ABD ile Rusya arasında MİT'in de aracılığıyla kotarılan 26 kişilik rehine takasında Almanya'ya getirilen üç Rus muhalif duruma itiraz etti: Biz mülteci olmak istemiyoruz, ülkemizde kalmak, mücadele etmek, gerekirse ölmek istiyoruz.
Amerika Birleşik Devletleri, Rusya tarafından yıllardır sudan bahanelerle hapiste tutulan eski Deniz Piyadesi Paul Whelan ve son 16 aydır yine sudan sebeplerle hapse atılan The Wall Street Journal muhabiri Evan Gershkovich’i bu ülkeden kurtarmak için uzun zamandır rehine pazarlığı yapıyordu. Rusya bu pazarlıklarda temelde 2019’da Almanya’da bir Çeçen ayrılıkçı lideri güpegündüz öldüren ve suç üstü yakalanıp ömür boyu hapse mahkum edilen bir Rus’u, Vadim Krasikov’u geri almak istiyordu. Bu rehine pazarlıkları en sonunda çok genişledi ve son ayında Türkiye’nin Milli İstihbarat Teşkilatı’nın da arabulucu olarak devreye girmesinin ardından önceki gün Ankara’da toplam 26 rehine el değiştirdi. Bunlardan, ki ikisi çocuk yaştaydı zaten, anne babaları yüzünden rehine konumdaydı, 10’u Rusya’ya gitti, 13 kişi Almanya’ya ve 3 kişi de Amerika’ya.
Bir yandan bütün dünya basını ilk anda bu rehine takasını bir casus filmi edasında anlattı. The Wall Street Journal gazetesi de çalışanları da duyguluydu, çünkü arkadaşları kurtulmuştu. Rusya’da da benzer bir sevinç var; cinayet hükümlüsü Vadim Krasikov neredeyse devlet töreniyle karşılandı, Vladimir Putin, kendisinin de yakından tanıdığı Krasikov’a uçağın merdivenlerinde sarıldı. Rusya Krasikov’un istihbarat servisleri FSB’de çalıştığını da dün ilk kez doğruladı. Yani Almanya’da işlediği cinayeti FSB talimatıyla işlemişti, bu da dün açık açık kabul edildi.
Ama önceki günkü operasyonda el değiştirip özgürlüğüne kavuşan herkes o kadar da mutlu değil. Özellikle ne bir talepleri ne de ümitleri olduğu halde ansızın Rusya’daki hapishanelerinden alınıp uçağa konup değiş tokuş edilmek üzere Ankara’ya uçurulan bazı Rus rejim muhalifleri hiç de mutlu değil. Dün onlar getirildikleri Almanya’da bir basın toplantısı yaptılar ve aslında bu şekilde serbest kalmayı da, ülkelerinden hayatlarının sonuna kadar kopmayı da kendilerinin istemediğini, durumlarından da memnun olmadıklarını anlattılar.
Onlar, isimleriyle Vladimir Kara-Murza, Andrey Pivovarov and Ilya Yaşin. Özellikle Yaşin çok sert konuşuyor, ‘Siyasi mülteci olmak istemiyorum, ülkemde mücadeleye devam etmek, gerekirse hapiste ölmek istiyorum’ dedi dün. Benzer şekilde Rusya’nın en bilinen rejim muhaliflerinden biri olan Kara-Murza da, Pivovarov da durumlarından hiç hoşnut olmadıklarını anlattılar.
Söylediklerine göre gardiyanlar ansızın gelip onlardan eşyalarını toplamalarını ve sivil kıyafetler giymelerini istediğinde çok şaşırmışlar. Önce başka bir ceza kolonisine nakledileceklerini düşünmüşler ama otobüste birbirlerini görünce serbest bırakılmakta olduklarını anlamışlar. İlya Yaşin itiraz etmiş, ‘Ben serbest kalmak istemiyorum’ demiş, ‘Rus yasalarına göre bana kağıt imzalatmalısınız, o kağıdı imzalamayacağım’ diye sürdürmüş. Benzer şekilde Kara-Murza ve Pivovarov da serbest kalmak istemediklerini söylemişler. Ama gardiyanlar onlara ‘Eğer siz kabul etmezseniz bütün anlaşma yatacak, diğerleri de hapiste kalacak’ demiş ve onlara vicdani şantaj uygulamış.
İlya Yaşin, ‘Benim yüzümden bir katilin serbest kalmasını vicdanım kabul etmiyor’ diyor.