Fenerbahçe'nin Alba Berlin’i 103-68 mağlup ettiği maça 50 sayı kaydederek EuroLeague rekoru kıran Nigel Hayes-Davis damgasını vurdu. 10Haber olarak Nigel'ın basketbolcu kimliğinin yanı sıra insani öyküsünü de inceledik.

EuroLeague’de çok iyi bir form grafiği yakalayan Fenerbahçe, Sarunas Jasikevicius’un göreve gelmesinin ardından pek çok rekor kırmayı başardı. Saras yönetiminde önce kulüp tarihinin üç sayılık isabet rekorunu, devamında da EuroLeague’de bir maçta en çok üçlük atan takım olma rekorunu kıran sarı-lacivertliler, iki kez de kulüp tarihinin en yüksek sayı atma rekorunu kırdı. Takım halinde gelen bu rekorlara ise Alba Berlin karşısında alınan 103-68’lik galibiyette bir bireysel rekor eklendi. Takımının attığı 103 sayının 50’lini tek başına kaydeden Nigel Hayes-Davis, Shane Larkin’e ait olan bir maçta en çok sayı atma rekorunu (49) bir sayıyla geliştirip rekorun yeni sahibi oldu.

Kolej başarıları NBA için yeterli olmadı

Küçük yaşta basketbola başlayan Nigel Hayes, her ABD’li sporcu gibi kolejde kendisini göstermeye çalıştı. Ohio’daki Whitmer lisesinden mezun olmasının ardından Wisconsin’den teklif alan Hayes, 2013 ve 2017 yılları arasında Wisconsin Badgers’la NCAA’de mücadele etti. Kolejdeki ilk sezonunda takımının en çok sayı atan ve en çok asist yapan oyuncusu olmayı başaran Hayes, dört yıl süren üniversitesinden ‘İşletme ve Yatırım Bankacılığı’ bölümünden dereceyle mezun olmayı başardı. Bununla birlikte dört yıl boyunca Wisconsin’de parkede yaptıkları dışında sosyal hayattaki duruşuyla da dikkat çekti. Açık sözlülüğü, toplumsal eşitlik ve ırkçılık karşıtı yaptıkları, ayrıca NCAA oyuncularının tazminat hakları üzerine yaptıklarıyla da öne çıkmayı başardı.

Draft’ta seçilemedi ama yine de NBA’de şans buldu

Nigel Hayes Sacramento formasıyla NBA’de.

Mezun olduktan sonra 2017 NBA Draft’ına giren Hayes, ilk 60 seçim arasında kendisine yer bulamasa da yaz ligi için New York Knicks’ten teklif almayı başardı. Yaz aylarını Knicks için oynayarak geçiren basketbolcu, normal sezonun başlamasından önce G League takımlarından Westchester Knicks’e gönderildi. G League’de gösterdiği iyi performansla dikkatleri üzerine çeken Hayes, 2018 başında Los Angeles Lakers’ın dikkatini çekti. 19 Ocak tarihinde Lakers’la 10 günlük kontrat imzalayan Nigel Hayes, ilk NBA maçına da Knicks karşısında çıktı. 10 günlük kontratı bittikten sonra yeniden G League’e dönen basketbolcu, Toronto Raptors tarafından da 10 günlüğüne denense de ona uzun vadeli sözleşme veren ilk takım Sacramento Kings oldu. 31 Mart 2018’de Kings’le sezon sonuna kadar sözleşme imzalayan Nigel Hayes, temmuz ayında yeniden serbest bırakıldı ve o gün NBA macerası sona erdi.

Avrupa’ya adımını İstanbul Boğazı’nın diğer yakasında attı

Nigel Hayes Avrupa’ya Galatasaray formasıyla merhaba dedi.

NBA’de tutunamayan basketbolcu, diğer meslektaşlarının yaptığı gibi şansını deniz aşırı ülkelerde deneme çabasına girişti. Nigel Hayes’e kariyerinin ilk Avrupa fırsatını ise Galatasaray verdi. Ertuğrul Erdoğan yönetiminde sezona başlayan sarı-kırmızılılar, Nigel’ın yanı sıra Aaron Harrison, Tai Webster ve Zach Auguste gibi genç potansiyellere yer verdiği kadrosunda ligi dördüncü sırada bitirip play-off’ta yarı finale yükselmeyi başardı. Avrupa’daki ilk sezonunda takımda öne çıkan isimlerden biri olmayı başaran Nigel Hayes ise sezonu 15 sayı ve 5 ribaunt ortalamalarıyla tamamlayınca EuroLeague kulüplerinin dikkatini çekmeyi başardı.

Sezon sonu Galatasaray’dan ayrılıp Zalgiris’e imza atan Hayes, ilk kez mücadele ettiği EuroLeague’de Sarunas Jasikevicius’un takımının vazgeçilmezlerinden biri olmayı başardı fakat Covid-19 pandemisi sebebiyle yarıda kalan EuroLeague’de sezonu tamamlayamadı. Litvanya temsilcisinde de iyi oyununu sürdüren Hayes için yeni maceranın kapılarını koçu Jasikevicius gösterecekti.

Saras’ın peşinden Barça’ya, ancak yeni bir isimle!

Zalgiris’te birlikte çalıştığı koçu Sarunas Jasikevicius, 2020’de Barça’ya imzaladıktan bir yıl sonra, 2021 yılında Nigel Hayes’i katalan ekibine transfer etti. Ancak yıllardır basketbol severlerin Nigel Hayes olarak bildiği ismine artık Davis de eklenmişti. Bu olayın hikayesi ise onun insani yönünün ne kadar kuvvetli olduğunu gösterir cinstendi. Nigel, üvey babasının soy adını almasını kendi ağzından şöyle açıklıyor,
“Yaşlandıkça akıllanıyorsunuz, hayata bakış açınız değişiyor. Maceram, yaşım ve hayata bakış açım ilerledikçe soyadımın ikinci kısmının sahibi üvey babam Albert Davis’in yaptıklarını daha iyi anladım. Boşanmış ve dört çocuk sahibi olan annemle evlenmesi ve her bir çocuğu kendi evladı gibi görmesi. O olmadan burada bu röportajı veremezdim, bu aynı zamanda ona saygı gösterme şeklim… Yani medya ve basketbol dünyası sırtımda benim ismimi görüyor ancak burada olmamı sağlayan kişinin ismini de görmeli. Hayatıma muhtemelen 6-7 yaşındayken girdi yani uzun zamandır benimle. O mükemmeldi ve basketbolu şu an anladığım şekilde anlamamı sağlayan kişiydi. Çalıştığım birçok koç ve hakkımda konuşan birçok kişi oyunu ne kadar iyi okuduğumu söyler bunu ona borçluyum. Küçük yaşlarımdan beri bana NBA maçları izleten, yorumcuları dinleten ve bunları yaptığımdan emin olan kişi oydu.”

Küçüklüğünde üvey babası olan Albert Davis’in kendisi için yaptıklarını vurgulayan Nigel, “İnsanlara her zaman verdiğim bir örnek vardır, kolejde bir maçım vardı ve annem izlemek istiyordu. O da Ohio’dan Wisconsin’e -ki bu da 6.5 saatlik yol demek- annemi getirmişti. Maçı izlediler sonra aynı yolu döndüler. Sonra da o Chrysler’deki 12 saatlik vardiyasına çalışmaya gitti. Bilmeyenler için söyleyeyim otomotiv fabrikasında çalışmak o kadar kolay değildir. Masa başı çalışmıyordu yani. Yani bir adam bunu karısının oğlunu görmesi için -o oğlu kendi öz oğlu değilken- yapıyorsa bu adam tanıdığım en iyi adamdır” açıklamasını yapmıştı. Albert Davis’in kendisi için yaptıklarını onurlandıran Nigel, artık hayatına Nigel Hayes-Davis olarak devam etmeye başladı.

2022’de bir kez daha İstanbul’a döndü

Barcelona’da geçen bir sezonun ardından Avrupa’ya geldiği şehir olan İstanbul’a dönen Nigel Hayes, bu kez Fenerbahçe’yle sözleşme imzaladı. 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’na denk gelen bir Anadolu Efes-Fenerbahçe maçı, onun geçmişine ne kadar bağlı biri olduğunu tekrar gözler önüne serdi. Karşılaşma öncesi iki takım oyuncuları da Cumhuriyet ile ilgili hediyelerini birbirlerine verirken Hayes-Davis’in payına Andrew Mango’nun yazdığı ‘Atatürk: Modern Türkiye’nin Kurucusu’ kitabı düştü, o da kitabı alıp anlatım masasında yorumcu olarak oturan Galatasaray’da oynadığı dönemki koçu Ertuğrul Erdoğan’a hediye etti. O kitap okumayı çok seven ve koçundan Türkiye’yi ve Türk kültürünü daha yakından öğrenmek için tavsiye isteyen Nigel’a yıllar önde Ertuğrul Erdoğan tarafından önerilen kitaptı. Vakti zamanında Ertuğrul Erdoğan’dan ödünç aldığı kitabı bu şekilde koçuna geri vermiş oldu.

Fenerbahçe’de küllerinden doğup en çok gelişme kaydeden isim oldu

Fenerbahçe’de geçirdiği ilk sezonunda EuroLeague kariyerinin tüm baremlerde en iyi istatistiklere ulaştığı yılını yaşayan Hayes-Davis, sezon sonu EuroLeague Oyuncular Birliği tarafından sezonun en çok gelişim gösteren oyuncusu seçildi. Barcelona’da geçen başarısız tek sezonun ardından adeta küllerinden doğan basketbolcu, Fenerbahçe’de hissettiği aidiyeti salondan bir şeyleri hayatına katarak onurlandırma yolunu seçti. Ülker Spor ve Etkinlik Salonu’nun VİP odasında doğum yapan bir kedi olduğunu gören Nigel, günlerce besledikten sonra sahiplenip Sly adını verdiği bir yavruyla çektiği video sonrası hayranlarının gönlünü bir kez daha kazanmayı başarmıştı.

Saras’la yeniden buluşma bu kez İstanbul’da gerçekleşti

Geçmişte Kaunas ve Barcelona’da birlikte günler geçirdiği, Katalan ekibinde ise aralarının pek de iyi olmadığı bilindiği Sarunas Jasikevicius’un sezon ortasında Dimitris Itoudis’in yerine sarı-lacivertlilerin başantrenörlüğüne getirilmesine bir Instagram paylaşımıyla tepkisini belli eden basketbolcu, The Office karakterlerinden Michael Scott’ın ünlü “No god no!” (Hayır tanrım hayır!) gönderisini paylaşıp kısa süre sonra silmişti.

50 sayı attı, rekor kırdı!

Saras ile Fenerbahçe’de arasının nasıl olacağı merakla beklenen oyuncu, kariyerinin en özel performansını Sarunas Jasikevicius yönetiminde oynadığı Alba Berlin maçında verdi. 50 sayı atarak EuroLeague tarihinde bir maçta en çok skor üreten oyuncu olma rekorunu eline geçiren Nigel Hayes-Davis için maç sonu konuşan koçu Saras ise, “Takım olarak 27 takım asistimiz var ancak Nigel’in asisti yok. Bu konuyu onunla konuşmam lazım.” diyerek esprili bir dille oyuncusuna takılmış, ancak basın toplantısında Nigel’ın rekoruyla ilgili herhangi bir soru gelmemesine sinirlenerek, “50 sayıyla rekor kırılan bir maçtan sonra hiç soru olmaması çok üzücü. Bugün Nigel bir rekor kırdı ve soru yok, Türk basketbolu ve basını adına çok üzgünüm.” diyerek yaşananları eleştirdi. Nigel Hayes-Davis de sosyal medya hesabından koçunun açıklamalarının olduğu videoyu alıntılayıp, “Sanırım yeterince iyi bir performans göstermedim. Muhtemelen bu tip performansları daha önce çok defa görmüşlerdir.” diyerek kinayeli bir dille koçunun sözlerini destekledi.

Maç sonrası kendi açıklamasında ise kırdığı rekora değinen Nigel, “Arkadaşlarıma böyle bir maç oynayacağımı söylemiştim. Taraftarlara da teşekkür etmek istiyorum çünkü onlar rekorun farkındaydı ve benim oyuna geri girmeme etkili oldular. Devre arasında ilk olarak rekoru sormuştum, Saras bana 49 demişti. Koça beni oyuna yeniden soktuğu ve takım arkadaşlarıma bana sürekli pas verdikleri için teşekkür ederim.” dedi.

Alba Berlin karşısında sergilediği performansla 46 verimlilik puanına ulaşan Hayes-Davis, EuroLeague tarafından 32’nci haftanın en değerli oyuncusu da seçildi. ABD’li oyuncu bu onura bu sezon ikinci kez erişmenin mutluluğunu yaşadı.

İsyan:Dani Alves hapisten çıktığı gün parti yapmış!