‘Acılı bir günde nasıl şarkılar söyleyeceğimizi bilmiyor muyuz?’
Yüksek Askeri Şura toplantısının ardından Türk Silahlı Kuvvetleri komuta kademesi açıklandı. Kara Kuvvetleri Komutanı Musa Avsever emekli edilirken 2'nci Ordu Komutanı Metin Gürak Genelkurmay Başkanı oldu. Kara Kuvvetleri Komutanlığı'na ise Genelkurmay 2'nci Başkanı Selçuk Bayraktaroğlu atandı.
30 Ağustos 2023 tarihinden sonra geçerli olacak Yüksek Askeri Şura (YAŞ) kararları açıklandı.
Kara Kuvvetleri Komutanı olan ve Genelkurmay Başkanlığı’na vekalet eden Musa Avsever emekli edilirken Genelkurmay Başkanlığı’na 2’nci Ordu Komutanı Orgeneral Metin Gürak atandı. Bu TSK için bir ilk. Bugüne kadar daha önce bir günlüğüne bile olsa kuvvet komutanlığı yapmamış hiçbir orgeneral Genelkurmay Başkanı olarak atanmamıştı. Metin Gürak, Genelkurmay’a doğrudan 2. Ordu’dan geldi.
Musa Aysever’in emekli olmasıyla boşalan Kara Kuvvetleri Komutanlığı’na Genelkurmay 2’nci Başkanı Orgeneral Selçuk Bayraktaroğlu, Hava Kuvvetleri Komutanlığına Muharip Hava Kuvvet Komutanı Orgeneral Ziya Cemal Kadıoğlu atandı. Hava Kuvvetleri Komutanı Atilla Gülan ise kadrosuzluk nedeniyle emekliye sevk edildi. Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Ercüment Tatlıoğlu ise görevine devam edecek.
YAŞ kararıyla 32 general ve amiral bir üst rütbeye, 63 albay ise general ve amiralliğe yükseltildi.
Yeni Genelkurmay Başkanı Orgeneral Metin Gürak’ın adını kamuoyu ilk kez İlker Başbuğ’un Genelkurmay Başkanlığı döneminde duydu. Başbuğ’un yakın çalışma ekibinde yer alan Gürak, Tuğgeneral rütbesiyle Genelkurmay İletişim Daire Başkanı olarak görev yapmıştı.
İlker Başbuğ ile birlikte o dönem basının karşısına geçerek Ergenekon, Balyoz ve Askeri Casusluk davalarına karşı açıklamalar yapan Metin Gürak, İnternet Andıcı davası kapsamında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca ifadeye çağırılan isimler arasındaydı.
Gürak, 15 Temmuz sürecinde 4. Kolordu ve Ankara Garnizon Komutanı’ydı. Darbe teşebbüsü sırasında Genelkurmay Başkanlığı’nda derdest edilip, Akıncı’ya götürülenler arasında olan, dönemin Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar’ın emriyle Etimesgut Zırhlı Birlikler Okulu ve Kara Havacılık Komutanlığı’na giderek Akar’ın, “İkinci bir emre kadar tank hareketi olmayacak, hiçbir hava aracı uçmayacak” şeklindeki emirlerini ileten Gürak’ın yaşadıklarını ifadesinden özetleyelim:
“Kara Havacılık Komutanlığı’ndan ayrılıp Dışişleri Bakanlığı civarına geldiğim sırada Ankara Valisi Mehmet Kılıçlar aradı ve ‘Genelkurmay’da patlamalar oluyor, silah sesleri duyuluyor’ dedi. Derhal Genelkurmay’a gittim. Forsu bulunan makam aracım için kapılar açılmadı. Aracımdan indim. O esnada megafondan, ‘Durma, vururuz. Aracınıza binip gidin’ diye bağırıldı. Buna rağmen aracımdan indim ve ellerimi de kaldırarak ‘Ben Garnizon Komutanı Korgeneral Metin Gürak’ım. Ne oluyor, ona bakmaya geldim’ dedim. ‘Durmayın, binin arabanıza’ diye tekrar tekrar bağırdılar. Buna rağmen yaya giriş kapısını açtım. Kapıyı açtığımda yolda yatan sivil giyimli bir erkek cesedi gördüm. Nizamiye binasına yöneldim. Nöbetçiler rutin Genelkurmay nöbetçileri görünümündeydi. Askerlere, ‘Çocuklar sakin, ne oluyor anlatın’ diye sorduğumda, kimi, ‘İçeride bir suikast var’, kimi ‘Dışarıdan teröristler girdi, çatışma sürüyor’, kimi de ‘Tatbikat var’ diye cevap verdi. O esnada 5 kişilik Özel Kuvvetler personeli düşmanca bir tavırla binaya girerek üzerime yürüdü. Biri, ‘Sizi tanıyorum’ diyerek yakama yapıştı. ‘Korgeneral morgeneral dinlemem. Oturun burada’ diyerek beni bir sandalyeye oturttu. Ben, ‘Ne oluyor, ne yapılıyor burada?’ dediğimde, 4-5 kişi silahlarını bana doğrultup bağırarak ‘Kes sesini, ses çıkarma’ dediler. ‘Ne biçim askersiniz. Benim Korgeneral olduğumu görmüyor musunuz? Buraya Garnizon Komutanı olmam hasebiyle geldim’ dediğimde, ‘Sen artık Garnizon Komutanı değilsin. Çok konuşuyorsun’ diyerek beni ayağa kaldırdılar. 4 kişi yumruklarla bana saldırdı ve beni yere indirdiler. Kendilerine mukavemet etmeye çalıştım. Bana böyle muamele ettiklerine göre Türk askeri olamayacaklarını söyledim ve ‘Her ne yapıyorsanız bunun hesabını mutlaka vereceksiniz’ dedim. Gözlerim komandoların kullandığı bandana ile kapatıldı, ellerim arkadan plastik kelepçeyle sıkıca kelepçelendi ve bir odaya atıldım. Daha sonra bizi helikopterle bir yere götürdüler. Uçak seslerini duyunca oranın Akıncı olduğunu anladım. Ayaklarımı da bağlayıp, beni bir odaya koydular. Üzerime kapıyı kilitlediler. O vaziyette bulunduğum yerde saat 17.45’e kadar bekledim. Bu saate kadar beni rehin tuttular. Bulunduğum yere birisi geldi. Bana ‘Kurtuldunuz’ dedi. Bandanayı açtı. El ve ayaklarımdaki kelepçeyi çıkardı, sarıldı. Bu kişi TAİ’nin güvenlik müdürü olan benim devre arkadaşım Emekli Topçu Albay Sefa Eman ve diğer askeri personeldi. Dışarı çıktığımda derdest edilmiş aralarında Genelkurmay 2. Başkanı Yaşar Güler’in de bulunduğu birçok kişi gördüm. Birbirimize sarıldık. Bir araçla oradan şehre doğru bizi getirdiler.”
2’nci Ordu Komutanı olan Metin Gürak, Kara Kuvvetleri Komutanlığı yapmadan Genelkurmay Başkanlığı’na atanan ilk isim oldu. Gürak, 2020’de TBMM’den tezkere çıkınca Libya’da görevlendirilmişti. Mardinli olan Korgeneral Metin Gürak’ın dikkat çeken özellikerinden biri İngilizce’nin yanısıra Arapça da bilmesi. Metin Gürak, Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinde Malatya’da bulunan 2’nci Ordu’nun komutanlığını yapıyordu.
10Haber’e konuşan askeri kaynaklar Gürak’ın zorunlu görevler haricinde kıtada bulunmadığını meslek hayatının büyük bölümünü karargâhta geçirdiğini söyledi.
Kara Kuvvetleri Komutanlığına Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Selçuk Bayraktaroğlu, Hava Kuvvetleri Komutanlığına Muharip Hava Kuvvet Komutanı Orgeneral Ziya Cemal Kadıoğlu atandı.
Ziya Kadıoğlu, 15 Temmuz darbe girişimi sırasında Muharip Hava Kuvveti ve Hava Füze Savunma Komutanı Korgeneral Mehmet Şanver’in emri doğrultusunda Eskişehir’e gitti ve darbeye karşı hava harekâtını yönetti. Darbeci uçaklar, resmiyette Türkiye’nin uçakları olduğu için bu uçakları vurmak için prosedür gereği başbakanın yazılı emri gerekiyordu. Kadıoğlu da bu prosedür doğrultusunda Başbakan Binali Yıldırım’dan telefon görüşmesi sırasında yazılı emir istedi. Yıldırım da ses kaydının alınarak uçakların vurulmasını istedi. Bu doğrultuda darbenin merkezi olan ve Akıncı Üssü adıyla bilinen 4. Ana Jet Üssü dahil olmak üzere darbecilerin bulunduğu yerler ve darbeci uçaklar bombalandı.
15 Temmuz gecesinin bilinmeyenlerini anlatan Kadıoğlu, şu ifadeleri kullanmıştı: “Başbakan’ın yetkisi altında olan H-188 (Dost ve milli kaçırılmış uçaklara düşürme amaçlı angaje olunması) angajman kuralı yetkisinin kullanımını talep ettim. Sayın Başbakan ile yaptığım bu görüşme sırasında, gelecekte hukuken bir problem yaşanmaması düşüncesiyle tamamen art niyetsiz olarak herhangi bir kasıt olmaksızın bu yetkiyi yazılı olarak istedim. Ancak bunu isterken içinde bulunduğumuz şartlar itibariyle, o anda hukuken bir sorun yaşamamak gibi bir düşünceyle refleks olarak söyledim. Sayın Başbakan da telefon görüşmesinin kayıt altına alındığını, sözlü olarak bu yetkiyi verdiğini belirtti. Ben de bunun üzerine H-188 yetkisini aldığımı emir tekrarı tarzında telefonda ifade ettim. Sonradan Sayın Başbakan’ın bu yazılı emir talebine ilişkin tepkisini televizyonlardan öğrenince çok üzüldüm. Kendimi telefonda eksik ya da yanlış ifade etmiş olabileceğimi düşündüm. Bulunduğumuz araçta telefon iletişimi çok sağlıklı değildi. Ortam gürültülüydü. Araç içerisindeydim ve konuşmalar zayıf duyuluyordu. Yukarıda belirttiğim gibi refleks olarak o an için ‘Yazılı emir talebi’ sözlerini söyledim. Yoksa, emri yerine getirmemek, işi sürüncemede bırakmak gibi bir düşüncem olamaz. Emri talep eden benim. Emri talep edip ayak sürümek gibi bir durumum olamaz. Bu tamamen içinde bulunduğumuz koşullarla alakalıdır. Sayın Başbakan’dan takribi sabah 04.30-04.35 sıralarında yaptığım telefon görüşmesiyle bu emri alınca derhal, 1.BHHM’yi arayarak yetki aldığımı ve uçaklara kalk emri verilmesini istedim.”
Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’nda kurmay albay olan Gökçen Fırat, YAŞ kararıyla ilk kadın amiral oldu. YAŞ kararlarıyla, 266 olan general ve amiral sayısı 286’ya yükseldi.
30 Ağustos 2023’ten itibaren geçerli olmak üzere, Kara Kuvvetleri Komutanlığı’ndan korgeneraller İrfan Özsert ve Kemal Yeni orgeneralliğe; Hava Kuvvetleri Komutanlığı’ndan Korgeneral İsmail Güneykaya orgeneralliğe; Kara Kuvvetleri Komutanlığı’ndan tümgeneraller Zorlu Topaloğlu, Sezai Öztürk ve Mustafa Oğuz korgeneralliğe; Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’ndan Tümamiral İbrahim Özdem Koçer koramiralliğe; Hava Kuvvetleri Komutanlığı’ndan tümgeneraller Erdoğan Gür ve İsmail Üner korgeneralliğe terfi ettirildi.
Kara Kuvvetleri Komutanlığı’ndan tuğgeneraller Burhan Aktaş, Mehmet Özeren, Özkan Ulutaş, Mehmet Yasin Kalın, Faruk Metin, Mehmet Cafer Aksoytürk, Ertan İnaltekin, Subutay Adaş, Murat Ataç, Hurşit Ağırcan, Mücahit Zorlutuna, Ahmet İbiş, Hakan Tunç ve Osman Alp tümgeneralliğe; Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’ndan tuğamiraller Mehmet Baybars Küçükatay, Alper Yeniel, İsmail Güldoğan, Refik Levent Tezcan, Ramazan Özoğul ve Hüseyin Tığlı tümamiralliğe; Hava Kuvvetleri Komutanlığı’ndan tuğgeneraller Kemal Turan, Hayrettin Koca ve Ertunç Ertufanlı tümgeneralliğe yükseltildi.
Normal bekleme süresini tamamlayarak, kadrosuzluk nedeniyle emekliye sevk edilen general ve amiraller şöyle: Kara Kuvvetleri Komutanlığı’ndan Korgeneral Yavuz Türkgenci ve Sinan Yayla, Tümgeneral Selami Arslan, Tuğgeneral Ahmet Kasa, Alper Eser, Hikmet Yokarıbaş, Zekeriya Yalçın, Oğuz Baykal ve Mustafa Üstün, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’ndan Tuğamiral Bülent Turan, Yavuz Kılıç, Fikret Esin, Mustafa Turhan Ecevit, Semih Ozangüç, İmran Alparslan Demirbilek, Fuat Gedik ve Ramis Akın, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Atilla Gülan, Tümgeneral Olcay Yılmaz, Tuğgeneral Necati Gündüz, Bülent Çetin, Tansel Çokuysal ve Durmuş Aydemir.
Normal bekleme süresini tamamlamadan kadrosuzluk nedeniyle emekliye sevk edilen isimler ise Kara Kuvvetleri Komutanlığı’ndan Korgeneral Yılmaz Yıldırım, Tümgeneral Halil Soysal ve Rafet Kılıç, Tuğgeneral Zafer Uğur, Hasan Paçalı, Mehmet Ateş, Erkan Karan, Abdülkadir Fehmi Bilgin, Ender Güner, Mehmet Kurugül, Burak Asal ve Abdülkadir Akturan, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’ndan Koramiral Aydın Şirin, Tuğamiral Nejat İnanır ve Burak Akçay, Hava Kuvvetleri Komutanlığı’ndan Tuğgeneral Mustafa Tarkan Gümüş, Ercan Erzincan ve Selahattin Akalp oldu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, YAŞ kararlarının açıklanmasının ardından sosyal medyada bir paylaşım yaptı. Erdoğan paylaşımında, “Yüksek Askeri Şura kararlarının kahraman ordumuz ve milletimiz için hayırlara vesile olmasını diliyorum. Ülkemize eşsiz hizmetlerde bulunan tüm komutanlarımıza şükranlarımı sunuyor, yeni görev tevdi edilenlere Allah’tan muvaffakiyetler niyaz ediyorum” dedi.
Yüksek Askerî Şûra kararlarının kahraman ordumuz ve milletimiz için hayırlara vesile olmasını diliyorum.
Ülkemize eşsiz hizmetlerde bulunan tüm komutanlarımıza şükranlarımı sunuyor, yeni görev tevdi edilenlere Allah’tan muvaffakiyetler niyaz ediyorum. pic.twitter.com/Sy49ZHHeBl
— Recep Tayyip Erdoğan (@RTErdogan) August 3, 2023