Güney Kore, Jürgen Klinsmann’ı kovdu
Güney Kore'nin ana muhalefet lideri Lee Jae Myung, sıkıyönetim ilan edildikten sonraki saatleri anlattı. Lee cumhurbaşkanının konuşmasını başta deepfake sanmış. Bazı milletvekilleri mecliste kalıyor çünkü yeni bir sıkıyönetim ilanından korkuyorlar.
Güney Kore’nin ana muhalefet partisinin lideri Lee Jae Myung, sıkıyönetim ilanının ardından spot ışıklarının altında parladı. Çünkü Lee, ordunun kuşattığı parlamento binasına girmek için çitlerin üstünden atladığı anları sosyal medyada canlı olarak yayınlamış ve büyük takdir toplamıştı. Şimdi o gün neler yaşadığını CNN International’a anlattı Lee. Meğer sıkıyönetim ilanını deepfake sanmış!
Ülkenin Cumhurbaşkanı Yoon Suk Yeol gece saatlerinde muhalefeti “Kuzey Kore sempatizanı” ilan ederek mecliste işlerin bir türlü yürümediğini söylemiş ve sıkıyönetim ilan etmişti. Tabii onun bu kararı çok geçmeden meclise gelen 190 milletvekilinin tamamının itirazıyla reddedildi.
Demokrat Parti’nin Genel Başkanı Lee, “O gece işimi bitirmiş, evimde eşimle birlikte yatakta uzanmış haldeydik. Sonra eşim bana bir YouTube videosu gösterdi ve ‘Cumhurbaşkanı sıkıyönetim ilan ediyor’ dedi” diye anlatıyor o gece olanları. “Ben de deepfake bu dedim. Deepfake olmalı yani. Gerçek olmasının imkanı yok” diye konuşmasına devam eden Lee “Ama videoyu izlediğimde cumhurbaşkanı cidden sıkıyönetim ilan ediyordu. Yine de kendime ‘Bu uydurma, sahte olmalı’ diye düşündüm” diyor.
Yapay zekanın desteğini alan internet kullanıcıları bir kişinin yüzünü başka bir insanın videosuna aktararak hiç söylemediği ya da yapmadığı şeyleri yapmasını sağlayabilir. İşte buna deepfake deniyor. Deepfake teknolojisi sadece son bir yıl içinde öyle bir ilerleme kaydetti ki bu görüntülerin gerçek olup olmadığını ayırt etmek her gün biraz daha zorlaşıyor. Kimileri deepfake’i sesinin kısılmasının önüne geçmek için kullanıyor. Örneğin Pakistan’ın eski Başbakanı İmran Han hapiste olmasına rağmen bu şekilde seçimlere dahil olabilmişti.
Lee 2022 cumhurbaşkanlığı yarışında Yoon’un rakibiydi ve seçimi kıl payı Yoon’a kaptırmıştı. Güney Kore son 40 yıldır halkın her haksızlık durumunda sokağa döküldüğü bir ülke olmasıyla dinamik bir demokrasiye dönüştü. Tüm bunlar kanlı diktatörlük döneminin ardından mümkün oldu, yeni bir sıkıyönetim o dönemi hatırlatmaktan başka bir işe yaramayacaktı. Lee’yi bunun bir deepfake olduğunu düşünmeye iten de tam bu sebepti.
Sıkıyönetim ilanından hemen sonra bir saat içinde Seul’deki parlamento binasına koşan Lee, Telegram grubundaki diğer parti üyelerinden de hemen meclise gelmelerini istedi. Ancak meclise vardığında askerlerin ana binayı abluka altına aldığını ve askeri helikopterlerin de meclis binasının üstünde dolaştığını görmüştü. Bunun üstüne Lee çareyi çitten tırmanmakta buldu. O sırada da canlı yayındaydı. Bu görüntüler sosyal medya platformu X’ye milyonlarca görüntülenme aldı.
Bu arada o gece meclise gidip oy veren çoğu milletvekili binadan ayrılmaya cesaret edememiş. Bunlardan biri de muhalif milletvekili Kang Sun Woo’ymuş. Kang CNN International’a “Sıkıyönetim ilanı başarısız olduğu için Yoon’un bir kez daha sıkıyönetim ilan etmesinden endişeleniyoruz. Bu yüzden de eve giymeyip burada kalıyoruz. Mecliste uyuyor, yemek yiyoruz, bazı meslektaşlarımız burada yıkanıyor” diye anlattı.
Sıkıyönetim ilanından beri ülkenin tamamı üst düzey yetkililerden istifasını istiyor. İstifası istenenlerin başında Yoon ve Savunma Bakanı Kim Yong Hyun geliyor. Kim dün istifasını vererek salı geceki krizden kendisini sorumlu tuttuğunu söylemişti. Bazı iddialara göre sıkıyönetim fikrini Yoon’un aklına Kim sokmuştu. Ancak Kim bu iddialarla ilgili yorum yapmadı. Kim’in yerine Güney Kore’nin Suudi Arabistan büyükelçisi olarak görev yapan emekli general Choi Byung Hyuk getiriliyor.
Yonhap haber ajansına göre Yoon’un azlini talep eden yasa tasarısı meclise sunuldu. Oylama cuma ya da cumartesi günü yapılacak. Meclisin 300 üyesinden 200’ü lehte oy kullanırsa yasa meclisten geçer. Kabul edilirse karar Anayasa Mahkemesi’ne gidecek. En az altı yargıcın azil kararını onaylaması gerekecek.
Güney Kore’nin anayasasına göre cumhurbaşkanı azil kararı sonuçlanana kadar yetkilerini kullanamayacak. Geçici olarak başbakan onun yerine görev yapacak.