İsrail’den uyarı: Hizbullah için zaman daralıyor
Yapay zeka iş dünyasında köklü değişimlere yol açarken sadece insani dokunuş gerektiren mesleklerin gelecekte ayakta kalacağı öngörülüyor. Doç. Dr. Dicle Yurdakul yapay zekayla uyum sağlamanın önemine dikkat çekiyor.
Günümüzde hızla gelişen yapay zeka iş dünyasında köklü değişimlerin habercisi olarak karşımıza çıkıyor. İşlerin devinimi teknolojinin ve yapay zekanın hakimiyetiyle hızla dönüşürken bazı meslekler de bu dalgaya yenik düşüyor. Bu zorlu tabloyu çizen Doç. Dr. Dicle Yurdakul yapay zekanın etkisini ve gelecekte hangi iş kollarının ayakta kalabileceğini tüm ayrıntılarıyla anlattı.
Doç. Dr. Yurdakul’a göre montaj hatlarında ve fabrikalarda bir zamanlar yoğun insan gücü gerektiren işler artık makinelerle yürütülüyor. Otomasyon arttıkça daha karmaşık işleri de üstlenebilen algoritmalar ve yapay zeka yüklü robotlar üretim sektöründe insan gücünün yerine geçmeye başlamış durumda. Yurdakul çağrı merkezlerinde chatbotların yaygınlaşmasını buna örnek gösteriyor ve ekliyor: “Basit ve standart sorulara yanıt vermede chatbotlar devrede. Müşteri temsilcilerinin görevleri giderek bu sanal yardımcılara devrediliyor.”
Yapay zeka yalnızca üretim ya da müşteri hizmetleriyle sınırlı kalmıyor; finans ve muhasebe gibi alanlarda da yerini sağlamlaştırıyor. Veri girişi ve işlemeye dayalı işlerde hızla ön plana çıkan algoritmalar muhasebeciler ve finans çalışanlarının işlerini devralmaya başladı bile. Ancak Yurdakul rutin işlerin dışında kalan yaratıcı alanların hala insanlara bağlı kalabileceği görüşünde: “Resim, şiir, müzik ve video gibi alanlarda da üretken yapay zeka kullanılıyor. Dolayısıyla bu alanların geleceği de belirsiz.”
Ancak iş dünyasında yapay zekanın kolayca ele geçiremeyeceği bazı alanlar var. Doç. Dr. Yurdakul liderlik, motivasyon ve psikolojik danışmanlık gibi duygusal zeka gerektiren mesleklerin yapay zekanın kapsamına girmesinin beklenmediğini belirtiyor. Özellikle sağlık sektöründe empati ve insan dokunuşu önemli bir yere sahip. Hasta bakıcı ve hemşirelerin hastalarla kurduğu duygusal bağ bu mesleklerin insanlar tarafından yapılmaya devam etmesi gerektiğini gösteriyor. “Yapay zekaya hangi kararın daha doğru olduğunu sorabilirsiniz. Size mantıklı bir yanıt verebilir. Ancak bir ekibi motive etmek, liderlik etmek gibi yetenekleri yok. Bu nedenle insani dokunuş gerektiren meslekler hâlâ bizim elimizde kalacak gibi görünüyor” diye ekliyor.
Yapay zekanın gelişme hızı tahmin edilemeyecek bir noktada ilerliyor. Doç. Dr. Yurdakul beş yıl sonra gerçekleşmesini öngördüğü bir teknolojik yeniliğin birkaç ay gibi kısa bir süre içinde ortaya çıkabildiğini belirtiyor. Bu hızlı gelişim bazı mesleklerin güvende olduğu düşüncesini de sorgulatıyor. “Gelecekte mesleklerin tamamen güvende olduğunu varsaymak yanıltıcı olacaktır” diyen Yurdakul, yapay zekayla uyumlu bir iş hayatına adapte olmanın gerekliliğine vurgu yapıyor.
Yurdakul’un öngörüsüne göre yapay zeka insan iş gücünü zorlayacak olsa da tamamen ele geçirmesi mümkün değil. Önemli olan, mesleki becerileri yapay zeka ile güçlendirmek ve yeni gelişmelere ayak uydurabilmek. Bu noktada ebeveynlere de seslenen Yurdakul çocuklarını geleceğin kalıcı mesleklerine yönlendirmelerini öneriyor ve mesleklerin doğasının her geçen gün yeniden tanımlandığını hatırlatıyor.
Yapay zekanın iş dünyasındaki etkileri hızla artarken, bu teknolojik dönüşümün ardında insanın kendi gelişimini ve uyum becerisini nasıl kullanacağı, geleceğin meslek haritasını belirleyecek gibi görünüyor.