Macaristan’ın en yenilikçi orkestrasından tutkulu bir deneyim

Modern Art Orchestra feat. Kornél Fekete-Kovács // Kaan Çelen Trio

Yer: Rahmi M. Koç Müzesi
Tarih: 4 Temmuz Perşembe
Saat: 20.00

“Tek bir nota bile çalıyorsanız bunun bir ağırlığı olmalı ve büyük bir şükran, saygı ve sorumlulukla çalmalısınız.” –Kornél Fekete-Kovács

Müzikte Macar geleneğini caz diliyle yeniden yorumlayan Modern Art Orchestra (MAO), bunu köklerine duyduğu büyük bir şükran, saygı ve sorumlulukla yapıyor.

Avrupa’nın en büyük müzik grupları arasında sayılan MAO, 2005 yılında trompet sanatçısı ve besteci Kornél Fekete-Kovács tarafından kuruldu. Macar cazının orta kuşak temsilcilerinden, trompetin dünyaca ünlü ustalarından Kornél, neredeyse 20 yıldır kendi kuşağı ile cazın genç yeteneklerini buluşturduğu orkestrasıyla Macar köklerine saygı duruşunda bulunurken modern müzik sahnesinin güncel sanatsal bağlamını yansıtmak için çalıştı. Nitekim orkestra, üç kuşağın yaklaşım ve yeteneklerini, çağdaş klasik müzik ve cazla beraber tek potada eritmeyi başardı. Doğaçlamayı merkezine aldı, “burada” ve “şimdi” diyerek dinleyicisini varoluşa davet ettiği bir tarz yarattı. Müziğin sınırlarını genişleten bu yaklaşımıyla orkestra, 60’lı yıllardan bu yana devam eden Macar cazının yeniden ve yeniden icat ediliş sürecinin ayrılmaz bir parçasına dönüştü.

MAO’nun 20. yüzyılın büyük Macar bestecilerine saygı duruşu niteliğindeki albüm serisi 2018’de Béla Bartók ile başladı, Kodály, Franz Liszt ve György Ligeti ile devam etti. Bartók’un müzikal bir yeniden doğuş için ideal bir başlangıç olarak gördüğü Macar köy şarkılarının çağdaş orkestrasyonla yeniden yorumlandığı albüm, Gramofon ve Artisjus ödüllerini aldı. Orkestra aynı zamanda kendi bestelerine yer verdiği Eclectic Path (2009), Winding Road (2018), Contemporary Music (2019), Foundations -Yamas and Niyamas (2020) gibi albümlerle geniş bir çağdaş müzik repertuvarı da yarattı. Dave Liebman, Benny Golson, Tom Harrell, David Binney, Bob Mintzer, Wallace Roney, Julian Joseph, Rhoda Scott, The New York Voices, Harlem Gospel, Roby Lakatos ve Mezzoforte gibi müzisyenlerle işbirliği yaptı.

Çoğunluğu orkestranın altı seçkin müzisyeni tarafından bestelenmiş, 25 saatlik büyük çağdaş müzik repertuvarından seçili heyecan verici bir programla MAO, Türk-Macar Kültür Yılı kapsamında 31. İstanbul Caz Festivali’ne geliyor.

MAO’dan önce caz davulunun yükselen yıldızı Kaan Çelen sahnede

Kaan Çelen’in caz davulcusu olacağı aslında doğuştan belliydi. Doğarken kaybettiği bir kolu, fizyoterapistinin de tavsiyesiyle davul çalmaya başlamasının en büyük sebebiydi. Sonra cazı keşfetti. Ediz Hafızoğlu, Şevket Akıncı, Baki Duyarlar, Ferit Odman ve Cem Aksel ile çalıştı, hocalarının yönlendirmesiyle farklı yaklaşım ve tekniklerle tek kolunu davulda harikalar yaratacak şekilde kullanmayı öğrendi. Yurtiçi ve yurtdışında davul eğitimi aldı, festivallerde çaldı. İlk solo albümü NA-Zİ-LE, dünyada davulun tek kolla çalındığı ilk caz albümü olarak tarihe geçti. İsmini annesinden alan albümü hecelere ayırmasının hayatını şekillendiren iki şeyle ilgisi vardı: davul çalarken üç uzvunu kullanabilmesi ve caz müziğinde kullanılan üçlemeler. 2023’te Azerbaycanlı piyanist Afshin Alizadeh ve Alper Yılmaz ile Fellowship albümünü çıkardı. Öngörülemezliğini sevdiği cazın yanında, farklı orkestralarla Türk Sanat Müziği de icra etti. Önce zor görüneni kolay kılan, ardından başarıdan başarıya koşan Kaan Çelen, İstanbul Caz Festivali izleyicisiyle ilk kez buluşacak.

Harun İzer: Cazı İstanbul’un her yerine götürmek istiyoruz