Halep’ten İstanbul’a 13 yaşındaki FC’nin cinsel istismar davası
Yedi yıldır tutuklu bulunan eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş yargılandığı davada "Ben Kürdüm, Kürt siyasetçisiyim, yargılanmamın sebebi budur. Irkçı, faşist bir çete lideri olsaydım yargılanmazdım” dedi.
Eski Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın 2015 ve 2016 yıllarında yaptığı konuşmalar nedeniyle 20 yıla kadar hapis istemiyle yargılandığı davada dün (5 Aralık) karar çıkması bekleniyordu. Mahkeme dosyadaki eksikliklerin giderilmesi talebini kabul ederek davayı 15 Mayıs’a erteledi. Dava Türk Ceza Kanunu’nun 301. Maddesi kapsamında “hükümeti ve devlet organlarını alenen aşağılama” suçlaması şeklindeki 10 dosyanın birleştirilmesiyle oluşmuştu.
Mersin 14. Asliye Ceza Mahkemesindeki duruşmaya eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş yedi yıldır tutuklu bulunduğu Edirne Cezaevi’nden SEGBİS ile katıldı. Duruşmayı HEDEP Mersin Milletvekili Ali Bozan ve parti yöneticileri de izledi.
Artı Gerçek’ten Abidin Yağmur’un haberine göre salonda Demirtaş’ı savunmak için hazır bulunan 25 avukat esas hakkında savunma yaptı.
Avukat Özgür Özbek “10 dosya birleşti. Demek ki 10 savcı el atmış. Sanık lehine delillerin de toplanması gerekirken sadece aleyhte olan deliller var. Dava konusu konuşmalar vekillik döneminde yapıldı. Meclis’te yapılan konuşmadan dolayı dokunulmazlık ve sorumsuzluk Meclis dışı konuşma için de geçerlidir. Savcılar bu konuşma Meclis’te de olmuş mu diye bakmalıydı. Birleşen dosyada Diyarbakır’dan iki dosya eksik. Yanı sıra mahkemenin istediği TBMM tutanaklarından bazıları eksik. Bu nedenle ek süre istiyoruz. Dosyadaki iki adet DVD ile bir adet CD hasarlı” dedi.
Avukat Mahsuni Karaman “Demirtaş hakkında açılan davalara konu olan konuşmaların Meclis konuşmalarıyla benzer olduğunu, sorumsuzluk kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini 7 yıldır söyledik. Maalesef dikkate alan mahkeme ve yargıç olmadı. AİHM müvekkilin bu talebinin mahkemelerce dikkate alınmamasını hayretle karşıladığını kararında belirtti. Mitinglerde yapılan konuşmalarla Meclis konuşmalarının aynı olduğunu ortalama zekada her insan anlar” dedi.
Avukatların ardından savunmasına başlayan Selahattin Demirtaş “Bu dava ile Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin (AİHS) 14.ve 18.maddesi ihlal ediliyor. Kürt siyasetçi olduğum için dava sürecinde ayrımcılık yapıldı. İdeolojik ve siyasi bakan, devletin suçlarını örtmeye çalışan savcılar asker ve polisin hendeklere karşı mücadele ettiğini, benim de onlara hakaret ettiğimi söylemiş. Peki o asker ve polislerden 15 Temmuz’dan sonra darbeci çıktı mı? Çıktı. Peki savcı bunları inceledi mi?” dedi.
Demirtaş şöyle devam etti:
“Savcı milletvekili olduğuma, muhalefet partisi başkanı olduğuma, vatandaş olduğuma, dönemin siyasal atmosferini, polis ve askere ‘Taş üstünde taş baş üstünde baş bırakmayın’ diye Meclis’ten talimat verenlere, yargıdaki siyasileşmeye, bana, Canan Kaftancıoğlu’na, Selçuk Kozağaçlı’ya ceza veren hakimin yükselmesine bakmamış. Hakkımda ‘terörist Demirtaş’ diye 1.5 milyon tweet olduğuna bakmamış.”
Çeşitli illerdeki ceset fotoğraflarını gösteren Demirtaş “Ben bu sözleri uydurdum mu yoksa somut bir olay üzerine bakarak mı söyledim, savcı bunu incelemiş mi? Korumanız gereken şey bu alçaklığı yapanlar değil, insanlıktır” dedi.
“Ben Kürt olduğum için yargılanıyorum” diyen Demirtaş sözlerini şöyle sürdürdü:
“Irkçı, faşist bir çete lideri olsaydım yargılanmazdım. Yüz bin yıl yatsam söylemeye devam edeceğim. O dönemde az bile söylemişim. Milyonlarca insan beni bu gerçekleri söylemem için seçti. Bunları söylememek alçaklıktır. Taleplerimiz meşrudur. Mahkeme benim etnik kimliğimden dolayı, siyasi kimliğimden dolayı ayrımcılığa uğramamı ortadan kaldırırsa adil bir yargılama olur.”
Demirtaş’ın savunmasının ardından mahkeme heyeti avukatların taleplerinin tamamını reddederek yeni duruşma gününü 15 Mayıs 2024 olarak belirledi. Mahkeme eksik olan dosya, DVD ve CD’lerle Meclis tutanaklarının da istenmesine karar verdi.
Mahkemenin ardından avukat Ramazan Demir davayla ilgili şunları söyledi:
“Savcılık makamı uluslararası ve ulusal binlerce haber, rapor ve karara konu olan meselelerin, tüm Türkiye’nin ve dünya kamuoyunun malumu olan konuların, bir bütün olarak devleti ve organlarını aşağıladığı kanaatiyle bir mütalaa verdi. Dolayısıyla bunlardan dolayı sayın Demirtaş’ın ceza almasını istediler. Bugün itibariyle karar çıkmasını beklediğimiz dosyada çok fazla eksik var. Zaten yıllardır bu eksikliklerin tamamlanması gerektiğini ifade ediyordu. Bugünkü duruşmada mahkeme daha önce sıklıkla talep ettiğimiz taleplerin sadece bazılarını kabul etti ve benzer konulardaki dosyaların getirilmesine, fiziken getirilip incelenmesine karar verdi. Dolayısıyla yargılama bitmiş değil. Sayın Demirtaş bu sözlerden, bu ifadelerden dolayı yargılanmaya devam edecek.”