Antik yol ortaya çıkarıldı: Aigai’deki Athena caddesi boyunca 800 metre ilerleyin
Türkiye'nin yurtdışına kaçırılan eserlerin iadesi konusunda hukuki mücadelesi devam ediyor. 2023 yılında Amerika Birleşik Devletleri'nden İskoçya'ya pek çok ülkeden toplam 3 bin 16 eser Türkiye'ye iade edildi. Eserlerin bir bölümü Anadolu Medeniyetleri Müzesi'nde sergilenmeye başladı.
Türkiye sahip olduğu tarihi ve kültürel mirasını geri kazanmak için verdiği mücadele devam ediyor. 19. yüzyıldan itibaren Anadolu coğrafyasından yurtdışına kaçırılan eserlerin iadesi için hukuki mücadele sürerken bu yıl 3 bin 16 kültürel varlık Türkiye’ye iade edildi. İade edilen eserlerin bir bölümü Ankara’daki Anadolu Medeniyetleri Müzesi’nde bir ay boyunca sergilenecek.
Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzesindeki ‘Kaçış Yok’ sergisinin açılışında konuşan Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürü Birol İnceciköz serginin amacının UNESCO 1970 Sözleşmesi’nin bilinirliğini artırmak, önemini ve Türkiye’den yurt dışına kaçırılan eserlerin büyük zahmetle yurda getirildiğini anlatmak olduğunu söyledi.
Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürü Birol İnceciköz kültür varlıklarının korunması için devletin ilgili birimleri ile ahenk içinde çalıştıklarını, çalışmaların akademisyenlerin katılımlarıyla perçinlendiğini ve kültür varlığı kaçakçılığının engellenmesinde önemli gelişmelere imza attıklarını söyledi. Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un şube müdürlüğünden daire başkanlığı seviyesine yükselttiği Kaçakçılıkla Mücadele Daire Başkanlığı’nın yetkilerinin artırılmasının dairenin etki alanını genişlettiğini belirten İnceciköz “İşbirliği halinde gerçekleşen çalışmalar sayesinde 2023 yılında toplam 3 bin 16 eseri Türkiye’ye getirdik” dedi.
Türkiye’ye iade edilen tarihi eserlerin bir bölümünün sergilendiği Anadolu Medeniyetleri Müzesi’nde açıklamalarda bulunan Birol İnceciköz hukuki süreci zorlukları üzerine de şunları söyledi: Bu eserleri Türkiye’ye getirmek kolay değil. Her bir arkadaşımız gece gündüz demeden bu eserlerin ülkemize ait olduğunu kanıtlamak için ciddi emek veriyor. Keşke herkes farkında olsa da bu eserlerimiz hiç yurt dışına kaçırılmasa. Böylesine büyük mücadeleyi hep beraber verirken bile UNESCO 1970 Sözleşmesi’nden doğan sorumlulukları yerine getirmiş oluyoruz. Bu sözleşmenin 53. yaşını kutladığımız bugün de gayretlerimizi daha çok artırmak, konunun yalnızca bir kültür konusu değil memleket değeri konusu olduğunu da hatırlatmak istedik.
İskoçya’dan iadesi sağlanan Altın Taç’ın getiriliş hikayesinin önemli olduğunu belirten Birol İnceciköz eserin ülkeye getirilmesinin üstündeki toprağın Türkiye’ye ait olduğu kanıtlanarak sağlandığını anlattı. Sergide İngiltere’den iadesi sağlanan Herakles heykeli ile Hırvatistan’ın Anadolu Operasyonu ile yakaladığı, Kaçakçılıkla Mücadele Daire Başkanlığının Türkiye’ye ait olduğunu kanıtladığı sikkelerin de sergilendiğini kaydetti.
Bir ay süresince açık olacak sergide Altın Taç ve Herakles heykelinin yanı sıra Ankara Emniyet Müdürlüğü ve İl Jandarma Komutanlığınca 2004 ve 2005’te yapılan ortak operasyonlarda ele geçirilen toplam 532 eserden altın tabak, altın kaşık, altın süs eşyaları, bronz ayna, cam koku kapları ve çeşitli döneme ait pişmiş toprak kaplar ve mermer mezar steli yer alıyor.