İsrail ve Mısır anlaştı: Refah Sınır Kapısı yeniden açılıyor
İsrail ordusu Refah'a girecek mi derken diplomasi trafiği arttı. ABD Başkanı Biden Ürdün Kralı 2. Abdullah ile görüşürken Kahire'de esir takası görüşmeleri devam ediyor. Mısır ise İsrail ile barış anlaşması tehlikeye girer mi, onu cevapladı.
İsrail’in Gazze’deki işgali dördüncü ayında ve İsrail’in girmediği tek büyük şehir Refah. Ama yakında böyle kalmayacak gibi görünüyor. Çünkü İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu geçen hafta “Refah’a girme planı”nı açıkladı. Başta Refah’a sınırı olan Mısır olmak üzere ABD, Türkiye, Suudi Arabistan, Katar ve Birleşmiş Milletler plana karşı çıktı. Refah operasyonunun ne zaman başlayacağı bilinmezken savaşın ilk zamanlarındaki diplomasi trafiği bir kez daha kendini gösterdi. Bir yanda CIA ve Mossad şefleri görüşürken diğer yanda ABD Başkanı Joe Biden ile Ürdün Kralı Abdullah bir araya geldi. Bu sırada Refah saldırısıyla ilgili uyarılar da devam ediyor.
Biden hafta sonu Netanyahu ile sert tonda bir telefon görüşmüş, ama görüşmenin herhangi bir caydırıcılığı olmadığı aynı gece düzenlenen hava saldırılarında belli olmuştu. Bu saldırılarda 94 Filistinli öldü, iki İsrailli rehine de kurtarıldı. Biden bu kez pazartesi günü Beyaz Saray’da Ürdün Kralı 2. Abdullah’ı ağırladı. İki liderin görüşmesinde ana gündem Refah’tı.
Liderler sonrasında İsrail’in Gazze’nin güneyindeki Refah’a sivil-asker ayrımı gözetmeden saldırmaması gerektiğini söyledi. Görüşmeyi asıl ilginç kılan Biden’ın İsrail saldırılarına ilişkin endişelerini ilk kez bir Arap liderin yanında dile getirmesiydi. Ayrıca Biden savaş başladı başlayalı ilk kez bir Arap liderle yüz yüze görüştü.
Ürdün açısından bakacak olursak Abdullah’ın Beyaz Saray ziyareti Gazze’de acil ateşkesin yanı sıra sivillerin korunması ve daha fazla insani yardım için uluslararası destek kazanmak için ABD, Kanada, Fransa ve Almanya’yı da kapsayan turun parçası. Abdullah Washington ziyaretinde ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken’ın da aralarında olduğu üst düzey ABD’li yetkililerle de bir araya gelecek.
“Refah’a yapılacak büyük bir askeri operasyon orada yaşayan bir milyondan fazla insanın güvenliğini ve desteğini sağlamak için güvenilir bir plan olmadan başlatılmamalıdır” diyen Biden sözlerine “Orada çok insan var, kuzeydeki saldırılardan kaçarak buraya geldiler, birçokları evlerinden edildi. Şimdi Refah’a doluşmuş, açıkta ve savunmasızlar. Korunmaları gerekiyor” dedi. Biden’ın İsrail’in saldırılarını tümden bitirmesini sağlayacak kalıcı bir ateşkese ise değinmedi.
Abdullah’ın konuşması ise daha doğrudandı: “İsrail’in Refah’a saldırmasını göze alamayız. Bunun başka bir insani felakete yol açacağı kesin. Buna seyirci kalamayız, devam etmesine de izin veremeyiz. Kalıcı ateşkese derhal ihtiyacımız var. Bu savaş sona ermeli.”
ABD’nin istihbarat servisi CIA’nin şefi William Burns, İsrail’in dış istihbarat teşkilatı Mossad’ın şefi David Barnea, Katar ve Mısırlı yetkililerin Kahire’de bir kez daha rehinelerin serbest bırakılması için müzakereleri canlandırmak amacıyla bir araya gelecek. Kahire’de yapılması beklenen görüşmeler Netanyahu’nun Hamas’ın üç aşamalı anlaşma teklifini “hayal ürünü” diye nitelendirmesinin ve Refah’a 94 Filistinlinin öldüğü, iki İsrailli rehinenin serbest bırakıldığı saldırı ve baskınların ardından geldi.
Hamas İsrail’i Refah operasyonu başlarsa müzakere masasından kalkmakla tehdit etmişti. Üstüne iki rehinenin Refah’ta kurtarılması müzakerelerin gidişatını nasıl etkileyecek, onu bugünkü görüşmelerde görebiliriz. Zira İsrail tarafı iki rehineyi kurtardıktan sonra, “Sivillerin arasında kalabalık bir yerde tutuluyorlardı ki onlar olduğunu anlamayalım” demişti. İsrail’in bu söylemi Refah operasyonunu meşrulaştırmak için kullanabileceği tahmin edilse de Barnea’nın Kahire’deki görüşmelere katılacak olması, İsrail’in olası bir anlaşma için görüşmelere açık olduğunu gösteriyor.
Netanyahu hafta sonu “Baskı daha önce işe yaramıştı, bu durumda baskı uygulamak gerekiyor” demişti. Bu da Refah planının Hamas’ı rehineleri daha fazla şart koşmadan serbest bırakmaya zorlama amacı taşıdığını gösteriyor. Ne var ki Gazze’deki 136 rehinenin büyük kısmı Refah’taysa, operasyon sırasında bu kişilerin zarar görme ihtimali var.
Görüşmeler hakkında bilgi sahibi bir diplomat “Önceki görüşmeler yapıcı geçti ve taraflar uzlaşma istiyor. Barnea hükümetten onay almasa görüşmelere gitmezdi” dedi. ABD Başkanı Joe Biden ise pazartesi günkü açıklamasında “Anlaşmanın temel maddeleri masada. Geride boşluklar kalmış” dedi.
Mısır Dışişleri Bakanı Semih Şükrü ise Slovenya’nın başkenti Lubliyana’ydı. Şükrü Amerikan haber ajansı AP’de çıkan “Mısır İsrail askerleri Refah’a girerse İsrail’le barış anlaşmasını askıya almakla tehdit ediyor” haberine cevap verdi.
Refah’ın Mısır’a sınırı olduğu için buraya yönelik bir saldırı Mısır’a, özellikle de Sina Yarımadası’na göçü tetikleyebilir. Şu an sınır kapısı kapalı.
Mısır ve İsrail arasında 1970’lerin sonlarında ABD Başkanı Jimmy Carter’ın aracılık ettiği Camp David Barış Anlaşması’na imza atmış, bu anlaşmadan önce iki ülke beş kez savaşmıştı. Washington’ın “Ortadoğu’da istikrarın mihenk taşı” olarak nitelendirdiği bu anlaşma feshedilirse savaşın başından beri korkulan bölgesel savaşın önü açılabilir.
Şükrü “Mısır, İsrail ile arasında 40 yıldır sürdürdüğü Barış Anlaşması’nı her zaman yerine getirmiştir. Karşılıklı olduğu müddetçe Mısır yükümlülüklerini her zaman yerine getirir. Bu nedenle bu konudaki yorumları dikkate almıyorum” dedi.
Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres’in sözcüsü Stephane Dujarric pazartesi günü Refah’a yapılacak herhangi bir saldırının gıda, su, ilaç ve barınak sıkıntısının yaşandığı bölgeye temel ihtiyaçların ulaştırılmasını tehlikeye atacağını söyledi. Filistinlileri Refah’tan çıkarmanın onları patlamamış mühimmat dolu, barınaktan yoksun ve yardım sevkiyatının erişemediği yerlere itmek anlamına geleceğini söyleyen Dujarric BM’nin İsrail’in tahliye planlarında hiçbir rol oynamayacağını belirtti ve ekledi: “İnsanların zorla yerlerinden edilmesine taraf olmayacağız. Şu anda Gazze’de güvenli olan hiçbir yer yok.” 2.3 milyon insanın yaşadığı Gazze’de 1.3 milyon Filistinli savaşın yıkıcılığı nedeniyle Refah’a sığındı.
Uluslararası Ceza Mahkemesi Başsavcısı Karim Khan da Refah’a saldırılması ihtimalinden “derin endişe” duyduğunu söyleyerek İsrail’in savaş suçlarından yargılanabileceğini ima etti. Sosyal medya üzerinden açıklamasında Khan “Tüm savaşların bir kuralı vardır ve silahlı çatışmalar için geçerli yasalar içi boş ve anlamdan yoksun hale getirilecek şekilde yorumlanamaz” dedi.