İşte bu tablo yolcu beraberinde ‘cep’e 20 bin TL’lik harcı getirdi
Çin bu hafta kendi uzay istasyonuna ikisi genç astronotlardan oluşan bir ekip gönderdi. Ekip Çin'i Ay'da koloni oluşturma planına hazırlamak için çeşitli deneyler yapacak. Tıpkı ABD'nin Ay macerası için hazırlandığı gibi.
Ye Peijian, 50 yıl boyunca Ay keşfini rafa kaldıran ABD’yi uyandıran Chang’e keşif programlarının mimarlarından. 79 yaşındaki bu adam Çin’in Ay yüzeyine inen Chang’e-3, Ay’ın uzak yüzüne başarıyla inen Chang’e-4 gibi misyonlara öncülük etti. 80’li yıllarda İsviçre’de yüksek lisans yapan Ye o zamanlar ABD’nin uzaydaki tartışmasız gücünün sembolü Apollo programından kalma Ay taşının sergilendiği Dünya Fikrî Mülkiyet Örgütü’nü ziyaret edişini dün gibi hatırlıyor. Yakın zamanda Çin devlet medyasına konuşan Ye “40 yıl geçti ama o taş hâlâ orada. Çünkü kimse ABD’yi geçemedi” dedi.
Bugüne kadar kimse geçememişse de artık Çin biraz önce saydığımız başarılarıyla bu hedefe herkesten çok yakın. ABD’li yetkililerin en büyük endişesi Çin’in Ay’a mürettebatlı yolculukları başlatıp bir Ay karakolu inşa etmesi ve Ay’daki kaynaklardan hak talep etmesi. Tıpkı bugün Güney Çin Denizi’nin tek sahibi olduğunu iddia edip o denizden geçen ülkeleri baskı altına aldığı gibi.
Çin’in Ay yörüngesindeki ilk mürettebatsız görevinin yürütülmesinde rol oynayan Ye “Çin’in 2030 yılına kadar uzayda küresel bir güç olacağını söylemek abartı olmaz” diyor. Bu iddiayı doğrular şekilde çarşamba günü üç taykonotu çöldeki bir fırlatma merkezinden yörüngeye fırlattılar. İkisi 30’lu yaşlarında olan taykonotlar Çin’in kendi uzay istasyonunda altı ay geçirecek. Yapacakları deneylerin bir kısmı Çin’i şimdiye kadarki en zorlu görevine hazırlamak: 2030’a kadar Ay’a taykonot indirmek.
Shenzhou-19 olarak adlandırılan bu misyon Çin’in de ekonomik sorunlar yaşadığı bir dönemde halkı bir nebze coşkulandırmayı amaçlıyordu. Misyonun komutanı Cai Xuzhe fırlatma öncesinde “Böyle büyük bir vatanda doğduğum için çok şanslıyım” dedi. Xuzhe misyonun tecrübeli taykonotu olmakla birlikte Çin’in 1990’lı yıllarda doğan genç nesliyle yolculuk yapıyor, ki bunlardan biri Çin’in ilk kadın uzay mühendisi Wang Haoze.
ABD uzay görevleri için özel şirketlerle anlaşma yaptı ama ilki, Peregrine, daha iniş yapamadan havada infilak etti. İkincisi, Odysseus, Peregrine’den daha şanslıydı. Hiç olmazsa iniş yapabildi ama onu da çok ters yaptığı için pek bir araştırması olamadı. ABD’nin uzayla ilgili yaşadığı bir diğer sorun da Boeing’in Starliner uzay aracıyla Uluslararası Uzay İstasyonu’na gidip mahsur kalan astronotlardı. Starliner geri getirilebildi, ama astronotlar gelecek yıla kadar uzay istasyonunda kalmaya devam edecek.
Yine de ABD’nin de gurur duyacağı bazı gelişmeler yaşanmadı değil. Mesela ABD’li milyarder Elon Musk’ın özel uzay şirketi Starship gibi devasa roketleri havada yakalayıp parçalanmadan yumuşak iniş yaptırabilecek Chopstick kol denen yeni bir yapı kurdu. Bu sayede maliyeti normalde cep yakacak Starship’i tekrar tekrar kullanmak mümkün olacak. Ama yetkililerin yeni korkusu da SpaceX’in tekel oluşturması.
Öte yanda Çin, Komünist Parti’nin sıkı kontrolü altında devlete bağlı uzay ajansıyla ilerleme kaydediyor. Bu şekilde özel şirketlere çok sınırlı rol verilmiş oluyor. Çinli yetkililer bu sistemin stratejik avantaj sağladığını söylüyor. Böylece merkezi karar alma mekanizması, hedefleri yıllar önceden belirliyor. Mühendislere kalansa kendilerine sağlanan ekipmanlarla istikrarlı bir şekilde çalışmak. Nihayetinde hedefleri belirleyen de bütçeyi ayarlayan da hükümet.
Çin’in uzay alanında artan özgüveni, tepeden gelen desteğin bir sonucu. Çin lideri Şi Cinping eylül ayında Beijing’de son Ay misyonunun temsilcileriyle bir araya gelerek çalışmalarını övdü, bilim insanlarından Çin’i bir an önce uzay gücüne dönüştürmelerini istedi. Oysa NASA bütçesini artırabilmek için Amerikan Kongresi önünde binbir türlü dil dökmek zorunda kalıyor.
Çin’in uzay alanındaki özgüveni hep böyle güçlü değildi. Ye zamanında birçok kişinin ilk başarılı denemeden sonra ileriye gitmek yerine aynı görevin tekrarlanmasını savunduğunu söyleyerek “Yerimizi bilelim” düşüncesinin hakim olduğunu anlattı. Ama Ye güvenli sularda yüzenleri ikna etmek için bu kez keşif aracını uzayın karanlık yüzüne göndermeyi teklif etmiş. İlerleme arzusu galip gelip, yeni görev de başarılı olunca uzay programı daha çok ilgi çeken bir program haline geldi.
Her iki ülkenin de amacı 2030 yılına kadar Ay’a insan göndermek. Bu artık sadece bir güç savaşı değil, işin içinde Ay’ın karanlık yüzünün sahip olduğu su ve oksijene dönüştürülebilecek buz gibi Ay üssü kurmak için gerekli kaynaklara sahip olması. NASA Başkanı Bill Nelson, bu yılın başlarında kongre oturumunda “Benim endişem Çin’in oraya bizden önce varıp ‘Burası bizim bölgemiz, uzak durun’ demesi” diye konuşmuştu.
Beijing şimdilik çalışmalarının tamamen barışçıl, tüm insanlığın yararına olacak şekilde yürütüldüğünü söylüyor. Çin haziran ayında Ay’dan kaya örnekleri getiren ilk ülke oldu ve kendi inceleme yaptıktan sonra bu örnekleri dünyanın diğer bölgelerindeki bilim insanlarıyla paylaşacağını söyledi. ABD de bu ülkelerden biri olmak istiyor ancak kendi koyduğu yasalar elini kolunu bağlıyor.
Çin Ay’dan getirdiği taşların devamında 2028’de Mars’tan toprak örnekleri toplayıp dünyaya getiren ilk ülke olmak istiyor. Muhtemelen bu hedefinde de şu anda gecikmeler yaşayan ve artan maliyetlerin altında ezilen ABD’yi geride bırakabilir.
ABD tüm bu zaman boyunca yerinde saymış sayılmaz. Aslında NASA’yı zorlayan şey, tek bir konuya odaklanmamaları. Birçok misyonu aynı anda fonluyorlar. Bu da bütçe sorununu ortaya çıkarıyor. Yoksa NASA’nın da James Webb Uzay Teleskobu son yıllarda çok ilginç buluşlara imza attı. Bir yıl önce de Psyche adlı altın ve platinle dolu olduğu düşünülen asteroide uzay sondası gönderildi.
Hem Çin için de her şey güllük gülistanlık değil. Mürettebatlı uzay görevi için hedef 2030 ama bu görev için tercih edilen Long March-10 roketi görevi yerine getirecek kadar ağır yük taşıyamayacak durumda. Yetkililer roket teknolojisinin gelişmesini bekleyene kadar görevi ertelemek yerine biri mürettebatı, diğeri de Ay’a iniş aracını taşıyacak iki Long March-10 roketi kullanmak. Bu plana göre roketler Ay yörüngesindeyken karmaşık bir kenetlenme manevrası gerçekleştirmeli. Ama Çinli yetkililer bunu başarabileceklerinden emin.