Fitch’e göre 2025 yüksek enflasyonlu bir yıl olacak
Türkiye'nin Gazze'ye kendi uçaklarıyla havadan yardım ulaştırmasına izin vermediği gerekçesiyle İsrail'e 54 ürünün ihracatında kısıtlama getirmesi İsrail basınında geniş yer buldu. Haaretz bunu "Erdoğan'ın tek kişilik şovu" olarak değerlendirdi.
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın kameralar karşısına geçip Ankara’nın İsrail’e birtakım yaptırımlar uygulamaya hazırlandığını açıklamasının üstünden bir gün geçmeden 9 Nisan günü İsrail’e ihraç edilen 54 ürünle ilgili kısıtlama kararı açıklandı. Kısıtlanan mallar arasında uçak benzini ve jet yakıtları vardı.
Fidan kararın alınmasının sebebi olarak Gazze’ye havadan yardım yapmak istediklerini, Ürdün’ün onayına rağmen İsrail’in buna karşı çıkmasını gösterdi. İsrail’in önde gelen gazetelerinden Haaretz’de Zvi Bar’el bu yaptırım kararını ele aldığı yazıda Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın başta paraşütle yardım indirmeye uzak durduğunu belirterek şöyle devam etti:
“Ne zaman ki yardım paketlerini paraşütle indirmek medya şovuna dönüştü, Erdoğan da ön saflarda yer almak istedi. İsrail’in neden Türk uçaklarının Ürdün, BAE ya da ABD uçakları gibi yardım indirmesine izin vermediği açıklanmadı. Görünen o ki Erdoğan’ın İsrail ve özellikle de Hitler’e benzettiği Netanyahu hakkındaki açıklamaları nedeniyle Türkiye’ye ceza ya da ders verilmek istenmiş.”
İki ülkenin de yaptırımlar sonucunda oluşacak zarar ve kâr dengesini hesapladığını belirten gazete İsrail tarafında oluşan endişenin bu hareketin daha fazla ülkeyi harekete geçirerek yaratabileceği “tsunami” etkisi olduğunu yazıyor. Ancak yine gazeteye göre İsrail’in askeri faaliyetlerinin kapsamını daraltması, Gazze Şeridi’ne girecek insani yardımın boyutunun artırılması gibi kararlar sebebiyle Arap ülkelerinin Türkiye’nin izinden gitmesine olası görünmüyor.
“Erdoğan şahsi suçları görmezden gelecek bir lider değil. Konu kendisi olduğunda şahsi suçlar anında ‘ulusal’ suçlara dönüşüyor. Yüzlerce Türk sosyal medyada şahsına eleştirileri nedeniyle tutuklandı ve yargılandı. Şimdi de tek kişilik bir şov yaparak İsrail’e yaptırımlar uyguladı” diye devam eden gazete bunun tek kişilik şov olması nedeniyle diğer ülkelerin Erdoğan’ı takip etme ihtimaline şüpheyle yaklaşıyor. Gazete bu düşünceyi de şu sözlerle ifade ediyor:
“Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman ya da BAE Devlet Başkanı Şeyh Muhammed bin Zayid Al Nahyan İsrail ile çıkarları Türkiye’ninkiyle aynı olmadığı için Erdoğan’ı bir referans olarak görmüyorlar. Türkiye ile ilişkilerini düzeltmiş olsalar da Suudi Arabistan, BAE ve Bahreyn 2017’de Katar’ı boykot ettiklerinde söz konusu Körfez ülkesine can simidi atanın Türkiye olduğunu unutmadı. Avrupa devletleri ise İsrail’i her ne kadar sert şekilde eleştirseler de Erdoğan’ı örnek olarak görmekten çok uzaklar. İsrail’e yaptırım uygulama kararı alacak olsalar bile bunun için Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin kararlarını açıkça ihlal eden bir liderin izinden gitmektense Uluslararası Adalet Divanı’nı ya da Gazze’deki gelişmeleri bekleyebilirler.”
Türkiye şimdiye kadar İsrail’e 13 uçak ve sekiz gemiyle 40 bin tondan fazla yardım gönderdi. Bu yardımların büyük kısmı Mısır’ın El Ariş bölgesine gelerek Refah üstünden Gazze’ye ulaştırıldı. Haaretz’in bir Türk yetkiliye dayandırdığı yazıda “Türkiye’den gönderilen yardımların Gazze’ye ulaştırılmasında zorluğu İsrail değil, Mısır çıkardı” deniyor. Türkiye ve Mısır arasındaki ilişkiler 2013 darbesinden sonra maslahatgüzar seviyesine inmiş, ancak son dönemde büyükelçilerin yeniden görev yerlerine dönmesiyle ve Erdoğan’ın 14 Şubat’ta Mısır Cumhurbaşkanı Abdülfettah es-Sisi ile Kahire’de görüşmesiyle normalleşme tamamlanmıştı.
“Erdoğan uzun süre kararlı duruş sergileyip İsrail’le ilişkilerin tamamen kesilmesi yönünde halktan ve siyasi çevrelerden gelen baskılara boyun eğmedi. Ekim ayında İsrail’deki büyükelçisini geri çağırdıktan sonra bile ‘Dış politikada bağları koparmak diye bir şey olmadığını’ açıkça beyan etti” diye yazan gazete Erdoğan’ın İranlı mevkidaşı İbrahim Reisi’den gelen ticari bağı kesme çağrısını bile görmezden geldiğini hatırlattı. Ocak ayındaki büyük İsrail yürüyüşünü de hatırlatan gazete Erdoğan İsrail’e karşı yaptırım kararı alsaydı bunun kendisine seçimlerde yardımı olacağını da belirtti.
İki hafta önce kadar Türkiye ve ABD arasında 155mm’lik top mermisi üretimi konusunda bir anlaşma imzalandığına dair haberler çıkmıştı. Pentagon şubat ayı sonunda General Dynamics Ordnance and Tactical Systems ile Teksas’ın Mesquite bölgesinde top mermisi fabrikası kurulması için anlaşmaya varmıştı. Türkiye ile yapılan anlaşmaya göre buna Türk savunma şirketi Repkon da dahil edilmişti. Anlaşmaya göre Repkon’un 2025 yılına kadar 155 mm top mermilerinin yaklaşık yüzde 30’unu üretmesi bekleniyor.
ABD şimdiye kadar İsrail’in savaştaki en büyük destekçisi oldu. Altı aydır devam eden savaşta 33 binden fazla Filistinli öldürülse de ABD ateşkesten ancak son haftalarda söz eder oldu. Erdoğan ile 9 Mayıs’ta görüşmesi beklenen ABD Başkanı Joe Biden bu yaptırımlar hakkında yorum yapabilir mi? Haaretz bu konuya şüpheyle yaklaşıyor.
Biden da İsrail’e tavrı nedeniyle destekçilerinin yarısının tepkisiyle karşı karşıya. Ayrıca Türkiye gerek İsveç’in NATO’ya üye olmasına verdiği onayla gerek Ukrayna’nın savaşta kullandığı TB-2 Bayraktarları üreten ülke olmasıyla Batı’ya yakın tavır takınıyor.