Türkiye bir kez daha aynı sarmala giriyor. Bankaların ticari kredilerinde hem faiz yüksek hem de bankalar kredi vermiyor. Döviz kuru istikrar kazanınca bu kez şirketler döndü yeniden dış borçlanmaya yüklenmeye başladı. İki ayda 47 milyar dolar girdi
Dış borç çevirme oranları tarihi zirvede. Bankalar ve şirketler artan rezervler ve iyileşen kredi notları ile dış borçlanmaya ilgi gösteriyor. Bu yıl ekim sonu itibariyle bankaların dış borç çevirme oranı daha önceki seviyelere kıyasla önemli bir artış gösterdi.
Para politikası, düşen CDS ve artan kredi notları, banka ve şirketlerin dış borçlanmaya olan ilgisini artırdı. Ekim ayı itibariyle kredi ve tahvil yoluyla banka ve şirketler 47 milyar dolar kaynak sağladı. Bankaların dış borç çevirme oranı ise yüzde 139,25 ile tarihi zirveye ulaşırken, şirketlerde de son iki yılın en iyi oranı kaydedildi.
Sıkı para politikası ve yüksek TL faizleri, bu yıl banka ve şirketlerin yurtdışına yönelmesini sağladı. Ekim sonu itibariyle 50 milyar dolara yakın dış kaynak sağlanırken, bankaların ve diğer sektörlerin dış borç çevirme oranları geçen yılın mayıs ayındaki yüzde 100 seviyesinin çok üzerinde bir değere ulaştı. Bankacılık sektöründeki dış borç çevirme oranı, tarihi rekor kırarak yüzde 139’a yükseldi.
Ekonomi’nin haberine göre 2023 yılı sonrasında Türkiye, sermaye akışında hız kazandı. Yabancı yatırımcılar, devlet tahvillerine olan ilgisini artırırken, yüksek TL faizleri de carry trade kanalını cazip hale getirdi. Bankalar ve şirketler, tahvil ve kredi ihracıyla döviz girişini hızlandırdı. Bu yıl, carry trade kanalıyla 26,1 milyar dolarlık giriş sağlanırken, devlet tahvillerine 20 milyar dolara yakın kaynak geldi.
Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşlarının yaptığı iki kademeli not artışları ve Merkez Bankası rezervlerindeki güçlü artış, borçlanma kanallarını açtı. Türkiye’nin 5 yıllık iflas risk primi CDS’inin düşmesi, dış borçlanma maliyetlerinde iyileşme sağladı ve bankalarla şirketlerin borçlanma iştahını artırdı.
Dış borç çevirme oranları, bankacılık sektöründe yüzde 139,25’e, şirketlerde ise yüzde 139,44’e yükseldi. Geçen yıl aynı dönemde bankaların oranı yüzde 107,47, diğer sektörlerin ise yüzde 106,8’di. Merkez Bankası’nın verilerine göre, dış borç çevirme oranlarında bir yılda 30 puanlık iyileşme sağlandı. Bankacılık sektöründeki bu oran, tüm veri içinde en yüksek seviyeye işaret ediyor.
Merkez Bankası, yabancı para yükümlülükleri için zorunlu karşılık oranını bir yıl süreyle sıfır olarak uygulamaya devam etme kararı aldı. Bu değişiklik, bankaların uzun vadeli borçlanmasını teşvik etmek amacıyla yapıldı. Uzmanlar, vade sınırındaki uzatmanın bankaları daha uzun vadeli borçlanmaya yönlendireceğini belirtiyor.
2024’ün ilk on ayında, bankalar net olarak 23,6 milyar dolar kredi borçlanması ve 14,8 milyar dolar tahvil ihracı gerçekleştirdi. Şirketler ise 2,7 milyar dolar kredi ve 6,3 milyar dolar tahvil ihracıyla toplamda 9 milyar dolarlık net finansman sağladı. Bu toplam, borçlanma olanaklarının en güçlü yılları olan 2007-2008 ve 2012-2013’te elde edilen tutarların çok üzerinde.
Uzmanlar, 2025’te de dış borçlanma talebinin aynı trendde devam edeceğini öngörüyor. Bankalar ve şirketler, TL’nin maliyetinin yüksek olmaya devam etmesiyle birlikte dış borçlanmaya yönelmeye devam edecek. Ayrıca, Merkez Bankası’nın dövizdeki yükselişe müdahale edebilecek güçlü rezervlere sahip olması, dış borçlanmayı sürdürülebilir kılacak.