Otogarlar hareketlendi: İstikamet sandık
Hollanda bugün erken seçimler sebebiyle sandık başında. 13 milyon kişinin oy kullanacağı seçimde 26 parti yarışırken VVD lideri ve mevcut Adalet Bakanı Dilan Yeşilgöz’ün yeni başbakan olması bekleniyor.
Hollandalılar, bugün ülke tarihinin en uzun süre görevde kalan başbakanı Mark Rutte’nin yerine geçecek ismi belirlemek için sandık başına gidiyor. 13 yıl sonra ülkeyi yönetecek yeni bir liderin seçileceği ülkede tansiyon oldukça yüksek. Ülkenin aşırı sağcı siyasetçisinin saldırıya uğradığı, parti liderlerinin karşı karşıya geldiği TV programında kavganın çıktığı Hollanda’da, gözler sandıklarda olacak. Hollanda’da 22 Kasım’da yapılacak olan erken genel seçimler için ülkede yaklaşık 13 milyon 300 bin seçmenin oy kullanma hakkı bulunuyor. 150 sandalyeli parlamento için 26 parti yarışıyor. Seçim kampanyalarında ise öne çıkan konulardan biri iltica ve göç sorunu oldu. Gerek Hollandalılar ve gerekse de sığınmacılar yeni hükümetin bu soruna çözüm bulmasını bekliyor. Haliyle kampanyalarında göçmen karşıtı tutum izleyen partiler oldukça önde.
Seçimlere bir gün kala, kamuoyu yoklamalarına göre bu söylemleriyle öne çıkan Rutte’nin partisi aşırı sağcı Özgürlük ve Demokrasi için Halk Partisi (VVD) en büyük 4 partiden biri. VVD’de öne çıkan isim de göçmen olmasına rağmen göçmen karşıtı söylemleriyle parlayan mevcut Adalet Bakanı Dilan Yeşilgöz-Zegerius. VVD’nin karşısında da eski Hıristiyan Demokrat politikacı Pieter Omtzigt’in Yeni Sosyal Sözleşme Partisi (NSC) var. Eski Avrupa Komisyonu üyesi Frans Timmermans’ın liderliğinde seçime giren İşçi Partisi (PvdA) ile Yeşil Sol Parti (GL) ittifakı ise, anketlerde 3. sırada. Politikalarını İslam ve göç karşıtlığı üzerine kuran aşırı sağcı Geert Wilders’in Özgürlük Partisi (PVV) de 4’üncü sırada bulunuyor.
Başbakanlık koltuğu için en güçlü aday, Ankara doğumlu liberal sağcı lider Dilan Yeşilgöz-Zegerius.
Hollanda tarihinin en uzun süreli başbakanı yerine isim belirleyecek olan ülkede tansiyon da oldukça yüksek. Öyle ki TV programlarında kavga, barlarda politikacılara yönelik saldırı kesik olmuyor.
Hollanda seçim kampanyası son gününe girerken, Hollandalı parti liderleri televizyonda karşı karşıya geldi. Ülkenin altı parti lideri Pazartesi gecesi bir TVprogramında yüksek tansiyonlu bir tartışmanın içine girdi. Tartışma sırasında parti liderleri birbirlerinin laflarını kesince tartışma konut krizi dışında hiçbir konuda anlaşmaya varılamamasıyla bitti.
Hollanda’da aşırı sağcı Demokrasi için Forum Partisi’nin lideri Thierry Baudet seçime iki gün kala Groningen kentinde saldırıya uğradı. Saldırı sonrasında partinin sosyal medya hesabından yapılan açıklamada “Thierry Baudet’in sağlığı ve güvenliği nedeniyle Zwolle’deki etkinliği iptal etmek zorunda kaldık. Bu akşam gelen herkes için üzgünüz,” denildi. Bir barda meydana gelen olayda Baudet’in başının arkasına bira şişesi ile vurulduğu ve ardından şakağına darbe aldığı belirtilmişti. Sosyal medya hesaplarına yansıyan görüntülerde siyasi liderin olay yerinden uzaklaştırıldığı, saldırgana ise müdahale edildiği görülmüştü. Partisi, 40 yaşındaki liderin hafif yaralandığını ve tedavi için Groningen’de bir hastaneye götürüldüğünü duyurmuştu.
Thierry #Baudet is zojuist aangevallen met een fles/glas in Groningen. Hij is nu op weg naar het UMCG. Dit is het resultaat van de doorlopende demonisering door de media en van diverse politici. #StemFVD #STEMZEWEG pic.twitter.com/wkCCGYE0KA
— Annelies (@annstrikje) November 20, 2023
Hollanda medyasında yer alan haberlere göre saldırıyı düzenleyen kişinin henüz 15 yaşındaki bir çocuk olduğu bilgisi yer aldı. Görüntülerde polis tarafından gözaltına alınan kişinin saldırıyı gerçekleştiren kişi olup olmadığı henüz kesinleşmese de saldırıyı yapanın 15 yaşında bir çocuk olduğu doğrulandı. AD’nin aktardığına göre, saldırgan Groningen’de yer alan Wessel Gansfort Koleji öğrencisi. Baudet, kendisine yönelik saldırıyı “siyasi saldırı” nitelendirerek, “Bu yüzden devam etmem gerekiyor. Savunmak istediğim insanlar da kendilerini tehdit altında hissediyorlar” dedi.
22 Kasım’da yapılacak olan genel seçimlerde aday olmayan eski Başbakan Mark Rutte olayı “kabul edilemez” olarak nitelendirerek kınadı. Baudet, geçen ay da Belçika’nın Gent şehrinde düzenlenen bir etkinlikte de saldırıya uğramış, başına şemsiye ile vurulmuştu.
Saldırıya uğrayan Baudet’nin partisi FvD Hollanda milliyetçiliğini savunarak Avrupa Birliği ve göçmen karşıtı olarak siyaset yapıyor. Partinin 150 üyeli Hollanda parlamentosunda dört ya da beş sandalye kazanacağı tahmin ediliyor. 2017’den bu yana milletvekili olarak parlamentoda yer alan Baudet, bu seçimlerde sandalyesini korumayı umuyor.
Ülkede koalisyon oluşturan partiler anketlerde çok büyük bir düşüş yaşarken mülteci karşıtlığı yapan partilerin yükselişte olduğu görülüyor. Hollanda’da iktidarın büyük ortağı Özgürlük ve Demokrasi İçin Halk Partisi (VVD) lideri, Güvenlik ve Adalet Bakanı Dilan Yeşilgöz, 22 Kasım’daki erken seçim için önceliğini “göç ve sığınma” olarak belirledi. Yeşilgöz, “Hollanda gibi küçük bir ülkenin herkesi barındıramayacağını” vurgulayarak, daha sert bir sığınma politikasının işaretini verdi. Seçimleri kazanması halinde Hollanda’nın ilk kadın Başbakanı olması beklenen Yeşilgöz, ülkeye sığınmacı gelişini azaltmayı ve savaş mültecilerini geri göndermeyi hedefliyor.
Yeşilgöz “Yasalarımızın ve prosedürlerimizin komşu ülkelere göre çok daha uygun olduğuna inanıyoruz, bu yüzden birçok insan buraya göç ediyor. Ben de göçmen olduğum için gerçek göçmenlerin güvenli bir yere sahip olması için bir karar vermemiz çok önemli” ifadelerini kullanmıştı.
Yeni Sosyal Sözleşme Partisi (NSC) lideri Pieter Omtzigt de “Bu bir sorun, göçmen kabulünün sınırlandırılması gerekiyor ve bu da Avrupa ile çok fazla koordinasyon gerektiriyor. Bizim önerdiğimiz politikaların bazılarının uygulanması zor ama yine de denemek zorundayız” demişti.
Hollanda’da VVDlideri Dilan Yeşilgöz’ün işbirliği sinyalinin ardından iktidar ortağı olmaya hazırlanan aşırı sağcı PVV lideri Geert Wilders, 22 Kasım’daki genel seçimler öncesi İslam konusundaki tutumunu yumuşatmıştı. Politikalarını İslam ve göç karşıtlığı üzerine kuran Wilders, İslam hakkındaki görüşlerinden de taviz vermeye hazır olduğunu belirterek, “Önceliğimiz İslam değil, Hollanda’nın şu anda daha büyük sorunları var” demişti. VVD’den Türkiye’nin Avrupa Birliği (AB) üyeliği konusundaki sert tutumu nedeniyle ayrılan Wilders, 2006 yılında PVV’yi kurmuştu. Birinci önceliğini her zaman için “Hollanda’nın İslamlaşmasını önlemek” olarak belirleyen aşırı sağcı lider, Kuran’ı yasaklamayı, camileri kapatmayı ve Müslüman ülkelerden göçü durdurmayı vadetmişti.
Hollanda hükümetine göre geçen yıl ülkeye 21 bin 500’den fazla göçmen geldi ve bu sayının bu yıl artması bekleniyor.
Hollanda’nın en uzun süre görev yapan başbakanı Mark Rutte, göçmen krizi nedeniyle 7 Temmuz 2023 tarihinde 13 yıllık görevinden istifa etmek zorunda kalmıştı. Hükümetinin çökmesi Hollanda’yı beklenmedik bir erken seçime sürüklemiş oldu.