İddia: CIA direktörü Hamas ve İsrail ile ateşkesi görüşecek
İsrail'de halk, yargı reformuna karşı mücadelesine tüm gücüyle devam ediyor. 27'nci haftasına giren protestolara ülke genelinde 365 bin kişi katılırken, sadece başkent Tel Aviv'de 180 bin kişi sokağa döküldü.
İsrail’de hükümetinin yargı reformu planına karşı ülkenin dört bir yanında düzenlenen gösteriler 27’nci haftasına girdi. Organizatörler, protestocuların gücünden bir şey kaybetmediğini ve ülke genelinde 365 bin kişinin sokaklara döküldüğünü bildirdi. Sadece Tel Aviv’de 180 bin kişinin protestoya katıldığını belirten organizatörler, bunun şimdiye kadar ülkedeki en büyük protestolar arasına girdiğini belirtti.
Tel Aviv’de on binlerce protestocu, her hafta yaptıkları gibi Kaplan Caddesi’ndeki Hükümet Kompleksi’nin önünde toplandı. İsrail bayraklarıyla ‘demokrasi’ sloganları atan göstericiler, ‘Diren, en önemlisi korkusuz olmak’ yazılı dev bir pankart da açtı.
Protestolara konuşmacı olarak katılan tarihçi Yuval Noah Harari, Netanyahu hükümetinin Yahudi toplumunu böldüğünü dile getirerek, “Netanyahu hükümetine darbeyi durdurması gerektiğini, aksi takdirde kendilerinin ülkeyi durduracağını” söyledi.
Netanyahu hükümeti, altı aydır merkez, sol ve hatta sağ görüşlü İsraillilerin, yedek askerlerin ve siyasi partilerden gelen şiddetli itirazlara rağmen yargı reformunu kademeli olarak meclisten geçirme çabalarını tekrarlıyor. İlkinde Savunma Bakanı Yoav Gallant’ın bile reformun askıya alınmasını talep etmesi ortalığı iyice karıştırmış, Netanyahu konunun meclis tatilden dönünce yeniden ele alınmasına karar vermişti.
Tatilden dönen meclis, bütçe görüşmelerinin ardından rotasını bir kez daha yargı reformuna kırarken, halk da protestolara tüm gücüyle sarıldı. Ulus genelindeki protesto hareketinin sözcüsü ‘bütün gece’ eylem yapılacağının sözünü verdi. Sosyal medyada yayılan görüntülerde İsrail polisinin Tel Aviv’deki ana yollardan birini kapatan göstericileri dağıtmak için tazyikli su kullandığı görüldü.
Yargı reformunu savunan hükümet, yüksek mahkemenin yetkilerinin fazla olmasının ‘demokrasi’ye aykırı olduğunu söylüyor. Öte yandan meclisten geçirmeye çalıştıkları yargı reformunun bu sefer de parlamentonun yetkilerini genişletecek olması halk tarafından demokrasiye aykırı olarak görülüyor.