İlk İşimiz İnsan Olmak: Uzmanından iş hayatına dair tavsiyeler

DENİZ YILMAZ

Yeni mezunsunuz ve iş arıyorsunuz diyelim. İş bulma sitelerine özgeçmişler bırakıyor, kendinizi tanımlayacak şekilde eğitimlerinizi, mesleki yeterliliklerinizi bu özgeçmişlere yazıyorsunuz. Ya da işinizden ayrıldınız ve daha iyi koşullarda, daha büyük bir organizasyonun içinde kariyerinizde iyi bir basamak olacağını düşündüğünüz, önceki işinizden edindiğiniz tecrübeleri kullanabileceğiniz yeni bir iş arıyorsunuz. Maddi, manevi beklentileriniz, hedefleriniz ve idealleriniz var. Bunları olabildiğince anlaşılır ve sade bir biçimde özgeçmişinizde yazıyorsunuz. Uzun bekleyişler, girilen görüşmeler, girilen ikinci görüşmeler, insan kaynakları birimleriyle yapılan telefon ve online mülakatlar…

Eminim ki pek çoğumuza tanıdık gelen süreçlerdir bunlar. Hem yorucu, hem yıpratıcı hem de stresli olabilen bu süreçlerde nasıl hareket edileceğine, bir özgeçmişin nasıl hazırlanacağına, kendimizi ifade etme noktasında nelere dikkat edeceğimize dair pek çok yayın, online içerik ve kitap da mevcut. Ömer Barbaros Yiş’in yazdığı ‘İlk İşimiz İnsan Olmak’ da bu süreçleri içine alan iş hayatına başlama, devam ettirme ve kalıcı olma noktasında deneyim paylaşımı sunan kitaplardan birisi.

Yiş, kitabıyla büyük ve çok uluslu şirketlerde çalışmış olmanın verdiği tecrübeleri, hem yeni mezunların hem iş arayanların hem de iş hayatında orta ve üst düzey yönetici koltuklarında oturan çalışanların faydalanabileceği şekilde paylaşıyor.

Kitaba en başından başlayıp aldığı eğitimlerden bahsediyor Yiş. Eğitim hayatı sonrasında ilk iş deneyiminden başlayarak aslında kendi hayat hikâyesinden anekdotlar paylaşıyor. Yaşadığı zorlukları ve karşılaştığı, çoğunlukla kendi kontrolü haricinde gelişen olaylar ve durumlar ekseninde başarıya giden yolda vazgeçmediği kıstasları, okuyucuları, iş hayatındaki insanlar ve hatta yöneticiler için kaleme alıyor. Çalıştığı çok uluslu şirketlerde, dünyanın farklı ülkelerinde hiç tanımadığı topraklarda, başarılı olmak için izlediği yolları örnekleri ve gerçek olaylar etrafında anlatıyor. Ve bu şirketlerden, uzun mesai saatlerinden, çözülemez gibi duran problemlerden edindiği deneyimlerin, zaman içerisinde onu bulunduğu konuma getirme hikâyesini adım adım görüyoruz.

İş görüşmesine giderken…

Bununla beraber kitabında iş arayışında olanlar için de tavsiyeler bulunuyor. İyi bir özgeçmişin nasıl olacağından, nelere dikkat edilmesi gerektiğinden, bir iş görüşmesine giderken nasıl hazırlanılmasının faydalı olacağına kadar pek çok konuda tavsiyeler veriyor Ömer Barbaros Yiş.

Başa dönelim ve iş bulma serüveninizde bir adım daha öteye gidelim: İş buluyorsunuz ve işe başladınız. Tüm bu sürecin içerisinde, iş bulma konusunda gösterdiğiniz gayretler, iyi niyetle başlanan işler, başladığınız yeni şirketinizdeki zamanla tanıyacağınız vasıfları kusurlu bir yöneticiye denk geldiğinizde büyük bir hayal kırıklığına uğramaz mısınız? İşte bu noktada da tavsiyeleri var Yiş’in.

İş yerinde yaşanan problemlere ve bu problemlerin çözüme kavuşturulması noktasında öneriler sunuyor. Ayrıca kendi deneyimleri üzerinden iyi yönetici ve kötü yönetici kavramlarına dair tanımlamalarda bulunuyor.

Bir iş yerinde iş odaklı kalıp çalışanların tamamının süreçlere dahil edildiği organizasyonların mutlu ve huzurlu bir iş ortamı sağlayacağını örnekleriyle sunuyor. Bununla beraber iyi insan olmanın, çalışanların takdir görmesinin, fırsat ve inisiyatif vermenin, şirketin olanakları dahilinde sosyal sorumluluk projelerinin içinde yer almanın hem bireysel hem de kurumsal olarak gerekliliklerinin altını çiziyor.

İş hayatı içinde olan herkesin rahatlıkla okuyabileceği, iş hayatına dair pek çok faydalı önerinin bulunduğu bir kitap ‘İlk İşimiz İnsan Olmak’. Ömer Barbaros Yiş, merkeze insaniliği koyduğu hikâyesinde basit ancak görmekten imtina ettiğimiz detayları gösteriyor.