ABD Adalet Bakanlığı yasanın tanıdığı sürenin son dakikasında Epstein dosyalarını yayımlamaya başladı. Ama dosyalar, söylendiğine göre kurbanları korumak için çok ciddi biçimde sansüre tabi tutulmuş durumda. Adalet Bakanlığı dün Epstein albümlerinden bir miktar fotoğraf daha yayımladı.
ABD Adalet Bakanlığı, ‘Epstein dosyaları’ diye bilinen, yakın zamana kadar mahkeme kararıyla mühürlenip gizli hale getirilen dosyaları, Kongre’nin çıkardığı emredici yasanın verdiği sürenin dolmasına dakikalar kala açıklamaya başladı. Ancak açıklanan belgeler bu konunun meraklılarını hayal kırıklığına uğrattı, çünkü bakanlığın söylediğine göre “kurbanları korumak” için dosyalarda ciddi bir sansür uygulandı.
Söz konusu kayıtlar, Epstein’ın reşit olmayan kızlara yönelik cinsel istismarına ilişkin yaklaşık yirmi yıllık hükümet soruşturmalarına şimdiye kadarki en ayrıntılı bakışı sunabileceği beklentisiyle kamuoyunda büyük bir heyecanla karşılandı.

Fox News’e konuşan ABD Adalet Bakanı Yardımcısı Todd Blanche, belgelerin tamamını değil ancak bir kısmını yayımlayacaklarını duyurmuştu.
Blanche, tamamını yayımlamamalarının amacının, mağdurları korumak olduğunu belirterek, “Bu yüzden yaptığımız şey, üreteceğimiz her bir belgeyi tek tek incelemek ve her mağdurun adının, kimliğinin, hikayesinin, korunması gerektiği ölçüde, tamamen korunmasını sağlamaktır. Bu nedenle önümüzdeki birkaç hafta içinde daha fazla belge yayımlayacağımızı tahmin ediyorum” demişti.

En küçüğü 14 olmak üzere 18 yaş altındaki onlarca kız çocuğuna cinsel istismarda bulunmak ve fuhuş ağı oluşturmak suçlamasıyla yargılanan Epstein, tutuklu olduğu New York Manhattan Metropolitan Merkez Hapishanesi’ndeki hücresinde 10 Ağustos 2019’da ölü bulunmuştu.
Açıklanan Epstein dava dosyalarında Prens Andrew, ABD Başkanı Donald Trump, eski ABD Başkanı Bill Clinton, eski İsrail Başbakanı Ehud Barak, eski ABD Başkan Yardımcısı Al Gore, aktör Kevin Spacey, şarkıcı Michael Jackson, illüzyonist David Copperfield, avukat Alan Dershowitz ve eski New Mexico Valisi Bill Richardson gibi ünlü isimler yer almıştı.

ABD Federal Soruşturma Bürosu (FBI), ABD Adalet Bakanlığı ile yürüttüğü inceleme sonucunda, ünlü isimlerden oluşan bir “müşteri listesi” tutulduğuna dair herhangi bir kanıta ulaşılamadığını, aralarında hükümet yetkilileri, ünlüler ve iş insanlarının da bulunduğu kişilerin suçuna ortak olduğu gerekçesiyle örtbas amacıyla öldürüldüğü öne sürülen Jeffrey Epstein’in ise aslında hücresinde intihar ettiği sonucuna varıldığını açıklamıştı.