Scholz, Erdoğan’a ‘geri alın’ dediği sığınmacıları göndermek için yasa hazırladı

Almanya’da son zamanlarda gündem ağırlıklı olarak sığınmacılar. Bir yandan iltica başvuruları reddedilen kişilerin sınırdışı edilme sürecini hızlandıracak yasa tasarısını onaylayan Bundestag (Alman Federal Meclisi) bir yandan da Alman vatandaşlığına geçiş süresini kısaltacak ve çifte vatandaşlığa imkan verecek olan “Vatandaşlık Yasasının Modernizasyonu” tasarısını kabul etti.

Dilerseniz önce, dün Der Spiegel çevirisiyle yer verdiğimiz iltica ve sınırdışı sürecini inceleyelim.

İltica başvuruları reddedilenlerin sınırdışı süreci hızlanıyor

Almanya’da iltica başvurusu reddedilenlerin sınır dışı edilmesini hızlandıran yeni yasa tasarısı onaylandı. Bu yasa ile artık sığınmacılara yapılan maddi yardımlar da kısıtlanacak. Almanya’da Federal Meclis, İçişleri Bakanı Nancy Faeser’ın hazırladığı, iltica başvurusu reddedilenlerin sınır dışı işlemlerinin hızlandırılmasını öngören yasa tasarısını kabul etti. Bu adımlar beraber, “Geri Dönüşü İyileştirme Yasası” olarak adlandırılan yasa yürürlüğe girmiş oldu.

DW Türkçe’de yer alan habere göre, yürürlüğe giren yasa, sığınmacılara yapılan yardımların azaltılmasını, iltica başvurusu reddedilenlerin gözaltı süresinin uzatılmasını ve polislerin yetkilerinin de artırılmasını içeriyor. Gözaltı merkezlerindeki gözaltı süresinin 10 günden 28 güne çıkarılması da sınır dışı kararı alan kişilerin kaçmasını engellemeye yönelik bir adım olarak belirtiliyor. İltica başvuruları reddedilen kişileri ilgilendiren bu yasa ayrıca suçluların, organize suç örgütü üyelerinin ve kaçakçıların sınır dışı edilmesini bir önceki düzenlemeye kıyasla daha kolay hale gelmesini içeriyor. Buna göre, suç örgütlerinin yabancı üyeleri yargılama sürecinden geçmeden direkt sınır dışı edilecek.

Bu arada kabul merkezlerinde ikamet zorunluluğu olanlar ise bundan böyle 9 ay yerine 6 ay sonra çalışmaya başlayabilecek. Tasarıya iktidar ortağı Yeşiller’den bazı milletvekilleri karşı çıktı. Muhalefetten ise Hıristiyan Birlik partileri CDU/CSU ile sağ popülist Almanya için Alternatif (AfD) partisi ret oyu kullandı. Almanya’da özellikle geçtiğimiz yıl verilerinde rekor bir yükselişe geçen iltica başvuruları, Berlin’in gündemini değiştirmişti. Almanya Başbakan Olaf Scholz ve İçişleri Bakanı Faeser, artan göçmen karşıtlığı ve iltica başvuruları nedeniyle, sınır dışıların hızlandırılması gerektiğini vurgulamıştı.

Almanya’da yılın ilk yarısında hakkında sınır dışı kararı verilmiş 279 bin 98 kişi bulunuyordu. İçişleri Bakanlığı’nın verilerine göre eylül sonunda bu sayı 255 bine geriledi. Bakanlık, 2023 yılı eylül ayı sonuna kadar 12 bin kişinin sınır dışı edildiğini bildirmişti.

Bir yanda ilticaya ret, bir yanda çifte vatandaşlığa yeşil ışık

Almanya, dün iltica başvurusu reddedilenlerin sınır dışı işlemlerini hızlandıran yeni yasa tasarısını onayladı, bugün de Alman vatandaşlığına geçiş süresini kısaltacak ve çifte vatandaşlığa imkan verecek olan “Vatandaşlık Yasasının Modernizasyonu” tasarısını kabul etti. Çifte vatandaşlığa dair yasa tasarısı 2 Şubat’ta eyalet temsilcilerinden oluşan Federal Konsey oturumunda gündemde olacak. Tasarının burada onaylanması da bekleniyor. Ardından yasa, Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier’ın onayı akabinde Resmi Gazete’de yayımlanacak ve yürürlüğe girecek.

Yasanın özellikle Almanya’nın iş gücü eksikliği döneminde “Misafir İşçi” olarak ülkede çalışıp sonrasında geri dönmeleri beklenen kuşak için kolaylık sağlayacağına da dikkat çekiliyor. 1974 yılından önce Almanya Federal Cumhuriyeti’ne, 1990’dan önce de Demokratik Almanya Cumhuriyeti’ne gelenler kapsam içinde yer alıyor.

‘Modern bir göç yasası oluşturduk’

İçişleri Bakanı Nancy Faeser, yaptığı yazılı açıklamada, yasanın kabul edilmesinden memnuniyet duyduğunu belirterek, “Reformumuz, modern bir Almanya’ya bağlılığımızın bir göstergesidir. Çeşitlilik arz eden toplumumuzun hakkını veren modern bir göç yasası oluşturduk.” değerlendirmesinde bulundu. Kabul edilen yeni reformla göçmenlere “Siz, Almanya’ya aitsiniz” mesajının verildiğini kaydeden Faser, vatandaşlığa geçişin Almanya’ya en güçlü bağlılık olduğunu vurguladı.

Yasanın nisan gibi yürürlüğe girmesi bekleniyor.

Almanya özellikle son yıllarda kalifiye işçi eksikliği çekiyor. Bu sebeple de göç yasalarında sürekli bir değişim, yenileme üzerinde çalışılıyor. İçişleri Bakanı Feaser, geçtiğimiz sene yaptığı bir açıklamasında, “Alman ekonomisinin pek çok alanda acilen vasıflı çalışanlara ihtiyaç duyduğunu” söylemişti.

Almanya geçtiğimiz sene de,  “Kalifiye İş Gücü Göçünü Geliştirme Yasasını” kabul etmişti.

‘Erdoğan’dan kabul edilmeyenleri geri almasını talep etti’

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın kasım ayında yaptığı ve çok konuşulan Berlin’e ziyaretinde de sınır dışı konusu gündeme gelmişti. Alman basını Almanya Başbakanı Scholz ve Erdoğan’ın görüşmesinin perde arkasını yazmıştı. Zeit-Online’da o dönemde yayınlanan haberde Scholz’un Almanya’da iltica başvurusu yapan ancak bu başvuruları kabul edilmeyen Türk vatandaşlarının geri alınmasını talep ettiği ifade edilmişti.

Zaten Scholz, Erdoğan’ın “Nazi” çıkışıyla dünyanın gündemine oturduğu görüşmeden tam bir ay önce, Der Spiegel’e röportaj vermiş ve sınır dışı hakkında çok net konuşmuştu. Scholz, ülkesinin mülteci politikasına ilişkin Almanya’da kalma hakkı olmayanların büyük ölçüde sınır dışı edilmesi gerektiğini söylemişti. Almanya Başbakanı, “Almanya’da kalma hakkı olmayanları büyük ölçüde sınır dışı etmeliyiz” diyerek, “Bunun için de yetkililerimiz günün her saati hazır olmalı ki polis tarafından yakalandıklarında gerçekten sınır dışı edilebilsinler. Ayrıca yabancılar dairelerinin dijitalleşmesi için de adım atılmalı ve kağıt devrine son verilmelidir. Prosedürler hızlandırılmalı, iltica başvuruları ve duruşmalar ilk kabul merkezinde gerçekleştirilmelidir. Mahkeme süreçleri de hızlandırılmalıdır. Bazı eyaletlerde sınır dışı işlemlerinin ilk aşaması dört ay, bazılarında ise 39 ay sürmektedir. Daha fazla ve daha hızlı sınır dışı edebilmeliyiz” ifadelerini kullanmıştı.

Scholz, Almanya’daki Yahudilerin yanında olduklarını vurgulayarak, “Devlet, Almanya’daki Yahudi yaşamını korumak için her şeyi yapacaktır. Ve bu ülkenin vatandaşları olarak bölünmemize izin vermeyeceğiz. Kim Yahudilere saldırırsa, kim onlara hakaret eder ya da onları yaralarsa, hepimize saldırmış olur” diye de konuşmuştu.

Der Spiegel’in son haberinde ise, Türkiye’den yapılan iltica başvurularında dikkat çeken ret oranlarına dikkat çekilmişti. Buna göre, 2019 yılında yüzde 40’larda olan kabul oranları 2023’te yüzde 13’lere kadar gerilemiş durumda.

Der Spiegel’in haberi: ‘Kürdüm, eziliyorum’ demek artık ilticada işe yaramıyor