Gazze işgali bekliyor, yüzbinler canlarını kurtarma telaşında
İki kıtada devam eden savaşlar nükleer programa sahip ülkeleri nükleer silaha daha fazla harcama yapmaya itti. Sadece dokuz ülkenin bu alana yaptığı harcama 91 milyar doları aştı. Bu yıl 100 milyarı geçmesi bekleniyor.
Küresel ve sivil toplum kuruluşu olan Nükleer Silahların Tamamen Ortadan Kaldırılması için Uluslararası Kampanya’nın (Ican) hesaplamalarına göre nükleer silahlara yapılan küresel harcamalar 2023 yılında yüzde 13 artarak 91,4 milyar dolara ulaştı. 2022 yılına göre 10,7 milyar dolarlık bir artış söz konusu ve sebebi Rusya’nın Ukrayna’yı, İsrail’in Gazze’yi işgalinin neden olduğu jeopolitik belirsizlik sebebiyle ABD’nin savunma bütçesini hızla artırması.
Ama nükleer silahlar için harcamasını artıran tek ülke ABD değil. Ican nükleer silaha sahip dokuz ülkenin de bu alandaki harcamalarının arttığına dikkat çekiyor. Örneğin Çin 11,9 milyar dolarlık bütçesiyle en fazla harcama yapan ikinci ülke. Yine de Beijing’in ayırdığı toplam bütçe ABD’nin 51,5 milyar dolarlık harcamasının çok altında kalıyor.
Bu iki ülkeyi 8,3 milyar dolarla Rusya izliyor, onu 8,1 milyar dolarla İngiltere, 6,1 milyar dolarla Fransa takip ediyor. Nükleer programa sahip diğer ülkeler olan Hindistan, Pakistan ve İsrail harcamaları konusunda beyanda bulunmadıkları için yapılan tahminlerin ne kadar doğru olduğu tartışmaya açık.
Araştırmanın bir parçası olan Susy Snyder nükleer programa sahip ülkelerin nükleer silahlar için yılda 100 milyar dolar harcama yapma yolunda oldukları konusunda uyarıyor. Snyder bu meblağın nükleer silahlar yerine çevre ve sosyal kampanyalara harcanabileceğinin altını çiziyor: “Bu paralar iklim değişikliğiyle mücadele etmek ve hayvanlarla bitkileri yok olmaktan kurtarmak için kullanılabilirdi. Dünya genelinde sağlık ve eğitim meselelerinde iyileştirmeden bahsetmeye gerek bile yok” diyor.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin Ukrayna’yı işgalinin ardından Batı’nın asker göndermemesi için birçok kez Rusya’nın nükleer cephaneliğine vurgu yaptı. Savaşın başında bu uyarılar etkili olsa da Ukrayna’nın savaşı kazanma şansına duyulan umut azaldıkça Batı “kırmızı çizgilerini” aşar oldu. Örneğin ABD ve Avrupa Ukrayna’ya gönderdikleri silahların Rus topraklarında kullanılmasına izin verdi. Bunun bir sonraki adımı savaşmak üzere devlet eliyle asker göndermekse?
İşte bu tartışmalar alıp başını giderken Rusya söylemlerini yeni bir boyuta taşıyarak Ukrayna sınırı yakınlarında taktik nükleer silahlarıyla simülasyonlu tatbikatlara başladı.
Ican’ın araştırmalarına başlamasından bu yana beş yıl içinde nükleer silah harcamaları yüzde 34 artarak 23,2 milyar dolar yükseldi. Bu süre zarfında ABD’nin harcamaları yüzde 45, İngiltere’ninki yüzde 43 oranında arttı. Mevcut eğilimler bu yıl harcamaların toplamda 100 milyar doları aşacak.
Stockholm Uluslararası Barış Araştırmaları Enstitüsü’nün (Sipri) derlediği verilere göre Çin’in cephaneliğini 410’dan 500’e çıkarmasının etkisiyle dünyada aktif haldeki nükleer başlık sayısı dokuz bin 585’e yükseldi. En çok nükleer savaş başlığına sahip ülkeler Soğuk Savaş’tan beri bu alanda etkin olan ABD ve Rusya. İki ülke nükleer savaş başlıklarının yaklaşık yüzde 90’ına sahip: Araştırmacılar ABD’nin 3708, Rusya’nın 4380 nükleer başlığı olduğunu belirtiyor.
Sipri araştırmacıları Rusya’nın geçen yılın ocak ayına kıyasla yaklaşık 36 savaş başlığı daha konuşlandırdığını tahmin ediyor. Bununla birlikte Moskova’nın Belarus’a nükleer füze konuşlandırdığına dair somut kanıt yok. Sadece Putin ve Belarus Devlet Başkanı Aleksander Lukaşenko’nun açıklamaları var.
İngiltere’nin nükleer silah cephaneliğinin (225) ise değişmediği tahmin ediliyor. Ama üç yıl önce İngiltere, Rusya ve Çin’den tehditlere karşı koymak için stoklamak istediği savaş başlığı sayısındaki sınırı 260’a çıkaracağını söylemişti.
Sipri’nin kitle imha silahları programının direktörü Wilfred Wan “Soğuk Savaş’tan bu yana nükleer silahların uluslararası ilişkilerde bu kadar önemli bir rol oynadığını görmemiştik” diyor.
Pazar günü NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg Rusya ve Çin’in yarattığı tehdidin arttığını söyleyerek daha fazla nükleer silah konuşlandırılması için görüşmelerin devam ettiğini belirtti. The Telegraph’a konuşan Stoltenberg “Nükleer savaş başlıklarının kaçının operasyonel, kaçının depoda kalması gerektiği konusunda ayrıntı vermeyeceğim ama bu konularda istişare etmemiz gerekiyor ve biz de tam olarak bunu yapıyoruz. Şeffaflık bir nükleer kapasiteli ittifak olduğumuz mesajını doğrudan iletmeye yardımcı olur elbette. NATO’nun amacı nükleer silahların olmadığı bir dünya. Ama nükleer silahlar var olduğu müddetçe biz de nükleer kapasiteli bir ittifak olarak kalacağız. Çünkü Rusya, Kuzey Kore ve Çin’in nükleer silahlara sahip olup NATO’nun olmadığı bir dünya daha tehlikeli olacaktır” dedi.