İnsan haklarının hareketinin yükseldiği, siyahi sporcuların en temel özgürlüklerini kazanmak için yalnızca saha içinde ya da pist üstünde değil hayatın her alanında savaştığı dönemlerde üst üste rekorlarla kendini kanıtlayan bir sporcu. Amerikalı uzun atlamacı Ralph Boston, işte o karışık, zorlu ve bir o kadar mücadele gerektiren 60’larda yaptığı spora damgasını vurdu.
Amerika atletizminin efsane ismi Boston, geçirdiği felç sonrası 30 Nisan günü yaşamını yitirdi. Efsanenin ölümünün ardından konuşan 4 Olimpiyat uzun atlama şampiyonu Carl Lewis, “Ralph Boston’ın ölümü beni yıktı. Çocukken onu idol olarak alırdım bana etkisi büyüktü. Onun sesini ve desteğini özleyeceğim. Yaptığı sporu atlet ve mentol olarak değiştirdi. Atlamacılar, onun ismini iyi bilin!” dedi.
25 senelik rekoru tarihe gömmüştü
Boston, 1960’da ülkesi Amerika’da katıldığı bir turnuvada, 1935’te Jesse Owens tarafından kırılan 8.13’lük rekoru tarihe gömdü. Ralph’in derecesi 8.21’di. Boston henüz 21 yaşındayken ulaştığı dereceyle adını zirveye yazdırdı. Amerikalı sadece 3 hafta sonraki olimpiyatlarda 8.12 atladı ve altın madalyayı boynuna taktı. Bu derece 1936 Berlin’den bu yana yine Owens’ın elinde olan olimpiyat rekorunu kırmak anlamına geliyordu.
Irkçılık onu da vurdu
Boston, 10 çocuğun en küçüğü olarak dünyaya gelmişti. Laurel’de doğan sporcu ırkçılık illetinden fazlaca çekmişti. Olimpiyat altın madalyası sonrası Ku-Klux-Klan’in etkin olduğu Laurel, Mississippi’ye dönen Boston sürekli ırkçı saldırılara maruz kaldığı yer için, “Ben bir dünya vatandaşıydım ancak bir Mississippi vatandaşı değildim” diyecekti.
Rekora doymadı
Boston, olimpiyat zaferinin ardından rekorunu 5 kez yeniledi. Son olarak 1965’te 8.35’le çıtayı tepeye koyan sporcu, 1964 Olimpiyatları’nda gümüş ve 1968’de bronz alarak olimpiyat üçlemesini tamamladı. Uzun atlamada şu anki dünya rekoru ise 1991 yılında Mike Powell tarafından ulaşılan 8.95’lik derece.