Einstein’in Roosevelt’e yazdığı atom bombası mektubu satışa çıkıyor: Hedef dört milyon dolar
Eski ABD başkanı Trump'ı hedef alan suikast girişimi ABD'nin kanlı geçmişini hatırlattı. Tiyatro izlerken vurulan Lincoln, seçim kampanyası sırasında öldürülen Kennedy, mitingde vurulan Roosevelt, konuşma yaptıktan sonra vurulan Reagan...
Cumhuriyetçilerin kasımdaki seçimde adayı olarak öne sürdüğü Donald Trump’a düzenlenen suikast girişimi başkanlığa talip adayların her daim karşı karşıya olduğu tehdidin altını çiziyor. Joe Biden ABD’nin 46’ncı başkanı ve seleflerinden dördü görevdeyken öldürüldü. Şimdiye kadarsa Amerikan siyasi sahnesinde 15 suikast ve suikast girişimi yaşandı. Ölümle sonuçlanan son suikast, filmlere ve kitaplara da konu olan 1963’teki John F. Kennedy suikastıydı. Trump’ın başarısız suikast girişimine kadar da 1981’de Ronald Reagan suikastı son başarısız girişim olmuştu. İşte tüm bunlar Trump’a düzenlenen başarısız suikastla hatırlandı.
Saldırı sırasında mitingde olan Joseph Meyn CNN International’a “JFK, Ronald F. Kennedy, Martin Luther King… Reagan’ın hayatına kastettiniz, şimdi de Trump’a suikast düzenlediniz. Bu çok saçma. Siyaset birilerinin her şeyi kazanıp diğerinin her şeyi kaybettiği sıfır toplamlı bir oyun olmamalı” dedi.
Amerikan siyaseti bugüne kadar ilginç suikastlara ve suikast girişimlerine sahne oldu. Öne çıkan suikastları suikast girişimlerini bir hatırlayalım mı?
ABD’nin 16’ncı Başkanı olan Abraham Lincoln suikasta kurban giden ilk ABD başkanıydı. Tarihler 14 Nisan 1865’i gösterdiğinde Washington D.C.’deki Fords Theatre’da tanınmış bir oyuncu ve Konfederasyon sempatizanı olan John Wilkes Booth’un saldırısına uğradı. Booth’un esas planı Lincoln’u kaçırıp Konfederasyon mahkumlarının serbest bırakılması için esir almaktı. Ne var ki 11 Nisan 1865’te Lincoln’un siyahilerin oy kullanma hakkını savunduğu konuşmayı duyunca kararını değiştirip suikast kararı almıştı.
Böylece Lincoln, eşi Mary ve iki misafiri Ford’s Theatre’ın locasında o geceki oyunu izlerken Booth arkadan yaklaşıp 44 kalibreli Derringer tabancasıyla Lincoln’u ağır yaraladı. Başkan dokuz saat komada kaldıktan sonra 15 Nisan’da öldü. Yazar Lee David, Lincoln’un öldükten sonra yüzünde beliren huzuru şöyle anlatmıştı: “Muhtemelen dört yıl sonra ilk kez yüzünde huzurlu bir ifade belirmişti.”
Öyle ya da böyle komplo başarısız olmuştu. Booth 12 günlük bir kaçışın ardından 26 Nisan 1865’te Birlik Ordusu tarafından Virginia’daki bir çiftlikte bulunmuştu.
Bu arada burada ufak bir parantez açalım. ABD Temsilciler Meclisi Başkanı Mike Johnson, Trump saldırısının ardından Lincoln’u hatırlattı. NBC’nin Today programına konuk olan Johnson modern Amerikan tarihinde “Lincoln’den beri medya, Hollywood, siyasetçiler ve hatta hukuk sistemi tarafından bu kadar kötülenen ve zulüm gören başka figür yoktur” dedi.
1960’lar ve 1970’lerin başı, ABD’nin siyaset sahnesini kana bulayan dönemlerdi. Tarihler 1968’i gösterdiğinde senatör ve ABD Başsavcısı Robert F. Kennedy Los Angeles’teki Ambassador Hotel’de konuşma yaptıktan hemen sonra vurularak öldürülmüştü. Oysa kısa süre öncesinde Demokrat ön seçimlerini kazanmıştı.
Beş yıl öncesine gidelim. ABD Başkanı John F. Kennedy de 1964’teki seçimler için destek toplamak amacıyla 1963 yılındaDallas’ı ziyaret ettiği sırada araba hareket halindeyken Lee Harvey Oswald tarafından vurularak öldürülmüştü. Suikast Amerikan halkını öyle şok etmişti ki yıllarca birçok komplo teorisi ortaya atıldı, konu hakkında onlarca kitap yazıldı, filmler çekildi. Kennedy laneti böyle doğdu.
Robert F. Kennedy’nin oğlu Robert F. Kennedy Jr. şu an başkanlık seçimlerinde bağımsız aday. Lanetin yeniden hortlamaması için Gizli Servis’ten koruma talep etse de olumlu yanıt almadı. Zaten Gizli Servis tarafından korunan Trump örneği Gizli Servis’in sağladığı korumanın yetersiz kaldığını gözler önüne seriyor.
Theodore Roosevelt de 1912 başkanlık seçimlerinde Progressive Party adayı olduğu dönemde suikast girişimine uğramıştı. 14 Ekim 1912’de Milwaukee’de kampanyasını yürütürken John Schrank adında bir kişinin saldırısına uğramıştı. Roosevelt göğsünden vurulmuş ama cebindeki katlanmış konuşma metni ve metal gözlük kılıfı, merminin hızını azaltarak hayatını kurtarmıştı.
Kalabalığa iyi olduğunu söyleyen Roosevelt, Schrank’ın zarar görmemesini istemiş ve yarasına rağmen planlanan konuşmasını gerçekleştirmişti. Bu konuşma 84 dakika sürmüştü. Daha sonra doktorlar merminin akciğerlerine ulaşmadığını ve çıkarmanın daha tehlikeli olacağını belirtmişti. İki hafta dinlendikten sonra kampanyasına devam eden Roosevelt seçimleri Woodrow Wilson’a kaybetmişti.
Schrank’a ne mi olmuştu? Duruşmada akli dengesinin yerinde olmadığı kararına varılmış, akıl hastanesine kapatılmıştı.
Suikast girişimine uğrayan bir diğer isim de Ronald Reagan’dı. 30 Mart 1981’de Washington Hilton Oteli’nde konuşma yaptıktan sonra limuzinine dönerken John Hinckley Jr.’ın attığı altı el ateşle vurulmuştu Reagan. Mermi limuzinden sekerek Reagan’ın sol koltuk altına isabet etmiş, kaburgası kırılmış, akciğeri delinmiş ve ciddi iç kanama yaşamıştı. George Washington Üniversite Hastanesi’ne ulaştığında “ölüme çok yakındı” ama girdiği acil ameliyatla durumu stabil hale gelmiş, 11 Nisan’da da hastaneden taburcu edilmişti.
Saldırıda Reagan dışında Beyaz Saray Basın Sekreteri James Brady, Gizli Servis ajanı Tim McCarthy ve polis memuru Thomas Delahanty yaralanmıştı. Üçü de hayatta kaldı ama Brady’nin o dönem yaşadığı beyin hasarı sekreteri kalıcı olarak sakat bırakmıştı.
Hinckley’nin saldırıyı gerçekleştirme sebebiyse ilginçti: Robert de Niro’nun başrolde olduğu Taxi Driver’da gördüğü oyuncu Jodie Foster’ı etkilemek için Reagan’ı öldürmeye kalkışmıştı. Akli dengesinin yerinde olmadığına karar verilince akıl hastanesine kapatılmıştı.