Kulüp üyesi Hayri Kozak’ın Galatasaray Divan Kurulu toplantısında dile getirmesiyle gündeme gelen, devamında Fatih Altaylı’nın üstünde yazıp çizmesiyle daha görünür olan Galatasaray’daki karaborsa bilet satışı iddiaları giderek tırmanıyor. Bazılarına göre bu konu İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturuluyor. Ama Galatasaray Başkanı Dursun Özbek bunu kesin bir dille yalanlıyor. Fatih Altaylı ise iddialarını sürdürüyor. Dün oldukça sert bir yazı yazdı Altaylı ve savcılığın soruşturmasının derinleştiğini öne sürdü. Yazı özetle şöyle…
Dursun Özbek örtbas etmeye çalıştıkça olay büyüdü: Dursun Özbek önce İstanbul Başsavcısı’na gitti. ‘Sorduk böyle bir soruşturma yokmuş’ dedi. Sonra ‘Suç duyurusunda bulunduk’ açıklaması yaptı. Ama suç duyurusunun iddiaların araştırılması için değil, yolsuzluk var diyenleri suçlamak için yapıldığı ortaya çıktı. Başkan olayı örtbas etmeye çalıştıkça olay büyüdü, büyüdü.
Bilet yolsuzluğu başka boyut kazandı: Camiada bu yolsuzlukta adı geçenlerin oteller aldıkları, Galatasaray çatısı altındaki takımları ve spor okullarını bu otellerde kampa götürdükleri de konuşulmaya başlandı. Bilet yolsuzluğu, başka boyutlar kazandı. Başkan ise hâlâ ‘Delil yok, soruşturma yok, bir şey yok’ diyerek ortalıkta dolaşıyordu.
Dursun Özbek’e müjdem var: Gerçekler dışında her şeyi söyleyen Sayın Başkan’a bir müjdem var. Ben ve diğer iddia sahipleri gidip savcılığa ifade verdikten ve sizin yok dediğiniz belge ve bilgileri savcılarla paylaştıktan sonra soruşturma epey genişledi. Çok önemli ifadeler verildi.
Eray Yazgan şüpheli sıfatıyla ifade verdi: Benim daha önce isimlerini verdiğim ya da ima ettiklerimin tamamı şu anda ‘şüpheli’ ya da eski tanımıyla sanık olarak ifadeye çağrılıyorlar. Eray Yazgan ‘şüpheli’ sıfatıyla ifade verdi.
Diğerleri de sanık olarak ifade verecekler: Bora Bahçetepe isimli eski Adnancı, bunların yakın arkadaşı Alper Narman, Emircan Zaptiye, Akman Yengin, Devrim Yazıcı, Ümit Karpuz da ‘şüpheli’ yani sanık sıfatı ile ifade verecekler.
Passolig kayıtları ve banka hesapları inceleniyor: Savcılık Passolig’e resmi yazı yazarak tüm kayıtları istedi. Ayrıca yukarıda adı geçenlerin tamamımın banka hesapları, para trafikleri, hesap hareketlerinin son birkaç yıllık dökümleri BDDK aracılığı ile talep edildi.
Dursun Özbek olayı kapatamadı: Aklanır mı, yoksa suçlu mu bulunurlar bilemem. Ama Başkan’ın dediğinin aksine ortada ciddi bir soruşturma var ve Dursun Özbek’in savcılıklardaki yalvarıp yakarmaları dosyanın kapatılmasını sağlayamadı. İfadeye çağrılan şüphelilerden birinin Başkan’ın şoförü olması ise dikkat çekici. Bu arada henüz ifade vermeyen çok sağlam tanıkların da olduğunu hatırlatayım.
Dursun Özbek ‘Bilgi ve belge koyamadılar’ demişti
Galatasaray Başkanı Dursun Özbek, ekim ayında yapılan Dİvan Kurulu toplantısında karaborsa bilet iddialarıyla ilgili şöyle konuşmuştu: “Eğer bir iddia olsaydı sahibi bilgi ve belgeyle yapılması gerekeni yapardı. Soruyorum bunlar var mı? ‘Ben oradan duydum’ başka bir şey yok. Babamın oğlu olsun, bir yanlış varsa gözünün yaşına bakmam. Sizlerin bu konuda biraz sabırlı olmasını istiyorum. Konuyu son derece çok önemli buluyoruz üzerine gitmekte çok kararlıyız. Öyle bir duruma düştük ki karaborsanın sorumlusu bizmiş gibi bir algı oluşturuluyor. Dedikoduları yapanlar Galatasaray’a verdikleri zararı düşünüyorlar mı? Bu konu hem yönetim kurulu hem sizler hem de büyük Galatasaray camiası için çok önemli. Yönetim olarak biz tüm araştırmaları yapıyoruz ve gerekli şikâyetleri yaptık. Ben buradan sizlerden rica ediyorum, bu konu konuşuldukça Galatasaray’a daha çok zarar vermektedir. Bu araştırmalara çok kısa sürede sona erecektir. Onun sonucuna göre bunları tartışmalıyız. Bazı söylemler hem Galatasaray’a hem de etik değerlerimize yakışmamaktadır. Eğer bir suçlu varsa cezasını alacaktır.”