İsrail gazetesi yazdı: Gazze’de 100 yılın sivil katliamı
İsrail'in Hizbullah'ı hedef aldığını iddia ettiği hava saldırıları Dahiye'de binlerce kişinin bölgeyi terk etmesine sebep oldu. Beyrut'ta plajlar, stadyumlar ve sığınaklarda hakim olan kaos insani krizi tetikledi.
İsrail’in günlerce aralıksız bombaladığı Beyrut’ta gökyüzü hala dumanla kaplı. Günler boyu süren hava saldırıları Beyrutlu siviller için evlerine terk edip okullara, hastanelere kaçmak demekti. Beyrut halkı bombaların kenti “deprem gibi” sarstığını söylemişti. Yüzlerce insan yanlarına çok az eşya alarak Beyrut’u terk etmeye çalıştı.
Hava saldırıları Lübnan Hizbullahı lideri Hasan Nasrallah da dahil 700 Lübnanlının ölümüne sebep oldu. Kendisini Gazze’de savaşan Hamas’ın “destek cephesi” olarak tanımlayan Hizbullah’a ağır bir darbe indirmek isteyen İsrail, Nasrallah’ı öldürme hedefine ulaştı. Fakat bir kişiyi öldürmek için binlercesini hedefe koyan bu saldırılar 700 kişinin ölümüne sebep oldu. Beyrut’ta “taş üstünde taş” kalmadı, halk zorla yerinden edildi.
The number of people who have crossed into Syria from Lebanon fleeing Israeli airstrikes — Lebanese and Syrian nationals — has reached 100,000. The outflow continues.
UNHCR is present at four crossing points alongside local authorities and @SYRedCrescent to support new arrivals. pic.twitter.com/7dtrghsMH4
— Filippo Grandi (@FilippoGrandi) September 30, 2024
Cuma gecesinden itibaren Beyrut’tan ayrılanlar geçen hafta Lübnan’ın güneyinden kaçan on binlerce kişiye katıldı. İsrail’in son hedeflerinden biri olan Dahiye’de yaşayanların bazıları kendi ülkelerinde seneler süren iç savaştan kaçan Suriyeliler. Fatima Şahine Beyrut’ta halk plajında uyuyan yüzerce kişiden biri, Suriyeli bir mülteci. Röportajı vermeden bir gece önce eşi ve iki çocuğuyla beraber apar topar bir motosiklete atlıyor. Onları Dahiye’den Beyrut’a getiren yolculuğu anlatırken “yerde ve gökte bombalar vardı” diyor. “Allah’a şükürler olsun, kimseye bir şey olmadı” diye ekliyor.
Hükümet yüzlerce savaş mağduru için Beyrut’ta okullar başta olmak üzere kamu binalarını seferber etti. Bu kamu binalarının Lübnanlılara öncelik vermesi sebebiyle bazı Suriyeliler doğrudan plajlar ve parklara sığındı. Fatima “Yalnızca çocuklarımızın korkmayacağı, güvende olacağı bir yere ihtiyacımız var” diyor.
Pazar gününden bu yana 20 bini aşkın Suriyeli, yanlarına 22 bini aşkın Lübnanlıyı da alarak Suriye’ye gitti. Fatima ve ailesi ise Suriye’de hükümet tarafından cezalandırılma ihtimalleri bulunduğu için Lübnan’ı terk edemiyor. Gidecek herhangi bir yeri olmayanlar Beyrut’un plajlarında kimi zaman kum üstünde battaniyelere sarılı şekilde, park halindeki arabalarda, çadırlarda uyumak zorunda.
Birleşmiş Milletler (BM) bu haftaki saldırıların Lübnan’da yerinden edilen insan sayısını ikiye katladığını bildirdi. Yerinden edilen kişilerin sayısı 211 bini geçti. BM’ye göre bu insanların 85 bini sığınaklarda yaşıyor.
Sokaklarda, sahillerde kalan diğerleri için durum çok daha zor. The Associated Press’e konuşan bazı Lübnanlılar herhangi bir kuruluştan insani yardım almadıklarını anlattı. İnsani krizin karşısında dayanışma gösteren Lübnan halkı ise kendince yöntemler bulmaya çalışıyor. Manara’da bir stadyum kapılarını güneyden gelenlere açtı.
Bu insanlardan biri olan Meryem Derviş Dahiye’den ilk saldırılar esnasında eşi ve beş çocuğuyla ayrılmış. Derviş su dahil bütün temel ihtiyaçlarını spor kulübünün sağladığını, fakat başka bir yardım alamadıklarını söyledi. Derviş “Aileler, arkadaşlar birbiri için uğraşıyor” dedi.