Navalni öldü, trajedisi sürüyor: Gizli gömmek için annesini tehdit etmişler
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Wagner'in kurucusu Yevgeni Prigojin'in öldüğü uçak kazasının enkazındaki cesetlerde el bombası parçalarının bulunduğunu söyledi. Putin aynı toplantıda dünyaya da bir mesaj verdi ve Rus devletinin varlığına tehdit olursa nükleer silah kullanacaklarını belirtti.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Soçi şehrinde düzenlenen Uluslararası Valday Kulübü toplantısında gündemdeki konulara ilişkin soruları cevaplandırırken kritik açıklamalarda bulundu.
Rusya’nın Avrupa’ya TürkAkım doğal gaz boru hattı üzerinden sevkiyatı sürdürdüğünü belirten Putin, “Görünüşe bakılırsa Ukraynalı terörist gruplar bu hatta zarar vermek istiyorlar” dedi. Rus savaş gemilerinin Karadeniz’in altındaki boru hattı sistemlerini koruduğunu vurgulayan Rusya lideri, “Ancak Ukrayna insansız deniz araçlarıyla hatlara saldırmaya çalışıyorlar ve bu saldırlar İngilizce konuşan uzmanların katılımıyla hazırlanıyor. Bunu dinlediğimiz konuşmalarda duyuyoruz. Bundan istediğiniz çıkarımı yapabilirsiniz” diye konuştu.
Putin, 23 Ağustos’ta Rusya’nın Tver bölgesinde özel jetin düşmesi sonucu Prigojin’le birlikte toplam 10 kişinin öldüğü olaya ilişkin de konuştu. Olaya ilişkin yanıtlanmamış bir soru kaldığını söyleyen Putin, “(Wagner) Şirketin yönetimine ne olduğu konusunda muhtemelen havada kalan bir soru olduğunu biliyorum” dedi.
Rusya Soruşturma Komitesi’nin kendisine olaya ilişkin yakın zamanda rapor verdiğini anlatan Putin, “Kazada ölenlerin cesetlerinde el bombası parçaları bulundu. Uçağa dışarıdan herhangi bir darbe gelmedi ve bu Rusya Soruşturma Komitesi tarafından yürütülen incelemenin sonucu olarak kanıtlanmış bir gerçektir” diye konuştu. Putin, Prigojin’in evinde ve Wagner’in ofislerinde yapılan aramalarda uyuşturucu madde bulunduğuna işaret ederek, “Ne yazık ki ölenlerin kanında alkol veya uyuşturucuya yönelik hiçbir uzman incelemesi yapılmadı. Bana göre böyle bir inceleme yapılması gerekirdi ama yapılmadı” dedi..
Rusya’da Wagner benzeri gruplara ihtiyaç bulunup bulunmadığına yönelik henüz bir fikir birliği bulunmadığını vurgulayan Putin, “Ancak bugün itibariyle bu şirketten birkaç bin savaşçının Rusya Silahlı Kuvvetleri ile sözleşme imzaladığını kesin olarak söyleyebilirim. İsterlerse askeri operasyonlara katılırlar” şeklinde konuştu. Putin, Rusya’da özel askeri şirketlerin bulunmadığını belirterek, “Özel askeri şirket, basının verdiği bir unvandı. Rusya’da özel askeri şirketlere ilişkin bir yasa bulunmadığından özel askeri şirketler de bulunmamaktadır. Biz böyle şirketlere sahip değiliz ve hiçbir zaman da sahip olmadık” ifadelerini kullandı.
Putin, Rus devletinin varlığının tehlikeye girmesi halinde nükleer silahları kullanacaklarını belirterek, “Aklı başında ve hafızası yerinde olan hiç kimsenin Rusya’ya karşı nükleer silah kullanmayı düşüneceğini zannetmiyorum” diye konuştu.
Rusya’nın nükleer silah kullanma durumuyla ilgili soruyu da cevaplayan Putin, “Rusya’nın askeri doktrininde, Rusya’nın nükleer silah kullanmasının olası 2 nedeni var. Birincisi; nükleer silahların bize karşı kullanılması, yani buna cevap olarak sözde bir karşı saldırıda kullanılmasıdır” ifadesini kullanırken ikinci neden olarak Rus devletinin varlığına yönelik tehdit olmasını gösterdi. Putin, “Rusya’ya karşı konvansiyonel silahlar kullanılsa bile Rusya’nın bir devlet olarak varlığı tehlikeye girer” değerlendirmesinde bulundu. Rus askeri doktrininde, nükleer silahlarla ilgili bir değişiklik yapmaya gerek olmadığının altını çizen Putin, bugün Rus devletinin varlığını tehdit edecek bir durumun olmadığına dikkati çekti: “Aklı başında ve hafızası yerinde olan hiç kimsenin Rusya’ya karşı nükleer silah kullanmayı düşüneceğini zannetmiyorum.”
Dağlık Karabağ’daki gelişmelerle ilgili AB Konseyi Başkanı Charles Michel’in “Rusya’nın Ermeni halkına ihanet ettiği” yönündeki sözlerini nasıl değerlendirdiğinin sorulması üzerine Putin, bir halk deyişi kullanarak, AB’nin yaptığı bir şey için başkalarını suçlamaması gerektiğine dikkat çekti. Rusya’nın pek çok defa Ermenistan’a Dağlık Karabağ çevresindeki 5 bölgeyi Bakü’ye iade etme ve Ermenistan ile Karabağ arasındaki bağlantıyı koruma konusunda uzlaşma teklifinde bulunduğunu vurgulayan Putin, bunun dikkate alınmadığının altını çizdi. Putin, Moskova’nın BM mekanizması aracılığıyla Laçin koridorunun ve bölgedeki Ermenilerin güvenliğini garanti altına almaya hazır olduğunu ancak Erivan’ın savaşmayı istediğini anımsattı.
Erivan’ın Avrupa’da Dağlık Karabağ’ın Azerbaycan’ın toprağı olduğunu kendisinin kabul ettiğini hatırlatan Putin, kendisinin de bunu basından öğrendiğini söyledi. Putin, “Dağlık Karabağ resmen Azerbaycan’ın parçası oldu. Modern Ermeni devletinin tutumu budur. Biz ne yapabiliriz ki?” diye konuştu.
Dağlık Karabağ’daki Rus Barış Gücü’nün durumu hakkında da değerlendirmelerde bulunan Putin, bu güçlerin yazılı olarak düzenlenmiş herhangi bir statüsü bulunmadığını ve her şeyin Kasım 2020’deki üçlü bildirgeye bağlı olduğunu belirtti. Putin, “Barış güçlerinin hakları tek bir şeyden ibaretti. Ateşkese uyulup uyulmadığını denetlemek. Başka hiçbir hakları yoktu” dedi. Rus lider, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in Rusya Barış Gücü’nün halihazırdaki statüsü için Moskova ile ikili görüşmek istediğini, Erivan’ın da bu hususun Bakü tarafıyla görüşülmesi gerektiğini ifade ettiğini aktardı.