Ciner, We Soda’yı Londra’da halka arzdan vazgeçti
Almanya’da iflas eden ödeme şirketi Wirecard ile ilgili skandalın ardından bu şirketin finansal denetimini yapan Ernst & Young'a ceza geldi. EY, iki yıl boyunca halka açık bir şirketin denetimini üstlenemeyecek. Wirecard, şirketin bilançosunda 1,9 milyar Euro’dan fazla para kaybolmuştu.
İngiliz Financial Times’ın konuya yakın kişilere dayandırdığı habere göre, Almanya’nın mali denetim otoritesi Apas, ünlü İngiliz mali denetim şirketi Ernst & Young’ın (EY) borsaya kote şirketlerden yeni bir denetim işi almasını iki yıl süreyle yasakladı. Apas ayrıca, EY ve beş çalışanına 500’er bin Euro (541 bin dolar) para cezası verdi.
İki yıllık yasak kararı EY’nin denetimini üstlendiği ödeme şirketi Wirecard’ın Almanya tarihinin en büyük finansal skandallarından birine imza atması nedeniyle geldi.
Wirecard, şirketin bilançosunda 1,9 milyar Euro’dan fazla paranın kaybolduğunun ortaya çıkmasının ardından ülke tarihindeki en büyük finansal skandalın adresi olmuştu.
Financial Times’ta yer alan habere göre; EY, skandalın ardından Almanya’da Commerzbank, DWS ve KfW dahil olmak üzere birçok müşterisini kaybetti ve o zamandan bu yana herhangi bir önemli yeni müşteri kazanamadı. EY, Apas’ın resmi açıklama yapmasından sonra konuya ilişkin açıklama yapacağını söyledi.
Davada Wirecard AG’nin eski CEO’su Markus Braun ile şirketin eski iki yöneticisi yargılanıyor. Savcılık, davanın iddianamesinde sanıkları, bir suç çetesi kurmak, şirket bilançosunda sahtekarlık yapmak ve şirkete kredi verenleri 3 milyar avrodan fazla dolandırmakla suçladı.
Tutuklu yargılanan Braun, hakkındaki iddiaları reddetti. Yine tutuklu sanıklardan Wirecard’ın Dubai’de kurduğu şirketin eski yöneticisi Oliver Bellenhaus’un ise suçlamalarla ilgili savcılıkla işbirliği yapacağı belirtildi.
Davada 100 duruşmanın planlandığı aktarılırken, kararın 2024’ten önce verilmesi beklenmiyor.
Alman savcılar, ülkenin siyasi ve finansal kurumlarında şok dalgaları oluşturan Wirecard şirketinin iflasının ardından özel bir polis ekibi ile 450’den fazla kişiyi sorgulamış, 40’tan fazla mülkte arama yapmış ve 42 terabayt veriyi taramıştı.
2020’de, birkaç yıl öncesine kadar “Alman finansal teknolojisinin geleceği” olarak kabul edilen Wirecard, şirketin bilançosunda 1,9 milyar avrodan fazla paranın kaybolduğunun ortaya çıkmasının ardından ülkenin 1945’ten bu yana en büyük finansal skandalının adresi olmuştu.
Şirket, 3,2 milyar avro borcunun ortaya çıkmasından sonra iflas başvurusunda bulunmuştu.
Skandal sonrasında Alman Federal Bankacılık Düzenleme Kurumu (BaFin), finansal teknoloji şirketini denetleme konusunda başarısız olduğu iddialarıyla karşı karşıya kalmış, kurum başkanı istifa etmişti.
2020’de dönemin başbakanı Angela Merkel ve o zamanki Maliye Bakanı, şimdiki Başbakan Olaf Scholz, şirketin gözetiminde yetersiz kalındığı için eleştirilmişti.
1999’da kurulan Wirecard’in hissedarları arasında The Goldman Sachs Group, Morgan Stanley, Societe Generale S.A, Bank of America Corporation ve Citigroup da bulunuyordu.
Skandal, Wirecard’in denetimini yapan EY’nin, şirketin 2019 hesaplarında 1,9 milyar avrodan fazla paranın kayıp olduğu gerekçesiyle bir önceki yılın finansal sonuçlarını onaylamamasından sonra ortaya çıkmıştı.
Wirecard AG’nin hisseleri, iflastan önce Almanya’nın en büyük şirketlerinin bulunduğu Dax 30 Endeksi’nde işlem görüyordu.