Zahrad’dan Bi’ Âlem Gigo: Olağanüstü güzellikte bir şiir karakteri Gigo’nun seyir defteri

24 Aralık 2024

İstanbullu Ermeni şair Zahrad’ın 'Bi’ Âlem Gigo'daki zekâ dolu şiirlerinde olağanüstü bir ışıltıyla kendini var ediyor Gigo karakteri. Ohannes Şaşkal'a göre Gigo figürü, şairin bir nevi ‘öteki’ne duyduğu empatinin şefkate dönüşmüş halidir.

Zahrad

Gigo, insana ve doğaya dost bir karakter olarak yer alır Zahrad’ın şiirlerinde. Eğlencelidir Gigo, hüzünlüdür, yer yer güldürür, yer yer muziptir, yer yer evsiz, hayal dolu ve nüktedan.

Alt tabakadan insanların gündelik hayatlarını, sorunlarını, heves ve mutluluklarını temsil eder Gigo. Yokluk ve yoksullukla olan imtihanı hiçbir zaman bitmez, her zaman kendi varlığının ve sınıfının farkındadır. Hayattan zevk almaya çabalar, hayatı ciddiye almaz yer yer, dalga geçer. Evi bazen bulutların üzerine kuruludur, bazen sise sarılarak geceyi sabah eder. Ama kış geceleri ve soğuk amansızdır, yağmur ve kar aman vermez Gigo’nun geldiği sınıfa.

Gigo avuç açmaz, aman dilenmez, güneşle toprak arasındaki yerini sever, kediler alır kucağına, onların mırıltılarıyla mutlu olur. Zahrad’ın zekâ dolu şiirlerinde olağanüstü bir ışıltıyla kendini var eder Gigo. Bir şiir karakteri olmak kolay değil nihayetinde. Edebiyat tarihimizden biraz Bekçi Murtaza karakterine yakın görürüm Gigo’yu.

‘Müsü Gigo’ olmak ister bazen; çalışmanın, üretmenin emeğiyle geçinmenin insanıdır Gigo. Daha güzel bir hayatı, saygıyı ve görülmeyi istemektedir; bundan dolayı “Müsü Gigo” olmak ister bazen. Bazen avare kasnağı gibi dolaşır bazen eli iş tutar. Gigo’nun aldığı ile verdiği arasındaki denge düzensizdir. Pantolonundaki renk renk yamalardan tanıyabilirsiniz onu.

“Ne sandınız
Bayraklarla donatılmış bir yolcu gemisi mi?
Yoksa alacalı bulacalı sirk çadırı mı?
Siz Gigo’nun kıçını ne sandınız?
– On – on iki parça renk yama –
Uluslararası konferans mı sandınız?”

‘Bi’ Âlem Gigo’ adından da anlaşılacağı üzere sahiden âlemdir. Eşitlikçidir, horlanıp dışlanmak istemez Gigo. Öyle süslü mekanların, fiyakalı eğlencelerin içinde yer almak değildir gayesi, başını sokacak bir damı olsun ister Gigo. İster ki başını soktuğu dam her yağmurda damlamasın.

Zahrad’ın şiirlerini Ermenice aslından çeviren Ohannes Şaşkal, kitabın girişinde şaire, döneme ve Gigo’ya dair ayrıntılı bir yazı kaleme almış. “Diyebiliriz ki Gigo figürü, şairin bir nevî ‘öteki’ne duyduğu empatinin şefkate dönüşmüş halidir” diyor Şaşkal.

Çevirmen Şaşkal, denemeci ve yazar olan Yervant Azadyan’dan yaptığı alıntıda Zahrad ve Gigo’ya dair şunları not düşmüş girişteki yazısına:

“Gigo, şairin alter-egosudur, onun zevklerinin, arzularının, düşlerinin, sevinçlerinin… bazen de oyuncağıdır onun ya da kuklası. (…) Gigo acı çeker, sevdalanır, hasret çeker; gelgelelim en çok da düyna hallerini anlamakta zorluk çeker.”

İKİ ŞAİR, İKİ ŞİİR

Sunay Akın’ın ‘Şiiriçi hatlar vapuru’ şiirinde Nâzım Hikmet, Can Yücel, Attila İlhan, Edip Cansever, Orhan Veli ve Cemal Süreya vapurlarını okuruz.
Zahra’ın ‘Bi’ Âlem Gigo’ kitabındaki (Vapur hizmeti’ şiirinde ise Taniel Varujan, Misak Medzarents, Bedros Turyan, Vahan Tekeyan, Rupen Sevak, Mateos Zarifyan vupurları sıralanır.

Bu iki şiir farklı dönemlerde, farklı dillerde, farklı şairler tarafından yazılmış olsa da izlek olarak neredeyse birbirinin devamı gibidir.

İki şairimizin şiirlerinden birer bölüm alarak benzerliği özetleyebiliriz:

Orhan Veli vapuru
evlerine taşırken
telaş içindeki insanları
küpeştesinden atılan
simitleri kapışır
martı kuşları

***

Misak Medzarents vapuru usulca
Süzülür sisin tülü içinde
Konuksever bir iskele seçer
Ve pelesenk ve haşişle
Pruva ve direkleri mesheder
Bekler yolcuların teşrifini

Ohannes Şaşkal’la bu iki şiirdeki izlek kardeşliğini konuştuğumda, dönem ve dil olarak iki şairin birbirini okuma ve esinlenme olanağının olmadığı söyledi. Farklı dönemlerde, farklı dilde yazan iki şairin neredeyse aynı izlek üzerinden oluşturduğu bu iki şiir arasındaki benzerlik, edebiyat tarihimize zenginlik, şiirimize bir çeşni ve güzellik katıyor.

Kitap boyunca Zahrad’ın siyah beyaz ve renkli desenleri de karşılıyor bizi. ‘Şarkı gibi’ şiirinin el yazısı eskizinin de yer aldığı kitabın girişinde Zahrad’ın uzun bir özgeçmişi var.

Her okur Gigo’dan bir parça bulacaktır kendinde mutlaka. Bugün yaşasa kimbilir ne işler açardı başına Gigo. Zahrad nerelerde dolaştırırdı şiir kişisini?

“Nice niceleri
tırmandı bu basamakları
İçlerinden Gigo öldü bir tek

Daha niceleri
tırmanacak bu basamakları
Ama Gigo bir daha ölmeyecek”

Bi’ Âlem Gigo
Zahrad
Çeviren: Ohannes Şaşkal
Aras Yayınları, 2024
şiir, 88 sayfa.

  • 1

10Haber bültenine üye olun, gündem özeti her sabah mailinize gelsin.