Marmara Denizi Silivri açıklarında meydana gelen 6,2 büyüklüğündeki depremde İstanbul genelinde yedi bina hasar gördü. Fatih ilçesindeki üç bina yapı güvenliği gerekçesiyle belediye ekiplerince mühürlenerek tahliye edildi.
Marmara Denizi Silivri açıklarında meydana gelen 6,2 büyüklüğündeki depremde İstanbul genelinde yedi bina hasar gördü. Fatih ilçesindeki üç bina, yapı güvenliği gerekçesiyle belediye ekiplerince mühürlenerek tahliye edildi.
Bunun üzerine Fatih Belediyesi Yapı Kontrol Müdürlüğü ekipleri tarafından Atik Ali Mahallesinde bulunan bir bina, İskenderpaşa Mahallesi’nde bulunan iki bina mühürlenerek boşaltıldı.
Apartmanın boşaltıldığını söyleyen İskenderpaşa Mahallesi Muhtarı Fikret Saral “İskender Paşa Mahallesi Muhtarıyım. Dün konuyu Kaymakam Beyimize, Belediye Başkanımıza, Zabıta Müdürlüğümüze ve AFAD’a bildirdik. Onlarda geldi ve apartmanı boşalttık. Apartmanda kimse kalmadı. Zabıta müdürlüğümüzde çevre korumasını aldı. Bir elektriği kestirdik, iki doğalgazı kestirdik ve üç binaya gelen suyu kestik. Şu anda belediye ve Valiliğimiz emirliğinde binanın acilen yıkılmasını istiyoruz” dedi.
Boşaltılan binalarda kolonlarda çatlama olduğunu söyleyen bina sakini Mahmut Ünal, “Kolonlarda çatlama var dediler. Ondan sonra zabıta geldi. Onları evden çıkardılar. İki aile oturuyordu” şeklinde konuştu.
Atik Ali Paşa Mahallesi’nde hasar alan bina ve İskenderpaşa Mahallesi’ndeki iki bina arasında oluşan çatlak dron ile görüntülendi.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, 6,2 büyüklüğündeki deprem sonrası en çok Avcılar, Esenler ve Bahçelievler’den ihbar aldıklarını belirterek, “Toplamda 83 binamızın az hasarlı olduğunu tespit ettik.” dedi.
Kurum, tüm ekiplerinin İstanbul’un her noktasında yoğun şekilde çalıştıklarını belirterek, “Şu ana kadar İstanbul, Bursa, Balıkesir, Tekirdağ ve Yalova’daki vatandaşlarımızdan toplamda 1756 hasar ihbarı aldık. İstanbul’daki ihbarların yaklaşık yüzde 80’i Avrupa, yüzde 20’si Anadolu Yakası’nda toplanıyor. En çok ihbar gelen ilçelerimizden ilk üçü; Avcılar, Esenler ve Bahçelievler. Bu ilçelerimizden diğer ilçelere nazaran daha fazla yoğun talep geldi. Oradaki kaymakamlarımız, afet koordinasyon ilçe müdürlüklerimizle irtibat halinde süreci yürütüyoruz. Bu ihbarların 1467’sinde bu deprem nedeniyle herhangi bir yapı hasarı oluşmadığını gördük. Bugüne kadar gelen talepler doğrultusunda toplamda 83 binamızın az hasarlı olduğunu tespit ettik.” ifadesini kullandı.
İnceleme ve tespitler için Anadolu’nun dört bir yanından gelenlerle birlikte ekip sayısını artırdıklarını söyleyen Kurum, “İstanbul’umuzdaki 28 bin 538 kamu yapısına dair tespitlerimiz devam ediyor. 36 öğrenci yurdumuzla ilgili tespitleri yaptığımızı, bu yurtlarda herhangi bir risk bulmadığımızı ifade etmiştim. Şu anda arkadaşlarımız hastanelerimizi de hızlı bir şekilde tarıyor.” diye konuştu.
Kurum, “Yapmış olduğumuz hasar tespit çalışmasından çıkan sonuçlar, önceden bu yana sayılarını sürekli paylaştığım İstanbul Risk Tespit Raporumuzu güncelleyecek. Bu bizim için gerçek bir veri olacak, yapacağımız tüm dönüşüm projelerine de temel teşkil edecek. Tespitlerimizi İstanbul adına, İstanbulluların geleceği adına çok önemsiyoruz. Sahadan aldığımız verileri ilçe ilçe, mahalle mahalle inceleyeceğiz.” dedi.
Sorunları giderme adına çalışmaya devam edeceklerinin altını çizen Kurum, “İstanbul’un en büyük gerçeği, acilen cevap verilmesi gereken sorunu depremdir. İstanbul’umuz, deprem dönüşümünün her zaman en önemli odak noktası olmuştur, kalbidir bu manada. Bu sorun, asla sümen altı edilemez, asla ve asla ertelenemez. İstanbul’daki yapı stokunun bir dakika, bir saniye bile kayba tahammülü yoktur. Devletimiz, 2012’den beri bu manada tüm imkanlarını milleti için seferber etmiştir.” açıklamasında bulundu.
Kurum, bu dönüşüm yapılmaz ve binalar sağlam hale getirilmezse İstanbul’un geleceğinin tehdit altında olduğunu ifade ederek, “Vakit daralmakta, İstanbul günden güne sıkışmaktadır. Bunu bilim insanlarımız, hocalarımız söylüyor. Allah korusun İstanbul depremi herhangi bir afet değil, Türkiye’nin bağımsızlığını dahi etkileyecek milli güvenlik meselesidir.” dedi.
“Artık hep birlikte seferberlik vaktidir.” diyen Kurum, “16 milyon İstanbullunun canının ve geleceğinin söz konusu olduğu bir yerde başka bir gündeme gerek yoktur ve asla olamaz. Bugün hep birlikte Rabbimize şükürler ediyoruz ki can kaybı ve yaralımızın olmadığı, binalarımızın yıkılmadığı bir depremi yaşadık. Bu hepimiz için bir uyarı. Bu uyarıyı dikkate almak mecburiyetindeyiz.” ifadesini kullandı.
Kurum, Bakanlık olarak sosyal konut yapmaya, kentsel dönüşüm projelerini vatandaşlarla birlikte gerçekleştirmeye, belediyeler ve vatandaşlardan gelen talepleri karşılamaya devam edeceklerini dile getirdi.
Herkesi, İstanbul’un dönüşüm seferberliğine destek vermeye davet eden Kurum, tüm İstanbullulara “geçmiş olsun” dileklerini yineleyerek, konuşmasını sonlandırdı.