İstiklal saldırısında üç tahliye: Kim bunlar, neden bırakıldılar?
Bild Almanya İçişleri Bakanı Nancy Faeser'ın yeni kurulan DAVA Partisi için erken uyarı yaptığını yazdı: "Seçime dışarıdan müdahale olursa müsamaha göstermeyiz."
Avrupa Parlamentosu seçimlerine giden süreçte Almanya’da gündem hem yükselen aşırı sağ, hem de yeni kurulan DAVA partisi. Almanya’da önde gelen siyasetçiler günlerdir yeni kurulan Çeşitlilik ve Uyanış için Demokratik İttifak (DAVA) partisini konuşuyor. AK Parti ise Almanya’da gündemi ve hatta endişeleri değiştiren DAVA Partisi’ne destek verdiği iddiası karşısında sessiz. Ankara sessiz kalsa da Alman basını DAVA’dan bahsederken “Erdoğan’ın Partisi” ifadesini kullanıyor, nitekim endişeyi büyüten detay da tam olarak burada yatıyor. Almanya, Avrupa Birliği (AB) üyesi olmayı bekleyen Türkiye’nin kendi iç siyasetine ve seçimlere doğrudan etkisi olacağı gibi endişelere sahip. Almanya yasalarına göre parti kurmak serbest, ancak İçişleri Bakanı Nancy Feaser ültimatom veriyor: “Almanya’daki bir seçimi dışarıdan etkilemeye yönelik hiçbir girişime müsamaha gösterilmeyecek.”
Feaser’ın bu sözleri Almanya’nın önde gelen gazetelerinden Bild’in haberinde yer aldı. Almanya’da günlerdir tartışılan DAVA Partisi bugün de manşetlerdeydi. Haberde “Almanya günlerdir Erdoğan’ın yeni partisini (DAVA) tartışıyor. Endişe şu: Türkiye Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ‘DAVA’yı Almanya ve Avrupa’daki nüfuzunu güçlendirmek için kullanabilir” deniyor. Haber DAVA’nın Avrupa Parlamentosu için koyduğu hedefi ve kurucularının Cumhurbaşkanı Erdoğan ve AK Parti’dekilerle ilişkileri de mercek altına alıyor. Bild’in konuştuğu uzmanlara göre DAVA aslında Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “sözcüsü.” Haberde “bunun birçok kanıtı” olduğu iddia ediliyor.
DAVA’nın 9 Haziran’daki Avrupa Parlamentosu seçimleri için önde gelen üç adayı Mustafa Yoldaş, Ali İhsan Ünlü ve Fatih Zingal ile DAVA lideri Tevfik Özcan’ın geçmişte Ak Parti iktidarının Almanya’daki çıkarlarını korumak için çokça çaba sarf ettiğine değinilen haberde “Ünlü liderliği doğrudan Erdoğan’a bağlı İslami kuruluş DİTİB’in yönetim kurulu üyesidir” dendi. Bahsedilen DİTİB yani Diyanet İşleri Türk İslam Birliği isminden de anlaşılacağı üzere Diyanet’e bağlı. Zingal’e de değinilen haberde “Zingal daha önce Anayasayı Koruma Dairesi tarafından izlenen ‘Uluslararası Demokratlar Birliği’ (2004 yılında Erdoğan’ın kararnamesiyle kuruldu) sözcüsü olarak görev yaptı” dendi. DAVA Partisi lideri Özcan’ın Erdoğan’ı “arkadaşları ve tanıdıklarıyla birlikte doğum günü için” Almanya’ya davet ettiğine dikkat çekildi.
Öne çıkan adaylar arasında Yoldaş’a da değinildi. Bu konuda Bild’in verdiği örnek garip. Yazıda Yoldaş’ın Suriye’nin kuzeyinde PKK/YPG’ye yapılan Türkiye operasyonlarına verdiği destek “Erdoğan’ın sözcülüğü” iddiasının kanıtı olarak gösterildi.
Alman medyasına çokça demeç veren İslam Uzmanı Eren Güvercin konuyla ilgili olarak Bild’e “Bu tam bir saçmalık” dedi, “Parti liberal ve açık fikirli olduğunu iddia ediyor, ancak liderlerinin önceki faaliyetleri tam tersini gösteriyor” diye de ekledi. Alman siyasetçilere seslenen Güvercin “buna dur diyebilirler mi” diye sorduktan sonra cevabı kendisi verdi: “Türkiye’nin etkisine karşı koymak için bir şeyler yapmalıyız!” Ancak Güvercin’e göre Almanya’daki siyasetçiler Erdoğan’la siyasi rekabet içinde olduklarının farkında değil.”
Haberde DAVA’nın hedefinin Avrupa Parlamentosuna en az bir milletvekili sokmak olduğu belirtilirken asıl amacın Erdoğan’ın AK Parti “propagandasını dünyaya duyurmak” olduğuna vurgu yapıldı.
Haberde yeni kurulan ve büyük endişe yaratan DAVA’nın kelime anlamı da anlatıldı: “Misyonerlik anlamına gelen Arapça Da’wa kelimesinin karşılığı.”
Yeni kurulan partinin kendini zayıfların, dışlanmışların ve ayrımcılığa uğrayanların partisi olarak tanımladığına dikkat çekilirken “Yahudi nefretinin yanı sıra Müslüman karşıtı nefret söylemine de karşı çıkıyor” dendi.