Navalni öldü, trajedisi sürüyor: Gizli gömmek için annesini tehdit etmişler
Blinken Çin ziyaretini sonlandırdı. ABD'li bakanın ziyaretinde Rusya'dan yapay zekaya ve Çin ürünlerine kadar birçok konu öne çıkarken taraflar hükümetler arası diyalog toplantısında anlaşmaya vardı. Blinken daha sonra Çin'i yaptırımla tehdit etti.
Dünyanın gözü Gazze’deyken Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) esas ajandası Çin üzerinden ilerlemeye devam ediyor. Bir takım temasların sürdüğü taraflar bugün de Çin’in başkenti Beijing’de bir araya geldiler. ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken’ın Çin ziyareti geçtiğimiz senekinden biraz daha sert tonlu geçti. Bu ziyaretin atmosferinin biraz daha zorlu geçeceği ABD Hazine Bakanı Janet Yellen’ın sesini yükselttiği ay başındaki ziyaretinden belliydi. Blinken’ın Çin görüşmelerinin ana çerçevesi, Beijing’in Rusya’ya askeri desteği, TikTok yasası ve ihracat fazlası ürünlerin ABD ekonomisini soktuğu zorlu durum.
ABD Dışişleri Bakanı Blinken, Cuma günkü Çin görüşmesinde Beijing’in Rusya’ya askeri desteğine dair Washington’un artan endişelerini dile getirdi. Blinken, Beijing’de Çin’in en üst düzey diplomatı Dışişleri Bakanı Wang Yi ile beş buçuk saat süren görüşmelerinde konuyu gündeme getirdi. Blinken Cuma günü ziyaretinin sonunda düzenlediği basın toplantısında Çin’in resmi adı olan Çin Halk Cumhuriyeti’ni kullanarak “ÇHC’nin Rusya’nın Ukrayna’ya karşı yürüttüğü acımasız saldırı savaşına güç sağlayan bileşenler sağlamasına ilişkin ciddi endişelerimizi yineledim” ifadelerini kullandı. Reuters’ın aktardığına göre ziyarette, ABD’nin ucuz Çin ürünleri konusundaki şikayetleri, Tayvan ve Güney Çin Denizi’ndeki gerilimler gibi tartışmalı konularda çok az ilerleme sağlandı. Bunun yerine her iki taraf da pragmatik konulara odaklanıyor. Moskova ile “sınır tanımayan” ortaklığına rağmen Çin, Rusya’nın Ukrayna’daki savaşı için silah sağlamaktan uzak durdu, ancak Blinken, “çift kullanımlı” olarak adlandırılan malların tedarikinin “Ukrayna’da önemli bir etkiye sahip olduğunu” ve Rusya’nın Avrupa’daki diğer ülkeler için oluşturduğu tehdidi artırdığını söyledi.
Wang daha önce Blinken’e söylediklerinde Çin-ABD ilişkilerinin bir düzeyde istikrara kavuştuğunu ancak “ilişkideki olumsuz faktörlerin artarak devam ettiğini” söyledi. Wang ayrıca ABD’nin Çin’in ekonomisini, ticaretini, bilim ve teknolojisini bastırmak için “sonu gelmeyen” önlemler aldığını söyledi. Wang, “İlişkiler her türlü aksaklıkla karşı karşıya. Çin’in meşru kalkınma hakları makul olmayan bir şekilde bastırıldı ve temel çıkarlarımız zorluklarla karşı karşıya” dedi.
Reuters’ın aktardığına göre beş saatten fazla süren görüşme sonrası açıklamalarda bulunan ABD’li bakan, Çin’in Rusya desteği nedeniyle bir yaptırımın uygulanıp uygulanmayacağı yönündeki soruyu yanıtsız bıraktı. ABD’li yetkililer, dönemin Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi’nin 2022’de Tayvan’a yaptığı ziyaret ve ABD’nin Şubat 2023’te şüpheli bir Çin gözetleme balonunu düşürmesiyle sarsılan ilişkiler istikrara kavuşsa bile, bu tür yardımların iyileşme sürecinde olarak anılan ilişkilere zarar verme riski taşıdığını söylüyor.
Çin, herhangi bir tarafa silah sağlamadığını ve “Ukrayna krizinin üreticisi ya da taraflarından biri olmadığı” konusunda ısrarcı. Bununla birlikte, Çin ve Rusya arasındaki normal ticaretin kesintiye uğramaması ya da kısıtlanmaması gerektiği de Çinli yetkililerin söyledikleri arasında. Wang ile görüşmesinin yanı sıra Çin Devlet Başkanı Şi Cinping ile de bir araya gelen Blinken, Beijing’in ABD’nin ekonomik kalkınmasını engellediği yönündeki endişelerini yineledi. Şi, “Bu, Çin-ABD ilişkilerinin gerçekten istikrara kavuşması, gelişmesi ve ilerlemesi için tıpkı gömleğin ilk düğmesinin iliklenmesi gibi ele alınması gereken temel bir meseledir” ifadelerini kullandı.
Şi, ABD Dışişleri Bakanı Blinken ile görüşmesinde, Washington yönetiminin Çin’in kalkınmasını olumlu açıdan değerlendirmesini, rakip değil ortak görmesini istediklerini vurguladı.
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken’ın, Çin’e yaptığı resmi ziyaretteki temaslarının ardından iki ülkenin 5 madde üzerinde anlaşmaya vardığı bildirildi. Çin Dışişleri Bakanlığının açıklamasına göre taraflar, iki ülke ilişkilerini, ABD Başkanı Joe Biden ile Çin Devlet Başkanı Şi Cinping’in Kasım 2023’te San Francisco’da yaptığı görüşmede vardıkları anlayış birliğine uygun olarak ve iki liderin rehberliğinde geliştirme konusunda anlaştı. Her düzeyde üst düzey görüşme ve temasları sürdürme konusunda hemfikir olarak taraflar, yeniden başlatılan ve yeni kurulan diplomatik, ekonomik, finansal ve ticari istişare mekanizmalarını, iki ülke orduları arasındaki iletişimi ve uyuşturucuyla mücadele, iklim değişikliği ve yapay zeka ortak çalışma gruplarının faaliyetini sürdüreceklerini bildirdi.
Bakanlık açıklamasına göre, ABD Dışişleri Bakanı Blinken da kabulde, Şi ile Biden’ın görüşmesinden bu yana ikili ilişkiler, uyuşturucuyla mücadele, yapay zeka ve insani etkileşimler konusunda önemli ilerlemeler sağladıklarını dile getirdi. Blinken, bugün dünyanın karşı karşıya bulunduğu sorunların çokluğu ve karmaşıklığının ABD ve Çin’in birlikte çalışmasını gerektirdiğini belirterek, şunları kaydetti: “ABD, yeni bir soğuk savaş arayışında değil. Çin’in sistemini değiştirmeye, kalkınmasını baskılamaya, Çin’e karşı ittifakları canlandırmaya çalışmıyoruz. Çin ile çatışma niyetinde değiliz. Tek Çin ilkesine bağlıyız. İki ülke liderlerinin San Francisco’da uzlaştığı gibi, daha fazla işbirliği arayışıyla yanlış anlamalardan ve hesap hatalarından kaçınmayı, farklılıklarımızı sorumlu şekilde yönetmeyi ve ABD-Çin ilişkilerinin istikrarlı gelişimini hedefliyoruz.”
Resmi temaslarının ardından gündeme ilişkin CNN’e açıklamalarda bulunan Blinken “Genel olarak konuşursak (seçimleri) etkileme ve tartışmalı bir şekilde müdahale etme girişimlerinin kanıtlarını gördük ve bunun mümkün olduğunca çabuk sona erdiğinden emin olmak istiyoruz” dedi. Blinken burada Başkan Joe Biden’ın Kasım 2023’te San Francisco’daki zirvede Çin Devlet Başkanı Şi Cinping’e ilettiği mesajı tekrarladığının altını çizdi.
‘Çin’in seçimlere müdahalesinin’ kabul edilemez olduğunu ve bunu dikkatlice incelediklerini savunan Blinken “Mesajı tekrar almalarını istedim” diye konuştu. Çin ile işbirliği yapmak için çalıştıkları alanlara odaklandıklarını kaydeden Blinken, iki ülkenin farklılıkları konusunda da son derece açık sözlü davrandığını ve içinde bulunulan rekabetin çatışmaya dönüşmesini önlemek için bunun çok önemli olduğunu ifade etti.
Blinken hem Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi’ye hem de Şi’ye Biden yönetiminin Rusya’nın savunma sanayisine Çin desteğiyle ilgili endişelerini ve bu desteğin devam etmesi halinde ABD’nin yaptırımlar uygulayacağı mesajını ilettiğini belirtti. Çinli muhataplarının Rusya’ya desteğin Ukrayna’daki savaşta rol oynadığını kabul etmediklerine dile getiren Blinken, Beijing tarafının bu desteği Rusya ile ticaret olarak nitelendirdiği, Moskova’nın başarısının buna bağlı olmadığı şeklinde savunma yaptığını aktardı.
Görüşmelerin gündemi Biden ve Şi’nin Kasım ayında San Francisco’daki buluşması esnasında belirlendi. Blinken’ın Çarşamba günü Çin’e inmesinden saatler önce Başkan Joe Biden, Çin’in askeri gücüne karşı koymak için 8 milyar doların yanı sıra Tayvan için milyarlarca dolarlık savunma yardımı ve Ukrayna için 61 milyar dolar içeren bir tasarıyı imzalayarak iki taraf arasında artan anlaşmazlığın altını çizdi. Bu imzalanan tasarıda aynı zamanda TikTok mevzusu da vardı. Kongre bu hafta ayrıca TikTok’un Çinli sahibi ByteDance’i uygulamadaki hisselerini 9 ila 12 ay içinde satmaya ya da ABD’yi tamamen terk etmeye zorlayacak bir yasayı da kabul etti. Başkan Çarşamba günü yasayı imzaladı, ancak yasaya mahkemede itiraz edilmesi muhtemel.
Biden yönetimi Çin ile ilişkilerini istikrara kavuşturmaya çalışırken bile Beijing’in ABD ekonomisine ve teknolojisine erişimini engelleyecek çeşitli ekonomik tedbirler geliştiriyor. Amerikan fabrikalarını ucuz ithalattan korumak için Çin çeliği, güneş panelleri ve diğer önemli ürünlere uygulanan gümrük vergilerini arttırmaya hazırlanıyor. Beijing’in savaş alanında kullanılabilecek sofistike yapay zeka geliştirmesini engellemek için Çin’in gelişmiş yarı iletkenlere erişimine daha fazla kısıtlama getirmeyi düşünüyor.
ABD Hazine Bakanı Janet Yellen, Nisan ayı başındaki Çin ziyaretini gergin bir şekilde sonlandırmıştı. Yellen, Washington’un düşük fiyatlı Çin ürünlerinin küresel pazarlara akın ettiği bir durumu kabul etmeyeceği ve gelecekteki görüşmelerin Beijing’in sanayi ve ekonomi politikasını değiştirme ihtiyacına odaklanacağı uyarısında bulunmuştu. Yellen’a göre Çin hükümetinin devasa sübvansiyonları, ‘dünya genelinde ve ABD’de endüstrilerin yok olmasına’ yol açıyor. ABD Hazine Bakanı ayrıca Çin bankalarına, Rusya’ya maddi destek ya da çift kullanımlı mallar sağlayan işlemleri kolaylaştırmanın “ciddi sonuçlara” yol açacağı konusunda sert bir uyarıda da bulunmuştu. Yellen, “Rusya’nın savunma sanayi üssü için askeri veya çift kullanımlı malları içeren büyük işlemleri kolaylaştıran tüm bankalar kendilerini ABD yaptırımları riskiyle karşı karşıya bırakırlar” ifadelerini kullanmıştı.