7 Ekim’in yıldönümüne adım adım: ABD’de bir gazeteci Filistin yanlısı protestolarda kolunu ateşe verdi
İngiltere'de İçişleri Bakanı Suella Braverman, cumartesi günü Londra'da yapılacak Filistin'e destek gösterisini yasaklamak istedi, Londra polisi 'Biz hükümetin değil yasaların emrindeyiz' diyerek bu isteği reddetti. Ülke iki gündür bu tartışmayla çalkalanıyor.
Büyük Britanya, iki gündür Türkiye için son derece yabancı bir konuyu tartışıyor. Tartışmanın başrolünde ülkenin Muhafazakar Partili İçişleri Bakanı Suella Braverman var. Bakan Braverman, yarın Londra’da yapılacak olan Filistin yanlısı gösterinin yasaklanmasını istedi, bunu da Londra Metropolitan Polisi’ne bildirdi.
Ama Londra Emniyet Müdürü’nden hiç ummadığı bir cevap aldı. Londra’nın ‘Sir’ ünvanlı polis şefi Mark Rowley, gösteriyi yasaklamak için bir sebep olmadığını, ellerinde protesto ve dayanışma yürüyüşü sırasında kamu düzeninin bozulacağına dair herhangi bir istihbarat bulunmadığını, bu yüzden gösteriyi yasaklamayacaklarını duyurdu. Sir Mark’ın, ‘Biz hükümetin değil yasaların emrindeyiz’ demesi de anlamlıydı.
7 Ekim’de başlayan İsrail ve Filistinli örgütler arasında süregelen savaş birçok ülkenin iç krizinin de tetikleyicisi oldu. Amerika Birleşik Devletleri (ABD), Almanya, Fransa derken şimdi de İngiltere gündemde. İngiltere’nin manşetlerde üst sıralara yükselmesinin sebebi ise İçişleri Bakanı Suella Braverman’ın polislerle yaşadığı “Taraf tutuyorsunuz” krizi.
“Özgür Filistin” eyleminin 1. Dünya Savaşı gazilerinin anıldığı “Gelincik Günü”ne denk gelmesi nedeniyle Londra’da kriz yaşandı. İktidardaki Muhafazakarlarnı İçişleri Bakanı Filistin’e destek gösterilerinin iptal edilmesini istedi. Ancak emniyet iptali gerektirecek istihbarat olmadığını söyleyerek bakanın talebini geri çevirdi.
🗨️ Commissioner Sir Mark Rowley said: “The events taking place this weekend are of great significance and importance to our nation.
“We will do everything in our power to ensure they pass without disruption.”
Read our full response ⬇️https://t.co/OYiLbfFp5N pic.twitter.com/Ezt5Cc5Ezf
— Metropolitan Police (@metpoliceuk) November 8, 2023
Emniyet cumartesi günü yapılacak eylemlerin sorunsuz geçmesi için tüm önlemleri aldığını söylüyor. Emniyetin yaptığı açıklamada ifade özgürlüğü vurgusu yapılarak şöyle dendi: “Bağımsız bir polis teşkilatına sahip olmamızın nedeni tartışma, görüş, duygu ve çatışma arasında merkezde durmamız, sadece yasalara ve önümüzdeki gerçeklere odaklanmamızdır. Kanunlar açık, protestoyu yasaklayacak yetkimiz yok, dolayısıyla bu hafta sonu protesto düzenlenecek. ”
Emniyetin açıklanmasının devamında ise protestoların iptali için kullanılması istenen yasanın en son 10 yıl önce kullanıldığına dikkat çekildi, benzer bir tavır almak için de ciddi istihbarat olması gerektiği belirtildi.
İçişleri Bakanı muhafazakar çizgide yayın yapan The Times’a yazdığı makaleyle tartışmaları körükledi. Ancak makalesinin başlangıcı düşünce ve istekleriyle çelişiyordu. “Bu ülkede köklü ifade özgürlüğü geleneklerimizle gurur duyuyoruz. Bu özgürlükler sadece ifade özgürlüğünü değil aynı zamanda toplanma özgürlüğünü de içermektedir” diyor Braverman. Sonrasında ise polisin toplanma hakkını kullanan Filistin destekçilerini kayırdığını söylüyor: “Bu yürüyüşlerin Gazze için bir yardım çığlığı olduğundan emin değilim. Bunlar belirli grupların, özellikle de İslamcıların, üstünlük gösterisi – daha çok Kuzey İrlanda’da gördüğümüz türden.”
Krizin ayak sesleri cumartesi günü için yükselmeye başlamıştı. İktidardaki Muhafazakâr Parti’nin sağ kanadında yer alan Braverman cumartesi günü yapılacak “Özgür Filistin” eyleminin 1. Dünya Savaşı gazilerinin anıldığı “Gelincik Günü”ne denk gelmesi nedeniyle yasaklanması gerektiğini söyledi. Polisin “sol davalar” için yapılan eylemlere karşı daha “yumuşak” yaklaşım içinde olduğunu iddia etti. Tüm bu söz ve iddialarla yaptığı gösterinin iptal edilmesi çağrısı kabul görmeyince The Times’ta kaleme alma ihtiyacı hissetti Braverman. Covid-19 uygulamaları sırasında yaşanan eylemlerle Black Lives Matter (Siyahların Hayatı Değerlidir) hareketinin protestolarını karşılaştırdı, bu eylemler üzerinden verdiği örnekle polisin taraf tuttuğunu ileri sürdü. İçişleri Bakanı Covid-19 pandemisi sırasında sokağa çıkma kısıtlamalarına karşı eylem yapanlarla Siyahların Hayatı Değerlidir eylemlerinde sokağa çıkan ırkçılık karşıtlarına farklı davranıldığını savundu.
Braverman İsrail’in Gazze’deki saldırılarına karşı 7 Ekim’den beri her cumartesi düzenlenen gösterileri daha önce de “nefret yürüyüşü” olarak tanımlamıştı. İçişleri Bakanı Yahudi toplumunu tehdit eden “güruhların” sokağa indiğini öne sürmüştü.
Makalenin yarattığı kriz büyümeye devam ederken İşçi partisinden de tepkiler gelmeyi sürdürüyor. The Times’ta yayımlanan makalenin bakanlık yasasını ihlal ettiğini söyleyen İşçi Partisi ülkenin Başbakanı Rishi Sunak’a adeta meydan okuyor. İşçi Partisi’nin Sunak’a çağrılarında Braverman’ın söz konusu makaleyle Bakanlık yasasını ihlal ettiği belirtildi, bakanın bu nedenle cezalandırılması için açık çağrı yapıldı.
İşçi Partisi ulusal Kampanya Koordinatörü Pat McFadden bu eleştirileri Başbakana yazdığı açık bir mektupta dile getirdi. Mektubunu X hesabı üzerinden paylaşan McFadden şöyle yazdı: “Başbakanlık sözcüsü İçişleri Bakanı’nın makalesinin 10 Numara tarafından onaylanmadığını doğruladı. Bakanlık kanununun 8.2. Maddesi ise bu tür yayınların kaldırılması gerektiğini belirtir. Kaldırılmadığına göre şimdi ne yapacak? Başbakan’a mektubum aşağıdadır.”
The Prime Minister’s spokesperson has confirmed that the Home Secretary’s article was not cleared by No 10.
Article 8.2 of the Ministerial code says all such interventions have to be cleared.
Given it wasn’t cleared, what will he do now? My letter to the PM is below. pic.twitter.com/qNff6lOfZG
— Pat McFadden (@patmcfaddenmp) November 9, 2023
Mektupta İçişleri Bakanlığının öncelikleri sıralanırken makalenin 10 Numara’nın Basın Ofisi tarafından onaylanmadığına da yeniden vurgu yapılıyor. Başbakana seslenen McFadden bu konuda ne yapmayı düşündüğünü soruyor.
Muhalefetteki İşçi Partisi’nden gelen tek tepki bu da değil. İngiltere İçişleri Bakanı’nın makale için Başbakanlık ofisinden izin almadığının açıklanması üzerine İşçi Partisi lideri Keir Starmer da Başbakan Sunak’ı bakanını dizginleyemeyecek kadar zaaf göstermekle suçladı.
Reuters’ın haberine göre Kuzey İrlanda benzetmesi yüzünden Braverman’a iktidarın sağ kanadından bile tepki geldi.
İngiltere Başbakanlık Ofisi, 10 Numara, Braverman’ın makalesinin yayınlanması hakkında ve Bakanlık yasası ihlali nedeniyle ne tür bir yaptırımla karşılaşabileceği konusunda bilgi vermeye hazır olmadıklarını açıkladı. 10 Numara Başbakanlık Ofisi Sözcüsü yaşananlara dair araştırma aşamında olduklarını ifade ederek süreçle ilgili başka ayrıntı vermedi. The Guardian’da yer alan habere göre İşçi Partisi’nin söylediği gibi Braverman’ın bakanlık kurallarını çiğnediğinin kabul edilip edilmeyeceğine dair soru ise sözcü tarafından geçiştirildi.
Eski Muhafazakâr Maliye Bakanı George Osborne, Rishi Sunak’ın geçen yıl Braverman’ı görevden almaya iki kez çok yaklaştığını iddia etti. Osborne Sunak’ın bunu şimdi yapmasının başbakana yarayacağını da öne sürdü. Osborne bu yorumları Ed Balls ile birlikte kaydettikleri Political Currency adlı podcast’te yaptı. Rishi Sunak’ın geçen yılki görev değişikliklerinde birkaç kez Suella Braverman’dan kurtulmaya çok yaklaştığını ifade eden eski Bakan, bunu şimdi yaparsa İşçi Partisi’ne karşı elini güçlendirmiş olacağını söyledi.
İngiltere Başbakanı Rishi Sunak da 1. Dünya Savaşı gazilerini anma gününde Londra’da Filistin eylemleri yapılmasını “saygısızlık” olarak betimlemişti. Eylemcilerden olası güvenlik sorunlarını da gözeterek bu hafta sonu sokağa inmemeleri talebinde bulunmuştu. Organizatörler ise Kral Charles, siyasi liderler ve askerlerin gazileri anma törenine katılacağı pazar günü eylem yapılmayacağını vurgulamıştı. Londra Emniyet Müdürü Mark Rowley de Filistin eylemini güvenlik açısından yasaklamayı gerektirecek bir istihbarat almadıklarını açıklamıştı.