin Anzele Parkı’nda suya giren kızlara laf attığını ve tacizde bulunduğunu söyledi. Daha sonra ağabeyim de onlara yaptıklarının ayıp olduğunu belirterek, ‘Ramazan ayındayız, ne yapıyorsunuz, terbiyesizlik yapmayın’ demiş. ‘Sen de kimsin’ gibisinden konuşmuşlar. Bir arbede yaşanıyor. Öldürüldükten sonra olay ağabeyimin üzerine dönüyor. Mahalledekilere ‘Bu tacizde bulunmuş, kovalayıp öldürdük’ demişler. Taciz olayı kesinlikle yoktur.”