Erdoğan muhalefete hem yüklendi hem de ‘çabalara sahip çıkmalı’ diyerek destek istedi

Erdoğan, 'İsrail tehdidi'yle ilgili sözlerini eleştiren muhalefete hem yüklendi hem de 'iç cephe' için attıkları adımlara destek istedi. Erdoğan ayrıca öldürülen Hamas liderini de andı.

Siyaset 20 Ekim 2024
Bu haber 1 ay önce yayınlandı

Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) 47 yıl sonra sandıktan birinci çıktığı yerel seçimlerin ardından ana muhalefetle AK Parti arasında başlayan ‘normalleşme’ kısa sürede yerini karşılıklı salvolara bırakmıştı. Ancak 1 Ekim’de Meclis açılışında CHP, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan Meclis’i açmak için geldiğinde onu ayakta karşıladı. Açılışta en çok konuşulan ise MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin senelerdir kapatılması için Anayasa Mahkemesi’ni (AYM) hedefe koymak pahasına çağrılar yaptığı HDP ardılı DEM Parti’yle selamlaşması olmuştu. Bu hamlelerle iktidar kanadından ‘iç cepheyi güçlendirme’ mesajları gelmeye başladı.

Dün 19 Ekim Muhtarlar Günü’nde muhtarlara seslenen Erdoğan yine ‘iç cephe’ mesajı verdi. Ancak bir yandan muhalefete yüklenmeyi de ihmal etmedi. Üç gün önce öldürülen Hamas lideri Yahya Sinvar’ı da anan Erdoğan, İsrail üzerinden Batılı ülkelere yüklendi.

Erdoğan daha önce yaptığı ‘İsrail tehdidi’ konuşmalarıyla ilgili muhalefetten gelen eleştirilere ise şu yanıtı verdi: ”Onlar rakı masalarında geyik muhabbeti çevirirken, biz bölgemizdeki ateşi söndürmenin mücadelesini veriyoruz.”

Erdoğan’ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle:

‘Muhtar demek millet demektir’

*Elitist zihniyetin muhtarlarımızda vücut bulan halk iradesi karşısında diz çökmesi hiç kuşkusuz önemli bir kazanımdır. Çünkü muhtar demek, millet demektir. Sandık, yani demokrasi demektir. Muhtarlar aynı zamanda demokrasi binamızın temel yapı taşlarındandır.  Sizler yerel düzeyde vatandaşın gündelik hayatına dokunan mesainiz ile toplumda huzurun, barışın, sosyal dayanışmanın, milli birlik ve bütünlüğün teminatısınız. Ülkemizde birileri halen anlamasa da milletin teveccühüne mazhar olmak dünyada ulaşabilecek en şerefli payelerden biridir.

*Bulunduğu yere atamayla gelen tüm kamu görevlileri, devletin imkanlarını millet için, millete hizmet için kullanmakla mesul ve mükelleftir. Dolayısıyla hangi konumda olursa olsun makamının gücünü kullanarak hiç kimse benim muhtar kardeşlerimi ezemez, hor ve hakir göremez.

‘Türk demokrasisini paçasından aşağı çekenlerle mücadele ettim’

*İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı, Milletvekili, Başbakan ve Türkiye Cumhuriyeti’nin halk oyuyla seçilmiş ilk Cumhurbaşkanı olarak siyasi hayatım boyunca Türkiye’yi ve Türk demokrasisini paçasından aşağı çeken bütün bu marazlarla mücadele ettim. Savrulmadan ve sarsılmadan Türkiye’yi bugüne kadar olduğu gibi yine demokrasiyle kardeşlikle adaletle ve özgürlükler temelinde büyüteceğiz. 2002 yılında muhtar aylığı neydi? 97 liraydı. Bugün neydi? 20 bin 285 lira oldu. Nereden, nereye.

‘Netanyahu denilen caninin elinde ABD, ABD ve BMGK adeta oyuncak olmuş durumda’

*Netanyahu denilen gözü dönmüş bir caninin elinde Amerikası, Avrupası, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi adeta oyuncak olmuş durumda. 20 bin çocuk öldü. Bir tanesi çıkıp ‘Bu alçaklıktır’ diyemedi. On binlerce kadın öldü. Kadın hakları kuruluşlarının gıkı dahi çıkmadı. 175 gazeteci öldü. Uluslararası medyanın umurunda dahi olmadı. Gezi olaylarında bir ay boyunca Taksim’de kamp kuranların hiçbirini Filistin ve Lübnan’da göremedik, göremiyoruz. Sustular, sindiler, korktular. İsrail’i desteklemek uğruna savunageldikleri tüm değerleri ayaklarının altında ezdiler. İsrail’in sırtını sıvazlamak, işlediği kalleşçe siyasi cinayetler sonrasında İsrail hükümetini alkışlamak dışında hiçbir şey yapmadılar. Şunu akıl ve vicdan sahibi herkes görüyor. 50 bin masumun katilinin sorumlusu elbette İsrail’in hukuk tanımaz işgal güçleridir. Ama son senedir İsrail hükümetine koşulsuz destek verenler, silah ve mühimmat gönderenler de bu katliama alenen ortaktırlar.

‘Yahya Sinvar’a Allah’tan rahmet diliyorum’

*Türkiye olarak zalimin hasmıyız, mazlumun da hamisiyiz. Soykırım şebekesine karşı yürüttükleri haysiyet ve özgürlük mücadelesinde Filistin halkının tüm imkanlarımızla yanındayız. Destanlaşan Filistin direnişinin tüm önderlerini, tüm mensuplarını, Gazze topraklarını mübarek kanlarıyla sulayan tüm kahramanları bugün bir kez daha selamlıyorum. Filistin’in seçilmiş son Başbakanı İsmail Haniye kardeşimden sonra geçtiğimiz günlerde şehit düşen Hamas lideri Yahya Sinvar’a da Allah’tan rahmet diliyorum.

‘Misak-ı Milli coğrafyası üzerinde ameliyat yapılmasına müsaade etmeyiz’

*Ne 782 bin kilometre vatan toprakları üzerinde ne de Misak-ı Milli coğrafyası üzerinde ameliyat yapılmasına müsaade etmeyiz. Bakınız, biz İsrail yayılmacılığına dikkati çektikçe, önlerine konulan onca delile rağmen ana muhalefetin başını çektiği kimi çevreler bizi olayları abartmakla itham ediyor. Siyonizm tehlikesini her dile getirdiğimizde İsrailli yöneticilerin gösterdiği haritalara bakmak yerine bunun iç politikayla ilgili olduğunu söylemekten utanmıyorlar. İsrail’den daha fazla İsrailcilik yapan, İsrailli yetkililer susarken onlar adına konuşan, onlar adına canhıraş bir şekilde İsrail’i savunan, tabiri caizse, mankurtlaşmış zihniyetle karşı karşıyayız.

‘Onlar rakı masasında geyik muhabbeti çevirirken, biz bölgedeki ateşi söndürmenin mücadelesini veriyoruz’

*Muhalefetin gevşekliği, rahatlığı, umursamazlığı bizi alakadar etmez. Onlar, affınıza sığınarak söylüyorum, rakı masalarında geyik muhabbeti çevirirken, biz bölgemizdeki ateşi söndürmenin mücadelesini veriyoruz. Onlar belediyeleri arpalığa dönüştürmenin kavgasına tutuşmuşken, biz bölgemizdeki tehlikelerden ülkemizi nasıl uzakta tutarız bunun hesabını yapıyoruz.

*Bugün de ayrılıkları değil, müştereklerimizi büyütelim istiyoruz. Tüm siyasi partileri kutuplaştırmayı körüklemek yerine kardeşlik seferberliğimize katkı sunmaya davet ediyorum. Hep söylüyorum, mesele karanlığa yumruk sallamak değil, Türkiye’nin aydınlık geleceği için bir fener olabilmektir.

‘Muhalefet de bizim kadar bu çabalara sahip çıkmalı’

*Bu topraklarda bir arada barış içinde, kardeşçe yaşama irademizin ve milli mutabakatımızın timsali olan İstiklal Marşımızın etrafında 85 milyonu buluşturmak, aynı ortak idealler etrafında kenetlemek için 22 yıldı mücadele halindeyiz. Bugün de ayrılıkları değil müşterekleri büyütelim diyoruz. Tüm siyasi partilerimizi kardeşlik seferberliğimize katkı sunmaya davet ediyoruz.

*Mesele karanlığa yumruk sallamak değil Türkiye’nin aydınlık geleceği için fener olabilmektir. Ülkemizin sorunlarını ve bunlara dair çözüm önerileri noktasında hepimiz anı düşünmek zorunda değiliz ama aynı zeminde uluşmak zorundayız. Kuru hamaset yapmanın da öfke diline sarılmanın da doğmamış çocuğa don biçmenin muhalefet dahil kimseye faydası dokunmaz. İç cephemizin güçlendirilmesine dönük attığımız attığımız adımlarda muhalefet de bizim kadar Cumhur İttifakı kadar istekli olmalı, bu çabalara samimiyetle sahip çıkmalı, yapıcı katkılarda bulunmalıdır.

10Haber bültenine üye olun, gündem özeti her sabah mailinize gelsin.