Şair Nazım Hikmet “17 Haziran 1951’de Bulgaristan’a gitmek üzere üvey kız kardeşi Melda Hanım’ın eşi Refik Erduran’ın kullandığı sürat motoruyla Karadeniz’e açılır, yolda rastladığı bir Rumen şilebiyle Romanya’ya gider, sonra Moskova’ya geçer.” Böyle anlatılır sürgüne çıkması. Meğer Hikmet Tarabya sahilinden son kez bakmış vatanına. Erduran ile bu sahilden açılarak yurtdışına çıkmış.
Şairin 122. dönüm günü kutlamaları yapılıyor bir haftadır. Sarıyer Belediyesi ve Nazım Hikmet Kültür Vakfı da tam da şairin Türkiye’ye veda ettiği noktada şairin anıldığı bir etkinlik düzenledi. Nazım sevdalıları Tarabya sahilinde denize karanfiller bıraktıktan sonra Türkü Akbayram ve Jehan Barbur şarkılar söyledi.
Neruda ve Nazım Tarabya’da buluşacaklar
Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç “Her 15 Ocak’ta Nazım ustayı Tarabya’dan hüzünle uğurlarız. Tarık Akan ile her 15 Ocak’ta buluşurduk. Bu vesileyle değerli sanatçımızı da yadetmek istiyorum. Vatanını bu kadar çok seven bir insan nerede ölürse ölsün kendi toprağına getirilmeliydi. Şu anda çok önemli bir mezarlıkta ama onu asıl mutlu edecek şey kendi vatanında kendi toprağında olması olurdu” dedi.
Pablo Neruda’nın Nazım Hikmet için yazdığı ‘Nazım’a Bir Güz Çelengi’ ve ‘Bugün Pazar’ şiirlerini okuyan genç Genç “Memleketlerinden, topraklarından uzakta, sürgündeki iki şair Pablo Neruda ve Nazım Hikmet Varşova’da karşılaşır. Birbirlerine Santiago ve İstanbul’da buluşmak için söz verir ama gerçekleştiremezler. Biz iki şairi heykelleri ile Tarabya’da buluşturacağız” diyerek bir de müjde verdi.
