Türkiye-Suriye dörtlü zirvesi 3-4 Nisan’da
Suriye’de Esad sonrası yönetimde resmi bir görevi olmayan ama arkada ipleri elinde tutan isim olan HTŞ’nin lideri dün BM Özel Temsilcisiyle görüşmesine üniformayla değil ceket ve gömleğiyle geldi. Daha önce de gerçek adını kullanmaya başlamıştı.
Suriye, 61 yıllık Baas ve 50 yıllık Esad ailesi diktatörlüğünün sona ermesinin ardından hızlı bir değişim ve uyum sürecinde. 13 yıldan bu yana Esad rejimine karşı savaşan radikal İslamcı Heyet Tahrir Şam, bugün ülkedeki en güçlü silahlı grup konumunda.
Bu örgütün kurucusu ve lideri, yakın zamana kadar ‘Savaşçı ismi’ veya ‘Kod adı’ kullanıyor, ona Ebu Muhammed el Gorani deniyordu. Ama daha iki gün önce Türkiye’den yayın yapan SuriyeTV adlı kanala, “Artık devrimci zihniyetten çıkıp devletçi zihniyete geçmeliyiz” diyen Gorani artık gerçek ismi olan Ahmet Şera olarak anılmak istiyor.
Suriye’de henüz tam bir yeni yönetim oluşmuş değil, bir geçiş hükümeti var. Bu hükümet de aslında öncelikle ülkede hayatın normale dönmesini ve kamu kurumlarının normal işlevlerini yerine getirmesini sağlamaya çalışıyor.
Bu arada geçiş sürecinin nasıl olacağı, geleceğin Suriye’sinin nasıl şekilleneceği konusunda da sürekli temaslar var. Radikal islamcı HTŞ, dünyaya Suriye’deki bütün kesimlerin temsil edileceği, teröre bulaşmayan, insan haklarına saygılı bir yeni devlet kurulacağını anlatmaya çalışıyor, dünya da onları ihtiyatlı bir iyimserlikle dinliyor.
Ahmet Şera dün Birleşmiş Milletler’in uzun yıllardır Suriye Özel Temsilcisi görevini sürdüren ve herhalde dünyada Suriye’yi Suriyelilerden sonra en iyi tanıyan isimlerin başında gelen Geir Pedersen ile görüştü. Bu görüşmeye Şera bugüne kadar onu görmeye alışık olduğumuz haki renkli üniformasıyla değil açık mavi spor bir ceket ve gömlemle geldi. Böylece kendi sivil dönüşümünü de sergilemek istedi.
Şera, görüşmede, BM Güvenlik Konseyi’nin (BMGK) 2254 sayılı kararının güncellenmesi ve ülkedeki mevcut gerçekliklere uygun hale getirilmesi gerektiğini belirtti.
Suriyelilerin sorunlarını ele almak için hızlı ve etkili bir işbirliğine ihtiyaç olduğunu kaydeden Şera, Suriye’nin toprak bütünlüğüne, yeniden inşasına ve ekonomik kalkınmanın sağlanmasına odaklanılması gerektiğini vurguladı.
Şera, mültecilerin güvenli bir şekilde Suriye’ye dönüşü için uygun bir ortam sağlanmasını ve bu süreçlere ekonomik ve siyasi destek verilmesini istedi.
Son olarak Şera, bu adımların acele edilmeden, çok dikkatli bir şekilde özenle ve uzman ekiplerin gözetiminde gerçekleştirilmesi gerektiğini kaydetti.
BM Güvenlik Konseyi’nde Aralık 2015’te kabul edilen 2254 sayılı karar, muhalefet ve rejim heyetlerinin müzakereleri sonuçlandırmasının ardından geçiş yönetimi kurulmasını öngörüyor. Buna göre, müzakerelerin 6 ay içinde tamamlanıp geçiş yönetimi tesis edilmesi, yeni yönetimin 12 aylık dönemde bir anayasa hazırlayıp ülkeyi adil seçime götürmesi gerekiyor.