Baykuş bulundu, sıra avcıda: Fransa’da 31 yıldır devam eden hazine avı sona erdi

Hayatın anlamını tutku ve takıntıda bulan yüz binlerce hazine avcısının 11 bulmacayı çözerek ulaşmaya çalıştığı ‘Altın Baykuş’ bulundu. 31 yıllık mecarayı nihayete erdirenin kimliği ve baykuşu nerede bulduğu henüz açıklanmadı.

7 Ekim 2024
Gömülü bronz replikayı getiren 'Altın Baykuş'u alacak. Fotoğraf: Michel Becker

Fransa’da 1993 yılında, tam 31 yıl sonra çözülebilecek resimli bir bulmaca kitabı yazıldı. ‘Altın Baykuşun İzinde’ adlı kitabın yazarı bulmaca tasarımcısı Régis Hauser (takma adı Max Valentin), çizeri Michel Becker’di.

Aynı zamanda heykeltraş olan Becker kitapta adı geçen baykuşun 3 kg altın ve 7 kg gümüş kullanarak bir heykelini yaptı, başını pırlantalarla süsledi. Boyu 20, eni baykuşun kanatları açık olduğu için 50 cm. olan heykel 10 kilo ağırlığındaydı ve bugünün parasıyla 300 bin euro ediyordu. Becker heykelin bir replikasını (kopyasını) da yaptı.

Bulmacayı resimleyen ve Altın Baykuş heykelciğini yapan Michel Becker (solda), tasarlayan ve kitabı yazan Max Valentin takma adıyla kitabı yazan Régis Hauser

23 Nisan 1993 gecesi yazar Régis Hauser kopya heykeli aldı, Fransa topraklarında kimsenin bilmediği bir yere gömdü. 15 Mayıs 1993’te ‘Altın Baykuşun İzinde’ kitabı yayımlandı. Kitapta 11 bulmaca vardı. Bunları çözebilen kişi baykuşun gömülü olduğu yeri bulacak ve gerçek baykuş heykelinin sahibi olacaktı.

Altın Baykuşun İzinde 15 Mayıs 1993’te yayımlandı

Dünyanın en uzun hazine avı işte böyle başladı.

Régis Hauser ve Michel Becker zor ve iddialı bir hazine avı tasarladıklarını biliyorlardı ama Altın Baykuş’un zamanla hazine avı olmaktan çıkıp insanların hayallerini ve azmini sınayan bir maceraya dönüşeceğini onlar da öngörmemişti.

Baykuş için boşandılar, iflas ettiler

Tutkulu hazine avcıları bu uğurda işinden ayrıldı, kimi iflas etti. Aile hayatını ihmal ettikleri için eşleri onları boşadı. Hatta bulmacanın iki yaratıcısı bile hazine avının organizasyonu ve katılımcıların yönetimiyle ilgili anlaşmazlığa düşüp mahkemelik oldu.

Régis Hauser 2009’da, ne tesadüf ki heykeli gömmesinin yıldönümü olan 23 Nisan’da hayatı kaybetti. Bunun üzerine bayrağı Michel Becker devraldı. Baykuşun yerini yalnızca Regis Hauser biliyordu, o da cevabı yazıp mühürlediği belgeyi kasaya koymuştu. Becker Hauser’in mirasçılarıyla davalık oldu, 2020’de hazine avının tek yetkilisi haline geldi.

Başlangıçta hazine avcılarının kılavuzu yalnızca kitaptı. Geçen 31 yıl içinde İnternetin icadıyla Altın Baykuş’un peşindekiler İnternette gruplar kurdu. Michel Becker de Dicord hesabı açarakHauser’in ölümünden sonra heyecanı azalan avı yeniden canlandırdı. Bu arada bulmacanın ünü çoktan dünyaya yayılmıştı, hayatının bir döneminde konuyla ilgilenenlerin sayısı yüzbinleri buldu.

Ve nihayet 3 Ekim 2024 günü Altın Baykuş resmi sitesinden bir anons yapıldı: “Michel Becker hazine avının bittiğini duyurdu. Baykuş bulundu. Bulanı tebrik ederiz. Bu haberle ilgili daha fazla güncelleme yapılacaktır.”

İşte size bir örnek soru

Bu 11 soruluk bulmaca nasıl bir şey ki yıllardır binlerce kişiyi peşinden koşturuyor. İşte kitabın açılış bölümünden iki sayfa. Orijinali Fransızca olan kitabın Ouverture (Başlangıç) sayfasında şöyle diyor:

Kitabın açılış bölümündeki bulmaca

“Birincim, ilk çağın yarısının yarısında yer alır,
İkinci ve Üçüncüden önce, yollarını ararlar.
Dördüncüm esinlenir, Beşincim öfkelidir,
Ama protesto etmeden, Dördüncümü takip eder ve Roma alfabesini alır.
Altıncım, sonsuzluğun sınırlarında saklanır.
Yedincim, dik durur ve zehrini saçar.

Hepsini bulmak için, Bilge olmanız yeterlidir,
Çünkü Gerçek, gerçekten, bir kâhinin işi olmayacaktır.”

Çoğu hazine avında olduğu gibi burada da sembolik ve çok katmanlı bir anlam var. Burada yedi farklı ipucu verilerek çözümü bulan kişinin “gerçeğe” ulaşacağı belirtiliyor.

Kim, nerede buldu?

Hiç bitmeyecek gibi görünen hazine avı böylece biterken akla gelen ilk soru “Baykuş nerede gömülüydü,” ikincisi “Yerini kim buldu.” Her ikisinin yanıtı da şimdilik bilinmiyor, daha doğrusu henüz açıklanmadı. Ama biri yeri doğru olarak tespit etmiş olmalı ki, en azından Michel Becker, baykuşun gömüldüğü yerde olmadığı resmi olarak doğrulandı.

Hazine avının kurallarından biri baykuşun metal dedektörüyle değil bulmaca üstünden bulunması. Bazı hazine avcıları dedektör kullanıldığını iddia ettiği için şimdi Michel Becker’in bu ihtimali değerlendirdiği de yazılıyor.

Baykuşu 20 yıl boyunca arayan emekli mühendis Yvon Crolet ise bir adım daha öteye gitmiş ve iki sene önce verdiği bir röportajda ‘bulmacanın başından beri bir kandırmaca olduğunu, gömülü bir baykuş olmadığını söylemiş.

Sahi kim bu insanlar? Bir insan ömrünü neden bir baykuş arayarak geçirir? Altın Baykuşçuların bir kısmının hikayesi ve fotoğrafları iki yıl önce The Guardian’da yayımlanan bu yazıda. Ama bu sorular yalnızca onlar için değil bütün hazine avları için hatta hayatını tutku ve takıntıyla anlamlı kılan herkes için sorulabilir.

Bu yazı The Guardian‘dan, Wikipedia sayfasından, bir fan sitesinden ve İnternet’teki diğer güvenilir kaynaklardan derlendi. Ancak tahmin edileceği gibi Altın Baykuşun İzinde hazine avıyla ilgili onlarca site, forum, sosyal medya hesabı var. Konuyla ilgilenenler diğer kaynaklardan farklı detaylara ulaşabilir.

 

10Haber bültenine üye olun, gündem özeti her sabah mailinize gelsin.

İlgili Haberler