Sporda perşembe gündemi
İsrail basınının aktardığına göre Başbakan Netanyahu kabinesindeki bakanlara toplantılarda yalan makinesi testi uygulamaya hazırlanıyor.
İsrail basınından Jerusalem Post’un haberine göre 7 Ekim’de Gazze Şeridi’nde başlayan savaşın ardından kabinesiyle başı dertte olan İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu benzeri görülmemiş bir hamleyle ülke güvenliğinin dinamiklerini ölçüde değiştirebilecek bir yasa teklifi açıkladı.
Teklif güvenlik toplantılarına katılan veya güvenlik brifingleri alan tüm bakanların yalan makinesi testinden geçmesini öngörüyor. Bu önlemin amacı da üst düzey güvenlik toplantılarından sürekli bilgi sızmasını engellemek.
Netanyahu reportedly proposed having ministers who attend security meetings or receive briefings undergo a polygraph test.https://t.co/fQTfFpJX9D pic.twitter.com/LsZvflZbup
— The Palestine Chronicle (@PalestineChron) January 7, 2024
Netanyahu’nun açıklaması ülkenin ulusal parlamentosu Knesset’te ‘sızıntı’ dediği duruma yanıt olarak geldi. İsrail Başbakanı ‘böyle devam edemeyiz’ diyerek bu yasayı geçirmenin aciliyetini dile getirdi. Bahsettiği gizli bilgilerin sürekli ifşa edilmesi ve “ulusal güvenliği potansiyel olarak tehlikeye atabilecek” gelişmeler.
Jerusalem Post tarafından haberleştirilen öneri hem Knesset içinde hem de dışarıda tepkilere yol açtı. Bazıları tasarıyı ulusal güvenliğin sağlanmasına yönelik gerekli bir adım olarak görürken bazı otoriteler de bunu mahremiyetin ihlali ve hükümet içindeki muhalefeti susturmaya yönelik bir girişim olarak değerlendiriyor. Yasanın kabul edilmesi halinde İsrail’de güvenlik konularının ele alınış şeklini temelden değiştirecek geniş kapsamlı sonuçları olabilir.
Sonuç olarak Netanyahu’nun yasa teklifi güvenlik toplantılarından sızıntılar konusunda süregelen sorunu ele alma kararlılığının açık göstergesi olarak yorumlanıyor. Bu yasanın kabul edilip edilmeyeceğini ve İsrail’in güvenlik aygıtını nasıl etkileyeceğini zaman gösterecek ancak açık olan bir şey var; Netanyahu, koltuğunun güvenliği söz konusu olduğunda statükoyu kabul etmek istemiyor.
İsrail medyasında yer alan haberlere göre, Güvenlik Kabinesi’nin 4 Ocak’ta yapılan toplantısında birçok bakan ile Genelkurmay Başkanı Herzi Halevi başta olmak üzere ordu temsilcileri arasında hararetli tartışmalar yaşanmıştı.
Muhalefetteki Yesh Atid (Gelecek Var) Partisi lideri Yair Lapid de “Kabineden sızanlar bir rezalet ve kabinenin tehlikeli olduğunun bir başka kanıtı” ifadelerini kullanmıştı. Hatta Lapid Lapid, Binyamin Netanyahu’nun “2024 yılında başbakan olarak kalmayacağı” imasında bulunmuştu.
Netanyahu liderliğindeki Likud Partisi başta olmak üzere koalisyonu oluşturan partilerin popülaritesinde önemli bir düşüş olduğunu gösteren kamuoyu yoklamalarına işaret eden Lapid “İsrail toplumunun neyi seçeceğini biliyorum, siz de biliyorsunuz” demişti.
ABD merkezli Washington Post gazetesinin ABD’li üst düzey yetkililere dayandırdığı haberinde ABD’nin 7 Ekim sonrasında iç siyasette sıkıntılar yaşayan Netanyahu’nun savaşı Lübnan’a genişleterek iktidarda kalmaya çalışmasından endişe ettiği belirtildi.
ABD Savunma İstihbarat Ajansı’nın (DIA) değerlendirmesine yer verilen haberde İsrail güçlerinin 7 Ekim’den bu yana Gazze Şeridi’nde saldırılarına devam etmesi ve güçlerini dağıtması sebebiyle İsrail ordusunun Lübnan’daki bir savaşta zorlanacağı kaydedildi.
Hizbullah’ın “iyi eğitimli savaşçılara ve on binlerce füzeye sahip olduğu” vurgulanan haberde ABD’nin değerlendirmesine göre Hizbullah’ın “büyük bir çatışmadan ise kaçındığı” ifade edildi. Haberde ayrıca, ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken’ın bugün İsrail’i ziyaret ederek “gerilimin artmasını engellemek için somut adımları görüşeceği” bilgisine yer verildi.
İsrail’e ordusunun 2 Ocak’ta Beyrut’ta “Hizbullah’ın kalesi” olarak bilinen Dahiye bölgesinde Hamas ofisini hava saldırısıyla hedef alarak örgütün Politbüro Başkan Yardımcısı Salih El Aruri’yi öldürmesi, Hizbullah ile İsrail arasında devam eden “kontrollü çatışmaların” topyekun savaşa dönüşebileceği endişelerine yol açmıştı. İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant 5 Ocak’ta yaptığı açıklamada Lübnan’a yönelik çatışma konusunda “Diplomatik anlaşmanın yapılacağı bir zemini tercih ederiz ancak bardağın taştığı noktaya geliyoruz” demişti.
İsrail ile İran destekli Hizbullah 8 Ekim’den bu yana sınırda çatışma halinde bulunuyor. Çatışmalarda şu ana kadar 152 örgüt mensubu ve 28 Lübnanlı sivil ile 5 İsrailli sivil ve 9 İsrail askeri hayatını kaybetti.