Kur korumalı mevduatı ‘önden primsizlik’ frenledi
Bankalara denetleyen ve kural koyan BDDK'nın başkan yardımcısı Mustafa Aydın'ın düğünü ibretlik görüntülere sahne oldu. Düğünde bazı bankalar genel müdür seviyesinde temsil edildi, gelinle damada takı takmak için uzun bir kuyruk oluştu.
Türkiye dün sabah duyulduğundan beri bir nikah törenini, evlenen çifti, törenin davetlilerini ve en önemlisi törende evli çifte verilen hediyeleri, takılan takıları konuşuyor.
Bir nikahın ve nikahta takılan takıların bu kadar konuşulmasının sebebi, evlenen kişinin kimliği ve o kişinin nikahına tanık olmak üzere davet ettikleri.
Evlenen kişi, Bankacılık Denetleme Kurumu BDDK’nın Başkan Yardımcısı Mustafa Aydın. Davetlilerinin bir bölümü ise damadın üst düzey yönetici olarak çalıştığı kurumun her gün hakkında düzenleme, denetleme yaptığı başta bankalar olmak üzere finans kuruluşlarının yöneticileri.
İstanbul’un kalbur üstü lüks otellerinden birinde yapılan nikah töreni sonrası oluşan takı takma kuyruğunda bu banka ve finans şirketi yöneticilerinden bol bol vardı. Zaten tartışılan da bu.
Bankacılık Düzenleme ve Denetleneme Kurumu (BDDK) 1999 yılında finans sektörünü düzenlemek ve denetlemek için kuruldu. BDDK bankaların, leasing şirketlerinin, varlık yönetim şirketlerinin, faktöring şirketlerinin etkin şekilde çalışmasını ve tasarruf sahiplerinin menfaatlerinin korunmasını sağlamakla yükümlü. Bunu yaparken de çok büyük yetkilere sahip; örneğin yeni banka kurulmasına izin vermekten mevcut bir bankanın sermaye yeterlik rasyosu eksildi diye lisansını iptal etmek, o bankaya el koymak dahil her türlü yetkisi var. BDDK’nın koyduğu kurallar ve gündelik iletişimi bütün finans kurumları üzerinde son derece etkili.
Böyle bir kurumun başkan yardımcısı olan Mustafa Aydın’ın ‘mutlu günü’nde her gün denetleyip düzenlediği özel şirketlerin, finans kurumu temsilcilerinin de bulunmasını istemesi, onlara da nikah davetiyesi göndermesi, Türkiye’nin geleneklerini bilen herkes için tek bir anlama geliyor: Nikaha eli boş gidilmez, en azından bir çeyrek altın götürülür.
Türk vergi hukukunda aslında bir tarafın diğer tarafa gelir veya servet aktarımı anlamına gelecek büyüklükte hediye vermesi, veraset ve intikal vergisine tabi. Ancak bunun istisnası düğün, sünnet gibi törenlere gelen hediyeler. Bu çeşit hediyeler, miktarı ne olursa olsun vergi dışı.
Ancak devlet memurlarının hediye kabul etmesi, hele müfettiş konumunda olanların denetledikleri kişi veya kurumlardan hediye alması kesin biçimde yasak. Kamu görevlilerinin etik davranışlarına dair yönetmeliğin 15. maddesinde “Kamu görevlisinin tarafsızlığını, performansını, kararını veya görevini yapmasını etkileyen veya etkileme ihtimali bulunan, ekonomik değeri olan ya da olmayan, doğrudan ya da dolaylı olarak kabul edilen her türlü eşya ve menfaat hediye kapsamındadır” yazıyor.
Aynı maddenin bir başka kuralında “Kamu görevlileri, kamu kaynaklarını kullanarak hediye veremez, resmi gün, tören ve bayramlar dışında, hiçbir gerçek veya tüzel kişiye çelenk veya çiçek gönderemezler; görev ve hizmetle ilgisi olmayan kutlama, duyuru ve anma ilanları veremezler” yazıyor. Bu kurallar kamu görevlilerinin adalet sistemini etkilememesi için konmuştu. Ancak BDDK Başkan Yardımcısı Aydın’ın objektif denetleyebilmesi için gereken mesafe o gün kalktı. Peki ne oldu?
Mustafa Aydın 19 Eylül günü İstanbul Şişli’deki beş yıldızlı Radisson Blu Hotel’de Nilüfer Özmen ile evlendi. “Bu özel günümüzde sizleri de aramızda görmekten mutluluk duyarız” yazdığı düğün davetiyesini de günler öncesinden finans kuruluşu yetkililerine gönderdi. Birgün’den Timur Soykan’ın haberine göre; finans kuruluşları da davetiyeyi alınca ne takacağını düşünmeye başladı, toplantılar yapıldı. İddiaya göre rakip şirketlerin takı bedellerini öğrenip geride kalmamak için çalışma yaptılar. Banka genel müdürleri 150 bin TL ile 350 bin TL arasında takı bütçeleri belirledi.
Düğün alanına girmek için asansörden inildiğinde 100’e yakın çelenk dizilmişti. BDDK Başkanı Şahap Kavcıoğlu’nun gönderdiği çelenk en çok özen gösterileniydi. Finans sektörü dışında bir de MHP yöneticileri tebrik yarışına girmişti. MHP’li yöneticilerden gelen çok sayıda çelenk diğerlerinin yanına hizalanmıştı.
Hole yüksek masalar dizilmişti ve davetliler bu masaların çevresinde ayakta duruyordu. Alkollü içecek servisi yoktu, meyve suyu servis edilirken masalarda çerez ve cipsler vardı. Keman, viyolonsel ve flüt dinletisi devam ediyordu. Finans yöneticileri de oradaydı. Bu sırada MHP’li TBMM Başkanvekili Celal Adan geldi ve doğrudan düğün salonuna girdi. Saat 18.00’de başlayacağı söylenen düğün saat 19.30’da başladı, kapılar açıldı ve insanlar içeri davet edildi.
Oturulacak tek yer geniş salonun çevresini saran lobi bölümleriydi. Celal Adan ve MHP’nin bazı yöneticileri nikahın kıyılacağı en yakın lobiye oturmuştu. Salonun ortasında yine yüksek aperatif masaları vardı. Yemekli bir düğün değildi. Takı takanın daha sonra yapacağı bir şey kalmıyordu. Düğüne eski İçişleri Bakanı, AKP İstanbul Milletvekili Süleyman Soylu geldi. Celal Adan ve MHP’li isimlerin oturduğu lobiye geçti.
Konuklar içeri alındıktan yarım saat sonra gelinle damat içeri girdi. Nikâh kıyılırken şahit olarak davet edilenler şu isimlerdi:
TBMM Başkanvekili, MHP’li İstanbul Milletvekili Celal Adan, BDDK Başkanı Şahap Kavcıoğlu, MHP Genel Başkan Yardımcısı İstanbul Milletvekili İsmail Faruk Aksu, MHP Genel Sekreter Yardımcısı İzmir Milletvekili Zafer Osman Ağaoğlu, MHP MKYK Üyesi Antalya Milletvekili Abdurrahman Başkan, MHP Niğde Milletvekili Cumali İnce, Türkiye Bankalar Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Alparslan Çakar, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurulu Başkanı Ömer Abdullah Karagözoğlu, MHP Genel Başkan Başdanışmanı Ruhi Ersoy. Nikâhı kıymak için ise MHP’li Kırklareli Belediye Başkanı Derya Bulut.
Celal Adan evlilik cüzdanını vermeden önce yaptığı konuşmada MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin selamını iletti. Gelin ve damadın dansından sonra beklenen an geldi. Nikah sahnesinin önünde takı merasimi için sıra oluştu. Damadın kamu adına denetlemekle sorumlu olduğu finans şirketlerinin yöneticileri salonun sonuna kadar dizildi. Takı merasimi saatler sürdü, kimse dans etmedi, eğlenen yoktu.
Bir iddiaya göre BDDK’nın denetlemekle yükümlü olduğu banka bu düğünün organizatörüydü. Soykan düğün salonundan çıktıktan sonra finans sektörünün denetiminde uzun yıllar çalışmış, eski bir müfettişi telefonla arayıp düğünü anlattı ve aldığı cevap şu oldu:
“Denetlemeye gittiğimiz bankaların, finans kuruluşlarının binalarında aylarca çalışırdık. Kendi aramızda ‘Burada çay içelim mi, yemek yiyelim mi?’ diye tartışırdık. Artık ne etik ne ahlak kalmış. Devletin gücünü arkalarına alıp denetledikleri kurumlardan hasılat topluyorlar.”
Eski müfettişin bir de sorusu vardı: “Damat BDDK Başkan Yardımcısı olmasa finans sektöründen kaç kişi bu düğüne gidip takı takardı?”