Davutoğlu’ndan Erdoğan’a: İsrail’le niye yedi ay boyunca ticaret yaptın
Gazze'de ateşkes cumaya ertelenirken, İsrail ordusunun 15 Kasım'dan beri faaliyet gösterdiği Şifa'da yeni kriz patlak verdi. Ordu, Şifa Hastanesi müdürü Muhammel Ebu Salmiya'yı tutukladı, Gazze Sağlık Bakanlığı ise DSÖ ile işbirliğini askıya aldı.
İsrail ordusu Gazze’nin en büyük hastanesi Şifa’nın yıllardır Hamas tarafından askeri üs olarak kullanıldığını iddia ederek, 15 Kasım’da hastaneye baskın düzenledi. Baskın ardından ilk birkaç gün herhangi bir şey bulunamazken, sonradan silah ve mühimmat bulduklarını gösteren görüntüler paylaştı. Ordu pazartesi günü yayınladığı başka bir görüntüyle hastane altında Hamas’a ait olduğunu söylediği tüneller ve odalar bulduğunu bildirmişti.
Ayrıca ordunun başka bir iddiasına göre Hamas, 7 Ekim’deki sürpriz saldırısında esir aldığı rehineleri Şifa Hastanesi’ne getirmişti. İsrail ordu sözcüsü Daniel Hagari, hastaneden aldıkları güvenlik kamerası görüntülerinde en az iki rehinenin silahlı kişiler tarafından hastaneye getirildiğini gördüklerini söylemişti. Şifa’da durum böyleyken, Filistinli kaynaklar hastanedeki gerginliği bir üst seviyeye çıkaracak haberi duyurdu: Gazze Sağlık Bakanlığı Sözcüsü Eşref El Kudra’nın açıklamasına göre Şifa Hastanesi’nin müdürü Muhammed Ebu Salmiya ve hastanede çalışan bazı doktorlar İsrail ordusu tarafından tutuklandı.
Şifa Hastanesi’nde acilde çalışan doktorlardan biri El Cezire’ye verdiği demeçte, Ebu Salmiya’nın Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) konvoyuyla birlikte hastaneden ayrılırken tutuklandığını söyledi. DSÖ’den açıklama beklediklerini söyleyen El Kudra, “DSÖ, gözaltına alınanların sayıları ve isimleri de dahil olmak üzere olaya dair herhangi bir rapor göndermedi. Şifa’ya ulaşamadığımız için kimlerin tutuklandığını da bilmiyoruz. Gözaltına alınanların öldürülme ihtimali var. İşgal güçlerinin bunu yapabileceğini biliyoruz” dedi. Bakanlık, kendilerine ne olduğunu açıklayan bir rapor gönderene kadar DSÖ ile işbirliğini durdurma kararı aldı.
CNN International’dan Max Foster’a konuşan İsrail ordu sözcüsü Peter Lerner, “Şifa’nın altında tünel sistemi olmadığını söyleyip duruyordu. Nasıl olur da bir hastanenin müdürü altındaki tünel sisteminden haberdar olmaz. Bu konuda ne kadar bilgi sahibi olduğunu görmemiz gerekiyor” diyerek tutuklamayı gerekçelendirmeye çalıştı.
Hamas ise Salmiya ve doktor arkadaşlarının tutuklanmasını “şiddetle kınadığını” belirterek, hem Uluslararası Kızılhaç Komitesi’nden hem de diğer uluslararası örgütlerden tutuklanan doktorların serbest bırakılması için çaba sarf etmelerini istedi. El Cezire’nin bölgedeki muhabiri Tarık Ebu Azzum, tutuklamalardan günler önce Filistinli iki sağlık görevlisinin daha İsrail güçleri tarafından tutuklandığını söylüyor. Ebu Azzum, “Bu durum Gazze Şeridi’nde sağlık çalışanlarının, sivil savunma ekiplerinin ve hatta gazetecilerin bile dokunulmaz olmadığının açık bir göstergesidir. Zira saldırılar Filistin toplumunun tüm kademelerine ulaştı” diyor.
Savaşın başından beri siviller de dahil 60 bin kişiye sığınak olan Şifa Hastanesi’nde baskından sonra geriye 180 hasta ve onlarla ilgilenecek birkaç doktor kaldığı belirtiliyor. Şifa’daki kriz Gazze’nin kuzeyindeki bir diğer hastane olan Endonezya’ya da sıçradı. Gazze Sağlık Bakanlığı Genel Müdürü Münir El Burş, İsrail ordusunun Endonezya Hastanesi’ndeki insanlara tesisi boşaltmaları için süre verdiğini söyledi. Çarşamba günü 450 kadar hastanın tahliye edildiği hastanede geriye yaklaşık 200 hasta kaldığını belirten Burş, hastane çevresindeki bombardımanların devam ettiğini söylüyor.
Gazeteci Ebu Azzum, “Endonezya Hastanesi, Gazze Şeridi’nin kuzeyinde hâlâ faaliyette olan üç büyük hastaneden biri. Hem Şifa’da hem de Endonezya’da çok ciddi bir duruma tanıklık ediyoruz. Çünkü İsrail birlikleri buraları kuşatıyor ve büyük ölçüde kontrollerini ele geçiriyor” dedi.
Hastanelerden tahliyeler de her zaman yolunda gitmiyor. Çarşamba günü Birleşmiş Milletler’in (BM) insani yardım kuruluşu UNHRWA, İsrail ordusunun 190 yaralı ve hastayı Şifa’dan şehrin güneyine taşıyan ambulans konvoyunu engellediğini ve yolculuğun bu sebeple neredeyse 20 saat sürdüğünü bildirdi. Filistin Kızılayı da Gazze’nin güneyini kuzeyden ayıran sınırdaki askeri kontrol noktasında yaşanan uzun gecikmenin “yaralı ve hastaların hayatlarını tehlikeye attığını” söyledi.