Şampiyonlar Ligi’nde çeyrek final etabı oynanan iki maçla sürdü. Paris Saint-Germain ve Barcelona Fransa’nın başkenti Paris’te karşılaşırken aynı anda başlayan diğer maçta Atletico Madrid, Borussia Dortmund’u konuk etti.
Mbappe’li PSG İlkay Gündoğan’ın ilk 11’de başladığı Barcelona karşısında maça çok baskılı girdi. İlk 20 dakikalık dilimde topa daha fazla sahip olmayı başaran Fransızlar buna karşın pozisyona girmekte zorlandı. Dakikalar ilerledikçe Barcelona oyuna ve topa hakim olma düzeyini artırdı. Rakibi karşısında yavaş yavaş üstünlüğü ele alan Katalanlar 37’nci dakikada Raphinha’nın ayağından bulduğu golle deplasmanda 1-0 öne geçti. Devrenin kalan kısmında başka gol olmayınca soyunma odasına deplasman ekibinin tek farklı üstünlüğüyle gidildi.
İkinci yarıya ev sahibi PSG fırtına gibi başladı. 48’de Mbappe’nin soldan içeri çevirdiği topa Araujo istediği gibi müdahale edemedi. Eski bir Barcelonalı olan Ousmane Dembele’nin önüne düşen topa Fransız yıldız çok net bir vuruş yaparak fileleri buldu ve maça eşitlik geldi. Dembele eski takımına karşı attığı golden sonra sevinmeyi ihmal etmedi.
Katalanlar beraberlik golünün şokunu üstünden atamadan, üç dakika sonra adeta soğuk duş etkisine girdi. 51’inci dakikada Vitinha’nın ayağından bir gol daha bulan PSG üç dakikada gelen iki golle maçı çevirip 2-1 üstün konuma geldi.
Özgüveni yerine gelen PSG oyuncuları baskının dozunu yükseltti. 55’inci dakikada ev sahibi ekip üçüncü gole yaklaştı ancak top Barcola’nın önce kalecisi Ter Stegen’e, sonra da direğe çarpıp kornere çıktı. Bu pozisyon belki de maçın kırılma anı oldu. Barcelona’da 61’de oyuna giren Pedri hemen bir dakika sonra aşırtma pasıyla Raphinha’ya pozisyon hazırladı. Bu ikramı geri çevirmeyen Brezilyalı topu bir kez daha filelerle buluşturup skoru 2-2’ye getirmeyi başardı.
Beraberlik sonrası iki takım da karşılıklı ataklar geliştirdi. 75’inci dakikada Paris Saint-Germain Dembele’yle tekrar gole yaklaştı ancak top yine direğe de temas ederek dışarı çıktı. Bu pozisyonun üstünden kısa bir süre geçmişken köşe vuruşu kazanan Barça’da topun başına İlkay geçti. İlkay’ın ortasına kale sahası içinde vuruşunu yapan Christensen takımını maçta ikinci kez öne geçirdi. Kalan sürede PSG tüm hatlarıyla gol arasa da Barcelona pas yaparak tempoyu düşük seviyede tutmayı başararak skoru korudu. 90 dakikanın sonunda maçı 3-2’lik skorla kazanan taraf deplasman ekibi Barcelona oldu.
Atletico zaferi son saniyede kurtardı
Atletico Madrid-Borussia Dortmund maçı ev sahibi ekibin 2-1 üstünlüğüyle sonuçlandı. Çeyrek finalin diğer eşleşmesinde Diego Simeone’nin Atletico Madrid’i evinde Borussia Dortmund’la karşılaştı. Metropolitano stadını dolduran 70 bin taraftarının önünde maça hızlı başlayan Atletico henüz dördüncü dakikada ön alanda baskıyla topu kazanıp fileleri sarsan Rodrigo De Paul’ün golüyle 1-0 öne geçti.
Etkili gözüken Atletico tek farklı önde olmasına rağmen oyunun hücum üstünlüğünü de elinde tutmayı sürdürdü. Dakikalar 32’yi gösterirken Griezmann’ın harika pasında topla ceza alanı içinde buluşan Lino müsait pozisyonda gol vuruşunu yaptı ve kaleci Kobel’i avlayarak farkı ikiye yükseltti. Ön alan baskısıyla rakibine zor anlar yaşatan Atleti 2-0 sonrası daha kontrollü bir savunma anlayışına geçince karşılaşmada tempo düştü ve ilk yarı ev sahibi ekibin kontrolünde 2-0 sona erdi.
Soyunma odası dönüşü Borussia Dortmund topa daha fazla hakim olan taraf olmayı başarsa da Atletico’nun kapalı savunması karşısında pozisyon bulmakta zorlandı. 73’te Julian Brandt’ın duran topta doğrudan kaleyi düşündüğü vuruşta Alman temsilcisi gole yaklaştı ancak meşin yuvarlak az farkla dışarı çıktı. Hemen iki dakika ardından Atletico çok etkili geldi. İkinci golün sahibi Lino arka direkte çok net bir fırsat yakaladı ama vuruşunda kaleci Kobel inanılmaz bir kurtarış yaparak takımını maçta, hatta turda tutmayı başardı.
Karşılaşmada normal sürenin son 10 dakikasına girilirken Fildişili yıldız Sebastien Haller sahne aldı. Brandt’ın pasında Molina’dan seken topa dönerek vuruşunu yapan golcü oyuncu Oblak’ı mağlup ederek son bölümüne girilen maçta farkı bire indirdi. Bu golün hemen ardından ev sahibi ekip üçüncü kez ağları sarsmaya çok yaklaştı ancak karşı karşıya pozisyonda iyi bir vuruş yapamayan Correa’ya kaleci Kobel dur dedi.
Correa’nın kaçırdığı fırsat sonrası Dortmund tehlike yarattı. Bynoe-Gittens’in şutu önce Azpilicueta’ya, sonra da direğe çarparak dışarı çıktı. Karşılaşmaya oynanmayan süre olarak altı dakika ilave edildi. 90+6’da sarı-siyahlılar artık maçın son pozisyonu için Madrid kalesine yüklendi. Ryerson’un ortasına Brandt kafayı vurdu. Köşeye doğru süzülen top kaleci Oblak ve 70 bin Atletico taraftarının bakışları arasında iki direğin birleştiği noktaya çarpıp içeri girmeyi tercih etmedi. Bu maçtaki son aksiyon oldu. Atletico Madrid ilk yarısını çok iyi geçirdiği maçta galibiyeti son saniyede kurtardı.
Şampiyonlar Ligi’nde bugün oynanan iki maçın da rövanşı 16 Nisan Salı günü gerçekleşecek.