Toprak Mahsulleri Ofisi’nin (TMO) 15 Nisan 2024 günü kamuoyuna duyurduğu 27 bin ton kabuklu fındık satışı sektörde tartışma yarattı. TMO, 2022 yılı Levant kalite fındık için kilosu 124 lira, 2023 yılı için 130 liradan satış yapılacağını açıkladı. Açıklanan satış fiyatının sektörde üreticiler tarafından bu yıl açıklanacak fiyat için referans ve düşük olduğu ifade edilerek, sektörde alıcılar ise fiyatın iyi olduğunu ve dünyada yaşanan kakao krizinden dolayı fındık fiyatlarının daha da yükseleceğini öne sürüyorlar. 1961 yılından beri dünya fındık üretiminde kesintisiz lider olan Türkiye neden her yıl fındıkta fiyat tartışması yaşar?
Dünyada 32 ülkede fındık üretimi olup, 2022 yılında üretilen 1 milyon 195 bin 732 ton fındığın 765 bin tonunu (yüzde 64) Türkiye tek başına üretti. Bu kadar önemli bir gücü elinde bulunduran Türkiye’nin Fiskobirlik ve TMO aracılığıyla yaptığı alımlarda 2000’li yıllarda üreticiden 1,77 dolara aldığı fındık fiyatı 2002 yılında 1,07 dolara kadar düştü. Sonraki yıllarda artışa geçen fındık alım fiyatı 2014 yılında 6,80 dolarla en yüksek seviyesine ulaştı. Sonraki yıl yüzde 46 azalan fındık fiyatı son 10 yıldır ortalama 3,10 dolardan işlem görüyor.
Fındık alımında sektörün iki ana alıcısı olup bunlardan biri özel şirket Ferrero diğeri de TMO. Özel şirketin kârını düşünerek alım yapacağını bilen çiftçiler, koruyucu hamisi olarak TMO’nun kendi lehlerine tavır almasını doğal olarak talep ediyor. TMO’nun 15 Nisan’da satışa çıkardığı fındıkların dolar karşılığı fiyatı 2022 için 3,84 dolar, 2023 için 4,08 dolar idi. Fiyatlar TMO’nun alım fiyatının yaklaşık 1 dolar üzerinde veya yüzde 32 artışla satışa çıkarılmıştı. Türk Lirası hesabıyla geçen yıl üreticiden 82,50 liraya aldığı fındığı yüzde 58 artışla bu yıl 130 liraya sattı. İşte sormamız gereken asıl soru bu: Çiftçinin maliyetleri bu artış oranın altında mı, üstünde mi?
Bana göre artık fındık alım fiyatı kriteri 3 dolar. Bu yüzden üretici tarafında alım fiyatlarının 100 lira civarında olacağını düşünüyorum. Üretici açısından 3 dolar kriterine uzun zamandır bir itiraz yok. Kısacası her ne kadar fiyatlara itiraz edilse de üretici halinden memnun gibi. Fiyatlar TMO’nun satış fiyatı gibi olursa o zaman asıl sorun geçen yılın fiyatları ile kilosunu ortalama 350 liradan alan tüketicinin bu yıl alım fiyatları açıklandıktan sonra fındığın kilosunu 500 liradan aşağı alamayacak olması. Bu, tüketicinin daha az tüketimi demektir.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan kişi başına fındık tüketimi 2001 yılında 3 kilo iken 2022 yılında 1,3 kiloya düştü. Kişi başına fındık tüketimi 21 yılda yüzde 57 azaldı. Kısacası ülkemiz 62 yıldır dünyanın bir numaralı fındık üreticisi iken vatandaşımız artık fındık alamıyor. Türkiye, 2001 yılında ürettiği fındığın yüzde 31’ini vatandaşına yedirirken 2022 yılında ancak yüzde 14’ünü vatandaşına yedirebildi. Kaldı ki gelir dağılımının eşit olmaması nedeniyle bir yıl boyunca hiç fındık yemeyen vatandaşlarımız bile vardır.
Dünya fındık üretiminde yüzde 64’lik payla lider olan Türkiye’nin, son yıllarda kahverengi kokarca zararlısı başına bela olmuş durumda. Bu zararlı fındık bahçelerini kelimenin tam anlamıyla yok edip geçiyor. Tarım ve Orman Bakanlığı Gıda ve Kontrol Genel Müdürlüğü tarafından KAHVERENGİ KOKARCA EYLEM PLANI (2023-2025) ile bu zararlının yok edilmesi hedefleniyor. Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğü’ne (TAGEM) bağlı enstitülerce samuray arısı (predatör) üretilerek doğaya salınması sağlanıyor. Bugüne kadar ise bakanlık eğitim, yayım ve kamuoyu bilgilendirme çalışmaları dışında 40 bin noktada zirai ilaçlama yaparak zararlının etkisini azaltma faaliyetlerinde bulundu.
Yıllık 2 milyar dolarlık getirisi ile ülkemiz ihracatının önemli bir kalemi olan fındıkta söz sahibi olmaya devam etmek, üretene ve ülkeye daha çok kazandırmak için ürünü koruyup markalaşmasını sağlamalıyız. Ağaç başına verimi artırmalı, kahverengi kokarca zararlısına karşı topyekün bir mücadele içinde olmalıyız.
Kaybettiğimizi yerine koymasak bugün pahalı dediğimizi yarın hiç tüketemeyiz. Benden söylemesi.