Fenerbahçe’de seçimli Yüksek Divan Kurulu toplantısı Faruk Ilgaz Tesisleri’nde yapıldı. Genel kurula; kulüp başkanı Ali Koç, yönetim kurulu üyeleri, eski başkanlardan Aziz Yıldırım, yüksek divan kurulu başkan adayları Şekip Mosturoğlu, Sevil Becan, Nihat Tokat ve yüksek divan kurulu üyeleri katıldı. Eski Yüksek Divan Kurulu Başkanı Uğur Dündar ve ekibi, seçim yönetmek üzere seçim heyetine oy birliğiyle seçildi.
Toplantıda açılış konuşmasını yapan kulüp genel sekreteri Burak Kızılhan, “Uğur (Dündar) Bey ve ekibinde görev yapan arkadaşlarımıza gösterdikleri özverili hizmetler için ayrıca teşekkür ediyoruz. Gelecekte bu büyük camia için hep bir arada olmayı diliyorum. Bu akşam hakem müdahalesi olmadan, adaletsiz kararlar yaşanmadan bir derbi mücadelesi izleyelim. Futbolda yaşanan her şeye rağmen Fenerbahçe’miz şampiyonluk yarışını sürdürüyor” dedi. Ardından adaylar kürsüye gelerek açıklamalarda bulundu. Konuşmalar şöyle…
Sevil Becan: Yüksek Divan Kurulu’nun temel görevi danışma kurulu olarak tanımlanmıştır. 25 yılını yani çeyrek asırlık kongre üyeliğinin ardından oluşan bu kurul, akil insanlar kuruludur. YDK için bir platform oluşturmayı planlıyoruz. Bu bir danışma ve dayanışma platformu olacak. Bu sayede birbirimiz daha iyi anlayacağız ve talepleri öğrenmiş olacağız. Üyelerin ilgi ve uzmanlık alanlarına bakarak divan kurulunda ihtisas komisyonları sisteminin olmasını planlıyoruz. Bizim değerli üyelerimizden mutlaka yararlanmamızın yollarını bulmamız gerekiyor. İletişim dedik, birbirimizi dinleyeceğiz dedik ama sosyalleşmeyi hiçbir zaman ihmal etmeyeceğiz. Çeşitli alanlarda bunu gerçekleştireceğiz. YDK’nın kurumsallaşması konusuna gelince bazı çalışmalar, geçtiğimiz dönemde başladı. Değerli katkılar, bunların hızlanarak devam etmesini hedefliyoruz. Kim seçilirse seçilsin bunu birlikte kutlayalım. YDK’nin barıştan oluştuğunu gösterelim. Bizler bir oldukça Fenerbahçe’mizi kimse yenemez.
Nihat Tokat: Çok genç bir ekibe sahibiz. Yüksek Divan Kurulu başkanlığı onur ve ayrıcalığına talibim. Şeref ve doğruluğun bir Fenerbahçe çizgisi olduğu algısını camiamız ve ülkemizin hak ettiği gibi tekrar güçlendirmek için şevkle çalışacağımızı beyan ederim. Ekibimle birlikte tüm projeleri hayata geçirebilmek için sizlerin desteğine ihtiyacım var. Fenerbahçe tuttuğum değil, tutulduğum takımdır. İki sene boyunca bize muhteşem bir divan başkanlığı yapan Dündar ve ekibine teşekkür ediyoruz. Sizleri özleyeceğiz. Dündar’dan aldığımız, hissettiğimiz her toplantımızda Atatürk’ü iliklerimize kadar işledi. Ben de eğer seçilirsem aynı onun yolundan gideceğim. Sosyal faaliyetleri artırmak için atölye, resim kursları, foto kursları bunlar ücretsiz olacak. Faruk Ilgaz 17-18 saat yaşayan bir yer olacak, mottomuz bu. Genel kurullarımız çok uzun sürede geliyor. Bunu da 45 günde bir yapmayı planlıyoruz.
Şekip Mosturoğlu: Kulüpte asbaşkanlık yaparken sizlere defalarca hitap ettim ancak şu an apayrı bir heyecan yaşıyorum. Fenerbahçe’ye üye olduğumda bu yolun sonunda 12 yıl yöneticilik yapmak aklımdan geçmiyordu. Burada inanılmaz tecrübelerim oldu. Süreç, Türkiye Futbol Federasyonu Başkanvekilliği ile taçlandı. Başkanımız sayın Aziz Yıldırım yönetiminde uzun yıllar sürdürdüğüm asbaşkanlık görevimde, gururla sarı-lacivertli renkleri temsil etme fırsatı buldum. Yönetici olarak kazandığımız en değerli ödül, benim paha biçemediğim ve evlatlarıma miras bırakacağım 2010-2011 şampiyonluğu ve bu şampiyonluk için almış olduğum madalyadır. 3 Temmuz şike kumpasında tutuklandım ancak mücadeleyle kulübün haklılığını kanıtladı. Özünde hepimiz taraftarız. Fenerbahçe’nin başarısız olduğu anlarda kahroluyor, başarılarında ise dünyanın en mutlu insanları oluyoruz. Taraftarlık ötesinde, üye olarak, Fenerbahçe Kulübüne hizmet etmek için her daim enerjimiz var, hevesimiz var. Şimdi karşınızda, Fenerbahçe’nin en akil ve en tecrübeli neferlerinin bulunduğu, Fenerbahçe’nin yüksek istişare kurulu olan Divan üyelerimizin karşısında, onların oluşturduğu kurula liderlik edebilme arzusuyla bulunuyorum. Üye numaram 7884. Kulübümüzün üye sayısı şimdilerde 70 binlere dayandı. Bizlerin üyeliğe kabul edildiğimiz yıllar ile bugünün kulüp üye yapısı çok farklı. Fenerbahçe Kulübü geçen uzun yıllar sonrasında bugün her anlamda çok büyüdü. Fenerbahçe, Türkiye’nin en büyük spor kulübü. Üye sayımızdaki gelişme ile doğru orantılı ve fakat olumsuz bir şekilde sahip olduğumuz geleneksel kulüpçülük anlayışımız yıllar içinde zayıfladı. Oysa geçmişte çok kuvvetli bir kulüpçülük anlayışımız vardı. Hatırlatmak isterim ki kulüpçülük fedakarlık, adanmışlık demektir. Toplanarak ortak kararlar almak demektir. Ortak amaçlar doğrultusunda karşılıksız çalışmak demektir. Buluşulan ortak değerlerle ilgili sevinçte ve tasada bir olmak demektir. Kulüp üyelerimizin fedakarlıkları, adanmışlıkları, ortak amaçlar doğrultusunda sevinçte ve tasada birlik olmaları eşi benzeri olmayan bir noktadır. Bunun en açık kanıtı en güçlü oldukları bir dönemde FETÖ’ye karşı kazanılan mücadele sırasında kulüp üyelerimizin, camiamız ve taraftarlarımızla birlikte ördükleri sarı-lacivert duvardır. Sarı-lacivert duvar olgumuz, nesiller boyunca anlatılacak destansı bir hikayedir. Fenerbahçe Cumhuriyeti tarifi çok zor bir sevgi cumhuriyeti. Bu cumhuriyet, gücünü cumhuriyetin temel ilkelerinden, Atatürk ilke ve devrimlerinden, sarı lacivert renklere olan sevgimizden ve bu ülkeye olan sarsılmaz bağlılığımızdan alıyor. Ben ve arkadaşlarım, yıllardır Fenerbahçe ve Türk sporunun çeşitli kademelerinde edindiğimiz tecrübeler ve Fenerbahçelilik tecrübesiyle, tüzüğümüze mutlak bağlılıkla, bu kurulun gücünü camiamızın yararına kullanacak bilgi ve manevi sertifikalara sahibiz. Görev süremizde bunu gerçekleştirmek için var gücümüz ile çalışacağız. Özgür olan, her istediğini yapan değil, ne istediğini bilendir. Bizler ne istediğimizi ve ne istemediğimizi çok iyi biliyoruz. Fenerbahçe’nin rekabetçi bir üstünlüğe sahip olacak potansiyelinin son derece farkındayız. Bu potansiyeli harekete geçirmek bize, size, hepimize düşüyor. Bu sebeple, değerli oylarınızın her birine ayrı ayrı talibim.
Ardından kürsüye Ali Koç geldi. Fenerbahçe Başkanı, “Çok demokratik bir seçim süreci yaşandı. Seçim sürecinde tesislerimiz kullanıldı. İletişim kanalları ve televizyonumuz kullanıldı. Camiamız için hayırlı olmasını diliyorum. Yüksek Divan Kurulu Başkanı’na (uğur Dündar) bir teşekkür etmek istiyorum. İki sene çok hızlı geçti. Normalde üç sene ancak pandemiden dolayı seçimleri yapamamıştık. En zor günlerde üstün Fenerbahçelilik ruhuyla bizlerle uyum içinde çalıştılar, bizlere destek oldular. Size şahsım, yönetim kurulum ve camiamız adına teşekkür etmek istiyorum” diye konuştu.
Konuşmanın bitmesinden sonra 12 sandıkta 4100 üyenin oy kullanma hakkı olduğu seçim başladı. Altı yıl sonra ilk defa Divan Kurulu’na gelen ve Şekip Mosturoğlu’na destek veren Aziz Yıldırım, oy kullanırken başkan adaylarından Nihat Tokat ile ayak üstü kısa süreli bir konuşma gerçekleştirdi. Yıldırım, Tokat’a, seçim sürecinde Ali Koç ile kendisini barıştıracağı yönündeki ifadelerine tepki göstererek “Benim adıma orada burada barıştıracağım gibi konuşmayın” dedi. Seçim saat 15.00’te sona erdi ve oy sayımına geçildi. 1529 oyun kullanıldığı seçimde üyelerin 1177’sinin desteğini alan Şekip Mosturoğlu, Fenerbahçe Yüksek Divan Kurulu başkanlığına seçildi. Diğer adaylardan Sevil Becan 265, Nihat Tokat ise 87 oy aldı. Şekip Mosturoğlu’nun ekibinde görev dağılımı şöyle: Şekip Mosturoğlu (Başkan), Hakkı Kurtuluş (Başkan Vekili), Levent Hataylı (Sekreter), Elizabet Uğurlu ve Çağlar Özdemir (Sayman). Yüksek Divan Kurulu Başkanı Şekip Mosturoğlu üç yıl boyunca görevi üstlenecek.
Seçim sonuçlarının ardından kürsüye gelen Şekip Mosturoğlu, üyelere ve seçimin demokratik ortamda yapılmasını sağayan Koç’a teşekkür ederken “3 Temmuz ruhu yaşamaktadır. Hiç kimse bu mücadeleden vazgeçmemiştir. Sarı-lacivert duvar buradadır. Bu sarı-lacivert duvar burada durduğu sürece Fenerbahçe payidar olacaktır” dedi.
Ali Koç: Fenerbahçe herkesin önünde
Kürsüye tekrar gelen başkan Ali Koç, şunları söyledi: “Güzel bir günü daha geride bıraktık. Şekip Mosturoğlu ve ekibini tebrik ediyorum. Hayırlı, uğurlu olmasını temenni ediyorum. Güzel bir süreci hep birlikte tamamladık. Biz her adaya eşit mesafede olmaya çalıştık. Fenerbahçe demokrasisi adına bir kültür oturtmak istedik. Ben, 2018’den sonra söz vermiştim. Divan kurulu veya başkanlık, hiçbir adayın bizim yaşadıklarımızı yaşamasını istemedim. Şekip Bey 3 Temmuz’a değindi. Aslında biz 3 Temmuz’u kulübümüze yapılan haksız saldırıları, bu birlik ve beraberlikle bertaraf ettik. Onu unutmamalıyız, onu hep canlı tutmalıyız. Son birkaç yılda camiamıza göz göre göre saldırılar yapılıyor. Bu saldırılara sessiz kalanlar, mücadelemiz için attığımız adımları itibarsızlaştıranlara, şunu söylemek istiyorum, Fenerbahçe tüm isimlerin önündedir. Hiç kimsenin kişisel ihtiraslarının kurbanı Fenerbahçe olamaz. Fenerbahçe herkesin önündedir.”