Alzheimer hastalığına karşı zona aşısı yaptırmanız tavsiye edilse şaşırır mısınız? Şaşırmayın, sinir dokusunu ‘seven’ bazı virüs ve bakterilerin Alzheimer’i tetiklediği biliniyor.
Sinir dokusunu ‘seven’ bazı virüs ve bakterilerin Alzheimer’i tetiklediği biliniyordu. Bu listeye zonaya yol açan ‘varicella zoster’ virüsü de girdi. Yetişkinlerin zona aşısı yaptırması, demansa karşı etkili.
Türkiye Alzheimer Derneği Tıbbi Kurul Başkanı Prof. Dr. Başar Bilgiç zona virüsünün yanısıra aynı grupta yer alan, uçuk virüsü olarak bilinen herpes simpleksin sinir dokusunu sevdiğini, içine yerleşerek sessiz kalarak yaşayabildiğini söyledi. Yani uçuk geçirmek de Alzheimer riskini artırıyor.
Bilgiç virüslerin bunu tam olarak nasıl yaptığının henüz bilinmediğini söyledi: “Ama inflamasyona (yangı) neden oluyorlar. İnflamasyonsa, Alzheimer hastalığında görülen amiloid adlı proteinin birikimini kolaylaştırıyor.”
Alzheimer riskini artıran bir mikroorganizma daha var. Diş eti iltihabına yol açan porphyromonas gingivalis bakterisi. Bu bakteri de kan dolaşımına geçerek ağız dışına çıkabiliyor, beyine kadar ulaşabiliyor. Porphyromonas gingivalisin Alzheimer’a hangi mekanizmayla yol açtığı henüz net olmasa da hastalarla yapılan farklı çalışmalarda ikisi arasındaki ilişki gösterildi. Özetle bakteriden kaynaklanan dişeti iltihabı, bunama riskini de artırıyor.
Zonaya gelince, çoğunlukla su çiçeği (varicella zoster) geçiren bireylerde virüs vücutta uykuya geçiyor. Bağışıklığın düşmesini fırsat bilip, yeniden aktif oluyor ve zona yapıyor. Çok ağrılı seyreden zona, bağışıklık sisteminin zayıflamasını fırsat bilip ortaya çıkıyor. Özellikle ileri yaş gruplarını etkiliyor.
Zona aşısının koruyucu etkisine gelince, nisanda Nature’de yayınlanan Galler’de yapılmış tam da buna odaklanmıştı. Araştırmacılar aşılılarla (yedi yıl önce aşılanan) aşısızları karşılaştırmış. Aşılıların aşısızlara göre yüzde 20 daha düşük düzeyde Alzheimer tanısı aldığı görülmüş. Araştırmanın ilginç bir bulgusu daha var: Aşının koruyucu etkisi kadınlarda daha güçlüydü. Hemen ekleyelim, Alzheimer hastalarının üçte ikisi kadın.
Bilgiç aslında zona olmamak için aşılama programına girenlere böyle bir ‘piyango’ çıktığını söyledi: “Bu yeni bir bilgi olduğu için aşı Alzheimer’den korunma stratejilerine henüz girmedi. Ama ben ‘Kişisel olarak ne yapabilirim?’ diye soranlara zona aşısı yaptırmalarını öneriyorum. Aşılanmak bir taşla iki kuş vurmak gibi.
Türkiye’de zona aşısı var. Ancak ücretli. Umarım Sağlık Bakanlığı’mız Birleşik Krallık’ta olduğu gibi yaşlılara (hatta bence orta yaşta bile olabilir) ücretsiz zona aşılamasını getirir.”
Merak edilen konulardan biri de Covid-19’un bunama riskini artırıp artırmayacağı. Bilgiç, “Covid-19’a yol açan virüs SARS-CoV-2 de sinir dokusunu seviyor. Bu nedenle Alzheimer riskini artırması çok da sürpriz olmaz. Önümüzdeki yıllarda covid aşılarının da koruyucu etkisi (Alzheimer üzerine) netliğe kavuşacaktır” dedi.
Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Esin Davutoğlu Şenol, dünya nüfusunun yüzde 99,5’inin su çiçeğiyle (varicella zoster virüsü) karşılaştığını belirterek, “Suçiçeği geçirmiş nüfusun üçte biri zona geçirme potansiyeline sahip. Bu oran 50 yaşından sonra yüzde 40, 70-80 yaşlarında ise yüzde 50’ye kadar çıkıyor” dedi.
Zona günlerce, şiddetli ağrılara yol açabildiği gibi örneğin iki gözü tutarak ciddi komplikasyonlara da neden olabiliyor.
Şenol bu ağır seyri nedeniyle aşısının yaşlanma programlarının önemli bir bileşeni kabul edilmeye başlandığını söyledi:
“İyi bir yaşlanma ve fonksiyonel bir ömür için aşılar çok mühim. Zona aynı zamanda damar sisteminizde de inflamasyon oluşturuyor. İnflamasyon inme ve kalp krizi risklerini artırıyor. Demansı da azalttığı gösterilen zona aşısı, iyi yaşlanma programlarının bir parçası.
50 yaş üzerindeki herkes, bağışıklığı kırılmış (zona olmak da bunu gösteriyor) olanların iki doz halinde aşıyı olmasını öneriyoruz. Dozların iki ay arayla yapılmasını tercih ediyoruz ama altı ay ara da olabilir.
İnaktif bir aşı olduğu için diğer aşılarla birlikte yapılabilir.”
Zona geçirmek bağışıklık kazandırmıyor. Tekrar tekrar zona olabilirsiniz. Bu yüzden zona geçirenlerin de aşılanması öneriliyor. Ayrıca kemoterapi alanlar, kan hücreleriyle ilgili kötü huylu hastalıkları olanlar, romatizmal hastalıkları nedeniyle ilaç kullananlar, organ ve kök hücre nakilliler aşılanması önerilen diğer gruplar.