“Şunu iyi bilin: Real Madrid asla ölmez!”
Bu cümle Real Madrid’in Manchester City’yi elediği maçın hemen ardından Carlo Ancelotti tarafından kuruldu. 2022’de takımı Şampiyonlar Ligi zaferine taşıyan, geçen sezon yarı finalde veda eden ve bu sezon yine aynı seviyeye gelen Real Madrid’in antrenörü Ancelotti tarafından.
Real Madrid ve Manchester City eşleştiğinde iki takımın üçüncü sene üst üste karşı karşıya gelecek olması bir klasik olarak değerlendirildi. Geçen sene City rakibine baskın gelmişti. Ancak önceki sene yaşanan mucize de hafızalardaydı. Real duraklama anlarına geride girdiği maçta iki dakikada iki gol bularak durumu eşitlemiş, ardından uzatmalarda zafere uzanmıştı. O Madrid daha sonra bir diğer İngiliz devi Liverpool’u geride bırakarak kupayı kaldırmıştı. 14. kez Şampiyonlar Ligi kazanan İspanyol devi için o gün mucizeye imza atan isim Brezilyalı Rodrygo olmuştu.
İşte o Rodrygo dün Etihad Stadyumu’nda bir kez daha sahne aldı ve takımını öne geçiren golü attı. Madrid Kevin De Bruyne’nin golüne engel olamamış ve maçı penaltılar sonunda zafere gidecek şekilde noktalamış olsa da bu gol son derece önemliydi. Zira kurulan duvar geçildiği takdirde emniyet niteliği taşıyordu.
Manchester City karşılaşma boyunca tıpkı geçen sene Etihad’da oynanan ve 4-0 biten maçta olduğu gibi baskılı bir oyun sergiledi. Madrid her ne kadar ilk yarıda bu baskıya karşı kontrataklarla etkili olup -ki birinde de gol bulup- karşılık verse de ikinci yarı itibariyle işleri daha da zorlaştı. Uzatma anlarında yorgunluğun da artmasıyla City iyiden iyiye Madrid kalesini abluka altına aldı. Ancak bu ablukadan gol çıkmadı.
Rakip kaleye toplam 33 şut gönderen City bu şutların yalnızca dokuzunda isabet bulabildi. Bir kez direğe takılan ekip iki net pozisyon kaçırdı. Toplam 2.73 gol beklentisi ürettiler ancak yalnızca bir golde kaldılar. Tam 18 kez korner kullanan City, evet inanması güç, ancak tam 88 kez rakip ceza sahasında topla buluştu. Tüm bu akıl almaz istatistikler Carlo Ancelotti’nin Real Madrid’ini alt etmeye yetmedi.
Maç penaltılara gittiğinde “Real Madrid winnerlığı” denen şeyin ön plana çıkması bekleniyordu. İlk penaltıda en güvenilir ayaklardan Luka Modric penaltıyı kaçırdığında büyünün bozulduğu düşünüldü. Ancak Manchester City cephesinde Mateo Kovacic ve Bernardo Silva’ya “dur” diyen bir isim vardı: Andrey Lunin…
Toni Rüdiger moment for Real Madrid. 🤯 pic.twitter.com/CrWO7oDqb4
— Fabrizio Romano (@FabrizioRomano) April 17, 2024
Diplerden zirveye yolculuğun hikayesi…
Ukrayna Milli Takımı’nın da kalesini koruyan Andrey Lunin 2018’de Zorya Luhansk takımından 8.5 milyon euro karşılığında transfer edildi. Henüz 19 yaşındaydı ve üçüncü kaleci olarak dünya devine geliyordu. Leganes, Valladolid ve Real Oviedo gibi takımlara kiralık olarak gönderildi.
Lunin bu sezon başında kadroya döndüğünde yine üçüncü kaleci konumundaydı. Ancak Real Madrid’in yaşadığı sakatlık sorunları ona yer açılmasında etkili oldu. Önce Thibaut Courtois’yı sakatlığa kurban veren takım ardından Kepa sorunu yaşadı. Lunin’e fırsat doğdu. Ukraynalı fırsatı iyi değerlendirdi. RB Leipzig’e karşı bir maçta yaptığı dokuz kurtarışla kariyer gecesini yaşadı. Ancak bu zirvesi değildi. Öyle ki Manchester City deplasmanında sekiz kurtarış yaparak öne çıktı. İki tarihi penaltı kurtararak takımını yarı finale taşıdı.
Lunin maçın ardından yaptığı açıklamada “Şu an dünyanın en mutlu insanı benim. Çalışmalarım karşılığını aldı. Real Madrid’e yardım edebildiğim için çok mutluyum, bu oyuncu grubuna yardımları için teşekkür ediyorum” dedi.
Real Madrid geçen haftalarda çıkan habere göre Courtois’nın sakatlığından sonra kiralanan Kepa’nın bonservisini almaktan vazgeçmişti. Bunda Lunin’in Leipzig performansı direkt etkiliydi. Ancak kararın doğruluğu dün bir kez daha ortaya çıktı. İtalyan Ancelotti’nin “Real Madrid ölmez” lafı doğruluğunu kanıtladıysa bunda Madrid’i defalarca hayatta tutan Lunin’in büyük etkisi var.