Türkiye, tarımda 56 ay sonra rüzgarı lehine çevirdi
GSYH içinde tarımsal desteklerin payı 5’te 1, merkezi bütçe içinde ise 3’te 1’den fazla azaldı. Çiftçinin desteklenmemesinin yarattığı bu durum stratejik ürünlerde bizi ithalatçı bir ülke yaparken aynı zamanda gıda enflasyonunda Avrupa ve OECD içinde birinci, dünyada ise beşinci duruma getirdi.
Bugünlerde TBMM’de Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin bütçe görüşmeleri yapılıyor. Bütçede gelirler, giderler ve harcamaların nasıl yapılacağı üzerine tartışmalar sürerken bizi ilgilendiren kısım bugün 86 milyon nüfusumuz, 5 milyon sığınmacı ve her yıl 50 milyon üstünde ağırladığımız turistin beslenmesinin nasıl karşılanacağını ilgilendiren, tarım bütçesinde çiftçilerimize nasıl bir destek verildiği.
Yeni bir yönetim anlayışına geçtiğimiz 2018 yılından bugüne kadar Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nde çiftçilerimize nasıl bir destek verildiğine baktığımızda ve şimdi bütçede önerilen desteklemelerle karşılaştırdığımızda; gelecek yıllar için bir perspektif çizebiliriz. İlk olarak iktidar ile muhalefet arasında sürekli tartışma konusu olan 5488 sayılı Tarım Kanunu’nun 21. maddesinin “Bütçeden ayrılacak kaynak, gayrisafi millî hasılanın yüzde 1’inden az olamaz” hükmünün ne kadar uygulandığına bakmak gerek.
Kanunun çıktığı 2006 yılından sonra tarım kesimine gayri safi yurtiçi hasılanın (GSYH) binde 22 ile binde 63’ü arasında destek verilmiş. Kısacası tarım kesimi hiçbir zaman GSYH’nin yüzde 1’i oranında destek alamadı. 2007 yılında GSYH’nin binde 63’ü olan destekler 2023 yılında binde 25’e düştü. Daha da kötüsünü söyleyeyim; 2024 yılında binde 22’ye düşecek. Kısacası Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nde tarımsal destekler her yıl biraz daha azaldı.
Türkiye’de Tarımsal Desteklemeye Dair Bütçe Verileri (milyon TL) |
|||||
Yıllar |
GSYH |
Tarım |
GSYH içindeki |
Verilmesi |
Çiftçiye |
2002 |
362.110 |
1.868 |
0,52 |
0 |
0 |
2003 |
472.172 |
2.805 |
0,59 |
0 |
0 |
2004 |
582.853 |
3.084 |
0,53 |
0 |
0 |
2005 |
680.276 |
3.707 |
0,54 |
0 |
0 |
2006 |
795.757 |
4.747 |
0,60 |
0 |
0 |
2007 |
887.714 |
5.555 |
0,63 |
8.877 |
3.322 |
2008 |
1.002.756 |
5.809 |
0,58 |
10.028 |
4.219 |
2009 |
1.006.372 |
4.495 |
0,45 |
10.064 |
5.569 |
2010 |
1.167.664 |
5.817 |
0,50 |
11.677 |
5.860 |
2011 |
1.404.928 |
6.961 |
0,50 |
14.049 |
7.088 |
2012 |
1.581.479 |
7.553 |
0,48 |
15.815 |
8.262 |
2013 |
1.823.427 |
8.684 |
0,48 |
18.234 |
9.550 |
2014 |
2.054.898 |
9.148 |
0,45 |
20.549 |
11.401 |
2015 |
2.350.941 |
9.971 |
0,42 |
23.509 |
13.538 |
2016 |
2.626.560 |
11.489 |
0,44 |
26.266 |
14.777 |
2017 |
3.133.704 |
12.722 |
0,41 |
31.337 |
18.615 |
2018 |
3.758.774 |
14.552 |
0,39 |
37.588 |
23.036 |
2019 |
4.317.787 |
16.965 |
0,39 |
43.178 |
26.213 |
2020 |
5.048.220 |
21.944 |
0,43 |
50.482 |
28.538 |
2021 |
7.256.142 |
24.125 |
0,33 |
72.561 |
48.436 |
2022 |
15.011.776 |
39.642 |
0,26 |
150.118 |
110.476 |
2023 (P) |
25.483.000 |
63.379 |
0,25 |
254.830 |
191.451 |
2024 (P) |
41.159.000 |
91.554 |
0,22 |
411.590 |
320.036 |
Kaynak: Kesin Hesap Kanunu, (P) 2024 Yılı Bütçe Gerekçesi Program
Aynı şekilde Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne geçildiği tarihten itibaren merkezi yönetim bütçe giderleri içinde tarımsal desteklemelerin payını incelediğimizde de tarıma ayrılan desteklerin azaldığını görüyoruz. AK Parti’nin iktidara geldiği 2002 yılında merkezi bütçe içinde tarımsal desteklerin payı yüzde 1,6 idi. AK Parti iktidarının ilk yıllarında bu destek zamanla 2,7 oranına kadar çıktı. Ancak ne zamanki Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne geçtik, o gündür bugündür bütçe içinde çiftçiye verilen destek her geçen gün küçülüyor. Bu söylediğimizi rakamlara dökersek; 2018 yılında yüzde 1,8, 2019 yılında yüzde 1,7, 2020 yılında yüzde 1,8, 2021 yılında yüzde 1,5, 2022 yılında yüzde 1,3, 2023 yılında yüzde 1 olan destek miktarı ve 2024 yılında yüzde 0,8 oranına düşecek.
Yıl |
Merkezi yönetim bütçe giderleri (milyon TL) |
Merkezi yönetim bütçe giderleri içinde tarımsal desteklemelerin payı (%) |
2002 |
119.604 |
1,6% |
2003 |
141.248 |
2,0% |
2004 |
152.093 |
2,0% |
2005 |
159.687 |
2,3% |
2006 |
178.126 |
2,7% |
2007 |
204.068 |
2,7% |
2008 |
227.031 |
2,6% |
2009 |
268.219 |
1,7% |
2010 |
294.359 |
2,0% |
2011 |
314.607 |
2,2% |
2012 |
361.887 |
2,1% |
2013 |
408.225 |
2,1% |
2014 |
448.752 |
2,0% |
2015 |
506.305 |
2,0% |
2016 |
584.071 |
2,0% |
2017 |
678.269 |
1,9% |
2018 |
830.809 |
1,8% |
2019 |
1.000.027 |
1,7% |
2020 |
1.203.737 |
1,8% |
2021 |
1.603.545 |
1,5% |
2022 |
2.942.748 |
1,3% |
2023 |
6.562.636 |
1,0% |
2024 |
11.089.000 |
0,8% |
Kaynak: Kesin Hesap Kanunu, Bütçe Programları
Tablolarda da göründüğü gibi, GSYH içinde tarımsal desteklerin payı 5’te 1, merkezi bütçe içinde ise 3’te 1’den fazla azalmıştır. Bizde birkaç söz vardır; “Perşembenin gelişi çarşambadan bellidir” veya “Yaptıklarımız yapacaklarımızın teminatıdır.”
Bu sözleri Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne uyarladığımızda gelecekte çiftçileri nelerin beklediğini tahmin etmek zor değil.
Çiftçinin desteklenmemesinin yarattığı bu durum stratejik ürünlerde bizi ithalatçı bir ülke yaparken aynı zamanda gıda enflasyonunda Avrupa ve OECD ülkeleri içinde 1’inci, dünyada ise 5’inci duruma getirdi.
Tüm bunların sonucunda mevcut yaşadığımız ekonomik kriz ve dünyada yaşanan olayların faturası ilk olarak çiftçiye, gıda enflasyonu olarak da tüketiciye çıkıyor.
Anadolu’nun bereketli topraklarında üretmek, bu üretimle halkımızın ucuz gıdaya ulaşmasını sağlamak mümkünken bugün yaşadığımız gıda enflasyonunu hak ediyor muyuz?