Her şey futbol dünyasından ünlü isimlerin de mağdur olduğu bir ‘yüksek kârlı gizli fon’ söylentisiyle başladı. Bu fonun vaat ettiği yüksek kazançlar yatırımcıları cezbetmiş ve olay giderek büyümüştü. Ancak ardında iddiaya göre büyük bir dolandırıcılık hikayesi yatıyordu.
İddiaların merkezinde Denizbank’ın önce Florya, sonra Levent şube müdürü Seçil Erzan vardı. Erzan’ın ifadelerine göre bu yasa dışı fon operasyonu onun inisiyatifiyle başlamış değildi. Nitekim Erzan’ın mağdurlardan paraları banka içinde, hatta şube müdür odasında kamera önünde teslim aldığı anlaşılıyordu. Bu yüzden dolandırıcılığın bankanın genel müdürü Hakan Ateş ve genel müdür yardımcısı Mehmet Aydoğdu’nun bilgisi dahilinde gerçekleştiğini ileri sürenler vardı. Ve bu iddialar şimdi bir iddianameye dönüştürüldü.
İddianameye göre Fatih Terim, Arda Turan, Emre Belözoğlu, Selçuk İnan ve Fernando Muslera gibi isimlerin yer aldığı 24 mağdur listesi bu davanın neden bu kadar dikkat çektiğini açıkça ortaya koyuyor. Yine iddianameye göre bu ünlü isimler fonun cazibesine kapılarak büyük miktarlarda para yatırmıştı.
Arda Turan’ın yüksek meblağlı bir kredi işleminin hızla sonuçlandırılması, Fatih Terim’in bir kredi borcunun Mehmet Aydoğdu’nun talimatıyla kapatılması gibi olaylar iddiaları güçlendiriyordu. Bunlar Erzan ve diğer şüphelilerin bir fikir birliği içinde hareket ettiğini gösteren deliller olarak sunuldu.
‘Bu bir iftira’
İddianameye göre Denizbank Genel Müdürü Hakan Ateş 7 Nisan 2023’te olaydan haberdar olduktan sonra harekete geçtiğini ve hemen savcılığa suç duyurusunda bulunduklarını belirtti. Ateş kendisini savunurken olayla hiçbir ilgisinin olmadığını ve mağdurların bu kadar büyük meblağlarla ilgili ona danışmamış olmasının garipliğini vurguladı.
Anadolu Ajansı’nın (AA) aktardığına göre eski Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Aydoğdu ise tamamen farklı bir perspektif sundu. Galatasaray taraftarı olduğu için adının olayda geçtiğini öne sürdü. Ayrıca şube müdürlerinin kendisine bağlı olmadığını, dolayısıyla bu tür bir organizasyondan haberdar olmasının mümkün olmadığını savundu.
Aydoğdu fonla ilgili sahte bir e-posta düzenlendiğini ve bu e-postanın içeriğiyle ilgisinin olmadığını da belirterek “Bu bir iftiradır” dedi.
Şüpheliler hakkındaki iddianame İstanbul 41. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderildi. Mahkeme heyeti evrakı hem hukuki hem de toplumsal boyutlarıyla inceleyecek, kabul ederse bu olayla ilgili yeni bir dava daha açılmış olacak.
‘Atılı suçlamaları kabul etmiyorum’
İddianamede, ifadesine yer verilen Denizbank Genel Müdürü Hakan Ateş, 7 Nisan 2023’te dolandırıcılık olayından haberi olduktan sonra bankanın avukatlarıyla savcılığa gelerek suç duyurusunda bulunduklarını belirtti.
Aynı gün müşteki Fatih Terim’le telefonda konuştuklarını, bir gün sonra görüşmek üzere randevulaştıklarını aktaran Ateş, Terim’in, müştekiler Turan ve Belözoğlu ile yanına geldiğini dile getirerek, söz konusu olayla ilgisinin olmadığını savundu.
Ateş, müştekiler Selçuk İnan, Emrah Çolak, Musa Mert Çetin ve Nestor Fernando Muslera vekili tarafından yapılan şikayet dilekçesinde, “Seçil Erzan’ın Denizbank AŞ’nin CEO’su Hakan Ateş ve İcra Kurulu Üyesi Mehmet Aydoğdu önderliğinde özel bir fon kurduğu ve bu fonun Hakan Ateş ile Mehmet Aydoğdu tarafından yönetildiği” şeklindeki iddiaları kabul etmediğini bildirdi.
Bu konunun doğrularla hiçbir şekilde bağdaşır bir yanı olmadığını savunan Ateş, “Herhangi bir fonun kurulması zaten SPK iznine tabidir. Bizim bu konuda herhangi bir inisiyatif almamız zaten söz konusu değildir. Bu fonlar zaten internet üzerinden bütün dünyaya açıktır. Hiçbir şekilde saklı, gizli, özel bir fon olarak adlandırılabilecek bir fon, sadece bizim bankamız özelinde değil, dünyada mümkün değildir. Bu husus bundan rant elde edebilecek insanların uydurmasıdır.” ifadelerini kullandı.
Ateş, üzerine atılı suçlamaları kabul etmediğini ifade ederek, şunları kaydetti:
“Fatih Terim, Arda Turan ve Emre Belözoğlu isimli şahıslar en ufak bir bankacılık işleminde bile beni saat fark etmeksizin arayabilecek insanlardır. Hatta Fatih Terim en ufak bir kredi meselesinde beni aramıştır. Bu şekilde beni arayabilecek insanlar, bahsi geçen milyon dolarları Seçil Erzan isimli şahsa teslim etmeden önce beni arayıp sormamaları da çok garip bir durumdur. Hatta paralar geri ödenmemeye başladıktan sonra bile bu mağduriyetlerini beni arayarak bildirmemişlerdir, ta ki 7 Nisan’a kadar.”
‘Bilgi sahibi değilim’
Eski Denizbank Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Aydoğdu ise iyi bir Galatasaraylı olduğunu belirterek, “Denizbank da spor kulüplerine en çok kredi veren bankadır. Muhtemelen benim Galatasaraylı olmam kaynaklı ismim buralarda geçti. Hiçbir şube müdürü bana bağlı değildir. Benim konu hakkında herhangi bir ilgim ve bilgim yoktur.” ifadelerini kullandı.
Aydoğdu, bu iddialar nedeniyle “iftira” suçundan suç duyurusunda bulunduklarını kaydederek, “Ben fon ile alakalı bir genel müdür yardımcısı değilim, fonlarla ilgili hususları bilmem. Ayrıca benimle ilgili sahte bir mail düzenlendi. Mailin konusu fonla ilgili onayıma ilişkindi. Bununla ilgili de gerekli mercilerin yaptığı inceleme sonucunda da mailin sahte olduğu ortaya çıktı. Bu maili Semih Kaya’nın kullandığı ortaya çıktı. Bununla ilgili de suç duyurusunda bulunduk.” bilgisini verdi.
Bankada 24 genel müdür yardımcısı bulunduğunu belirterek, söz konusu dolandırıcılık konusuyla ilgili hiç haberi olmadığını iddia eden Aydoğdu, şunları kaydetti:
“Söz konusu fonun kurulmasıyla ve işletilmesiyle alakalı bilgi sahibi olmadım. Arda Turan’ı tanırım. Kendisiyle Bebek Balıkçısı isimli restoranda olayların ortaya çıkmasından önce karşılaştık, sohbet ettik. Burada veya başka bir yerde söz konusu mağduriyetiyle ilgili bana herhangi bir anlatımda bulunmadı. Ayrıca Ayhan Akman’ı da gördüm onunla da aynı şekilde sohbet ettik. Kendisi de herhangi bir şekilde bu mağduriyetlerle ilgili herhangi bir anlatımda bulunmadı. Bu görüşmeler Aralık 2022 tarihinden önce oldu. Volkan Bahçekapılı’yı Fatih Terim’in yanında yıllar önce bir kere gördüm, Emre Belözoğlu’nu 7 Nisan’dan sonra gördüm. Diğer şahısları tanımam. Seçil Erzan’ın yönettiği bizim de kurduğumuz iddia edilen bu fon bankamızın bilgisi dahilinde değildir.”
240 yıla kadar hapis istemi
İddianamede, Hakan Ateş ve Mehmet Aydoğdu’nun 24 müştekiye karşı “nitelikli dolandırıcılık” suçunu işledikleri iddiasıyla 72’şer yıldan 240’ar yıla kadar hapisle cezalandırılmaları istendi.
Denizbank’tan açıklama: ‘Lekelenmeme hakkı’ ayaklar altına alındı
İddianamenin basından yer almasının ardından Denizbank’tan konuya ilişkin açıklama geldi. Açıklamada şöyle dendi:
“Eski bir şube müdürümüzün karıştığı ve halen devam etmekte olan dava çerçevesinde hem müştekiler hem Bankamız tarafından yapılan çeşitli suç duyuruları bulunmaktadır. Bu başvuruların bir kısmı sonuçlanmış (dava açılmış ya da reddedilmiştir) bir kısmı ise devam etmektedir. Ancak bugün bazı basın yayın organlarına yansıyan savcılık soruşturması ile ilgili tarafımıza ulaşmış herhangi bir bilgilendirme bulunmamaktadır.
Seçil Erzan hakkında dava açılmasından 1.5 yıl sonra 14.10.2024 tarihinde başlatıldığı anlaşılan bir soruşturmanın sonucuyla ilgili tarafımıza ulaşmış herhangi resmi bir bilgi olmaksızın, dosyanın gizliliği ilkesi ihlal edilerek basın organlarına servis edilmesi suretiyle Anayasa koruması altındaki Ceza hukukunun en temel prensibi olan “masumiyet karinesi ile lekelenmeme hakkı”nın ayaklar altına alınmasını Yüce Türk Milleti ve kamuoyunun bilgi ve takdirine sunar, bu açık hukuka aykırılık karşısında yetkilileri göreve çağırırız.”
Kamuoyu Bilgilendirmesi
Eski bir şube müdürümüzün karıştığı ve halen devam etmekte olan dava çerçevesinde hem müştekiler hem Bankamız tarafından yapılan çeşitli suç duyuruları bulunmaktadır. Bu başvuruların bir kısmı sonuçlanmış (dava açılmış ya da reddedilmiştir) bir kısmı ise… pic.twitter.com/7TRYwEci5m
— DenizBank (@DenizBank) November 19, 2024
Adalet Bakan Tunç: Yargısal süreç sonunda en doğru karar çıkacaktır
TRT’nin aktardığına göre Meclis’te gazetecilere konuşan Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, dolandırıcılık davasıyla ilgili şunları söyledi: “7 sanık ve 18 müşteki var. Bu iddianame İstanbul 41’inci Ağır ceza mahkemesince kabul edildi. İlk duruşma yapıldı. İkinci duruşma 12 Ocak 2024’te gerçekleştirilecek. Yargı elbette iddiaları araştıracak. Kimler suçlu kimler suçsuz müştekiler tanıklar şüpheliler dinlenecektir yargısal süreç sonunda en doğru karar ortaya çıkacaktır.”